Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2022/681 Esas 2022/1687 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2022/681
Karar No: 2022/1687
Karar Tarihi: 09.03.2022

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2022/681 Esas 2022/1687 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Adana 1. Asliye Ticaret Mahkemesi'nde görülen davada, davacılar aleyhine davalı tarafından icra takibi başlatılmıştır. Takibin dayanağı murisin keşide ettiği bonodur. Ancak muris 2004 yılında vesayet altına alınmıştır ve sağlık kurulu raporuna göre paranoit tanısı konulmuştur. Bu nedenle senedin düzenlenmesi ve borçlanmanın hukuken geçersiz olduğu ileri sürülmüştür. Davalı ise muris hakkında düzenlenen sağlık raporunun bononun tarihinden sonraki bir tarihte düzenlendiğini söylemiştir. Birleştirilen dosya davacıları aleyhine muristen dolayı icra takibi başlatılmıştır. Dava konusu bonoda bulunan imzaların murise ait olmadığı iddia edilmiştir. Mahkeme delilleri ve dosya kapsamını değerlendirerek asıl ve birleştirilen davanın reddine karar vermiştir. Davacıların tüm temyiz itirazları reddedilmiştir.
Kanun maddeleri: Ticaret Kanunu, Medeni Kanun, Hukuk Muhakemeleri Kanunu.
11. Hukuk Dairesi         2022/681 E.  ,  2022/1687 K.

    "İçtihat Metni"



    MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ


    TÜRK MİLLETİ ADINA

    Taraflar arasında görülen davada Adana 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 22.06.2017 tarih ve 2015/1512 E. - 2017/947 K. sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı ... vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, bazı noksanlıkların ikmali için mahalline geri çevrilen dosyanın eksikliklerin giderilmesinden sonra iade edildiği anlaşılmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, davacılar aleyhine davalı tarafından icra takibi başlatıldığını, takibin dayanağının, davacıların murisi olan ... tarafından keşide edilen bono olarak belirtildiği, ancak muris ...'in Adana 1. Sulh Hukuk Mahkemesi'ne ait 2004/2385 esas ve 2005/2037 karar sayılı dosya ile vesayet altına alındığını, ...'in doğuştan gelen kalıcı rahatsızlığının bulunduğunu, sağlık kurulu raporuna göre murise paranoit tanısı konulduğunu, bu nedenle murisin ayırt etme gücüne sahip olmaksızın senet imzalanmasının
    ve borçlanmasının hukuken geçersiz olduğunu, bononun düzenlenme tarihinin 01/03/2004 olup, vadesinin ise 01/03/2011 olarak yazıldığını, bu durumun hayatın olağan akışına ters olduğunu, murisin 15/06/2012 tarihinde öldüğünü, senedin vadesinin 01/03/2011 tarihi olmasına rağmen 15 ay geçtikten sonra icra takibi başlatılmasının, davalının kötüniyetini ortaya koyduğunu ileri sürerek davalıya davacıların borcunun bulunmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, davacıların murisi olan ...'in 1934 doğumlu olup, 2004 yılında vesayet altına alınmasına kadar tüm hukuki işlemlerini kendisinin yaptığını, murisin bononun düzenlenme tarihi olan 01/03/2004 tarihinden önce herhangi bir işlem yapamayacağı veya akli durumunun yerinde olmadığına dair bir raporunun bulunmadığını, muris hakkında düzenlenen sağlık raporunun 09/09/2004 tarihli olup, bononun düzenlenmesinden sonraki bir tarihte düzenlendiğini, bononun düzenlenme tarihi ile vade tarihi arasındaki sürenin belirlenmesinin tarafların iradelerine bırakıldığını, aksine bir yasal düzenleme bulunmadığını, davacıların murisine borç para veremeyeceği yönündeki iddiaların asılsız olduğunu belirterek, davanın reddini talep etmiştir.
    Birleştirilen dosya davacıları vekili, davacı-borçlular aleyhine muris ...'den dolayı icra takibi başlatıldığını, icra takibine konu bononun sonradan düzenlendiğini, murisin kısıtlanarak vesayet altına alındığını, davalının kötü niyetli olduğunu, davalı-alacaklı ...'in ...'in dayısının kızı olduğunu, dava konusu bonoda bulunan imzaların muris ...'e ait olmadığını, bu nedenlerle haksız ve kötü niyetli olarak açılan icra takibinde davacıların borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı ve birleştirilen dosya davalısı vekili ise davanın reddini talep etmiştir.
    Mahkemece toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre, İstanbul Adli Tıp Kurumu 4. Adli Tıp İhtisas Kurulu'ndan alınan 23/01/2017 tarihli raporda, muris ...'in, bononun düzenlendiği tarih olan 01/03/2004 tarihinde hukuki fiil ehliyetini haiz olduğu ve benimsenen bilirkişi raporunda ise davaya esas teşkil eden 01/03/2004 tarihli bono üzerindeki ... adına atfen atılı imzanın ...'in eli ürünü olduğu tespit edildiği gerekçesiyle asıl davanın ve birleştirilen davanın reddine karar verilmiş, kararı ... vekili temyiz etmiştir.
    Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, asıl davada davacı ... vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı ... vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 36,50 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacı ...'den alınmasına, 09/03/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara