Esas No: 2020/7102
Karar No: 2022/1688
Karar Tarihi: 09.03.2022
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2020/7102 Esas 2022/1688 Karar Sayılı İlamı
11. Hukuk Dairesi 2020/7102 E. , 2022/1688 K.Özet:
Harley-Davidson markalı motosiklet ve ürünlerinin tüm dünyada ve Türkiye’de yüksek tanınmışlığa sahip olduğu belirtilerek, davacı markalarının tescilli olduğu emtialarla benzerliği bulunan “Harli by Şen” markasının kötü niyetle yapıldığı gerekçesiyle başvurunun hükümsüzlüğüne karar verilmesi talep edildi. Davalı Türk Patent vekili, davanın yerinde olmadığını savunarak reddedilmesini talep etti. Yapılan yargılama sonucu, benzerlik ve karıştırılma ihtimali bulunan markanın hükümsüz olduğu ve davacı markalarının tanınmışlığı göz önüne alındığında davalı tarafın kötü niyetli olduğunun somut delilinin olmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verildi. Bölge Adliye Mahkemesi, yapılan istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerektiği kanısına vararak önceki kararı onadı.
Kanun Maddeleri:
556 sayılı KHK’nın 8/1-b maddesi (benzerlik şartı)
556 sayılı KHK’nın 8/4 maddesi (aynı emtiaların tescilli olması şartı)
HMK’nın 353/b-1 maddesi (Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin karar)
HMK’nın 370/1. maddesi (temyiz isteminin reddi)
HMK’nın 372. maddesi (dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine gönderilmesi)
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ
Taraflar arasında görülen davada Ankara 1. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 27.11.2018 tarih ve 2016/492 E. - 2018/258 K. sayılı kararın davalı TPMK vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi'nce verilen 10.07.2020 tarih ve 2019/258 E. - 2020/638 K. sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davalı TPMK vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davacının ürettiği HARLEY-DAVIDSON markalı motosiklet ve sair ürünleriyle tüm dünya ve Türkiye’de çok yüksek tanınmışlığa ulaşmış bir şirket olduğunu, dava konusu 2014/85340 sayılı “HARLİ BY ŞEN” ibareli marka başvurusuna davacı markaları ile iltibas yaratacak düzeyde benzer olması, davacı markalarının tanınmışlığı ve başvurunun kötüniyetle yapılmış olması gerekçeleriyle yaptığı itirazın Markalar Dairesi Başkanlığı tarafından reddedildiğini, yapılan itirazın ise TPMK YİDK kararı ile ret edildiğini, oysaki dava konusu markanın esas unsuru olan HARLİ ibaresinin HARLEY markasının Türkçe telaffuzundan ibaret olduğunu, davaya konu marka başvurusunun tescil edilmek istendiği 25. sınıfta yer alan emtiaların davacının markalarının kapsamında yer alan 25. sınıf emtialarla birebir aynı olduğunu, davacı markalarının tanınmışlığının birlikte değerlendirilmesi sonucunda TPMK YİDK kararının yerinde olmadığını iddia ederek YİDK kararının iptali ve marka hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı ... davaya cevap vermemiştir.
Davalı Türk Patent vekili, açılan davanın yerinde olmadığını, YİDK kararının usul ve yasaya uygun bulunduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre, dava konusu 2014/85340 başvuru numaralı “HARLİ BY ŞEN” ibareli marka ile davacı tarafın davaya gerekçe gösterilen 182706, 112267 ve 2001/06827 sayılı ve “HARLEY”, “HARLEY DAVIDSON”, “MOTOR HARLEY DAVIDSON CYCLES ŞEKİL” ibareli markaları arasında 556 sayılı KHK’nın 8/1-b bendi uyarınca benzerlik şartının davacı yan markalarının dünya çapındaki bilinirliği de göz önüne alındığında oluştuğu, dava konusu markalar arasında 556 sayılı KHK’nın 8/1-b maddesi uyarınca benzerlik ve karıştırılma ihtimalinin bulunması nedeniyle dava konusu marka başvurusunun hükümsüzlük şartlarının oluştuğu, taraf markalarının aynı emtialar bakımından tescilli olması nedeniyle 556 sayılı KHK’nın 8/4 maddesinin uygulanma şartlarının oluşmadığı, davalı tarafın kötüniyetli olduğu yönünde dosyada somut delillerin yer almadığı gerekçesiyle davanın kabulüne TPMK YİDK’nın 13.10.2016 tarih ve 2016-M-9953 sayılı YİDK kararının iptaline karar verilmiş, kararı Türk Patent vekili istinaf etmiştir.
İstinaf mahkemesince, İlk Derece Mahkemesinin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davalı Türk Patent ve Marka Kurumu vekilinin istinaf başvurusunun esas yönünden reddine karar verilmiş, kararı Türk Patent vekili temyiz etmiştir.
Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK'nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davalı TPMK vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK'nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK'nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 26,30 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalı TPMK'dan alınmasına, 09/03/2022 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.