Esas No: 2020/19307
Karar No: 2022/9059
Karar Tarihi: 14.09.2022
Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2020/19307 Esas 2022/9059 Karar Sayılı İlamı
10. Ceza Dairesi 2020/19307 E. , 2022/9059 K."İçtihat Metni"
Adalet Bakanlığının, kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan sanık ... hakkındaki Düzce 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 25/02/2016 tarihli ve 2015/554 esas 2016/181 sayılı kararının kanun yararına bozulması istemi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca 27/10/2020 tarihli ihbar yazısı ekinde dosyanın Dairemize gönderildiği anlaşıldı.
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
A-) Konuyla İlgili Bilgiler:
1- Şüpheli ... hakkında, 17/07/2014, 23/07/2014, 26/07/2014, 01/08/2014 ve 29/08/2014 tarihlerinde işlediği iddia olunan kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan yapılan soruşturma sonucunda, Düzce Cumhuriyet Başsavcılığının 30/04/2015 tarihli ve 2014/9944 soruşturma, 2015/153 sayılı kararı ile; 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/2.maddesi uyarınca beş yıl süre ile kamu davasının açılmasının ertelenmesine, aynı Kanun’un 191/3. maddesi uyarınca bir yıl süre ile denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına ve denetimli serbestlik süresi içerisinde tedaviye tabi tutulmasına, erteleme süresi içerisinde kendisine yüklenen yükümlülüklere veya uygulanan tedavinin gereklerine uygun davranmamakta ısrar etmesi ya da tekrar kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması durumunda hakkında kamu davası açılacağının ihtarına kesin olarak karar verildiği, kararın şüpheliye 10/06/2015 tarihinde tebliğ edildiği, infazı için Düzce Denetimli Serbestlik Müdürlüğüne gönderildiği, Düzce Denetimli Serbestlik Müdürlüğünün 05/08/2015 tarihli ve 2015/1436 DS sayılı çağrı yazısının 19/08/2015 tarihinde tebliğ edildiği, müdürlüğe başvurmaması nedeniyle dosyanın kapatılmasına karar verilerek 01/09/2015 tarihinde Düzce Cumhuriyet Başsavcılığına gönderildiği,
2- Şüpheli hakkında, 25/12/2014 tarihinde işlediği iddia olunan kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan yapılan soruşturma sonucunda, Düzce Cumhuriyet Başsavcılığının 30/04/2015 tarihli ve 2014/16669 soruşturma, 2015/157 sayılı kararı ile; 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/2. maddesi uyarınca beş yıl süre ile kamu davasının açılmasının ertelenmesine, aynı Kanun’un 191/3. maddesi uyarınca bir yıl süre ile denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına ve denetimli serbestlik süresi içerisinde tedaviye tabi tutulmasına, erteleme süresi içerisinde kendisine yüklenen yükümlülüklere veya uygulanan tedavinin gereklerine uygun davranmamakta ısrar etmesi ya da tekrar kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması durumunda hakkında kamu davası açılacağının ihtarına kesin olarak karar verildiği, kararın 10/06/2015 tarihinde şüpheliye tebliğ edildiği, infazı için Düzce Denetimli Serbestlik Müdürlüğüne gönderildiği, Düzce Denetimli Serbestlik Müdürlüğünce çağrı yazısı tebliğine rağmen müdürlüğe başvurmaması nedeniyle dosyanın kapatılmasına karar verilerek 13/08/2015 tarihinde Düzce Cumhuriyet Başsavcılığına gönderildiği,
3- Şüpheli hakkında, 30/03/2015 tarihinde işlediği iddia olunan kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan yapılan soruşturma sonucunda, Düzce Cumhuriyet Başsavcılığının 05/05/2015 tarihli ve 2014/4048 soruşturma, 2015/168 sayılı kararı ile; 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/2. maddesi uyarınca beş yıl süre ile kamu davasının açılmasının ertelenmesine, aynı Kanun’un 191/3. maddesi uyarınca bir yıl süre ile denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına ve denetimli serbestlik süresi içerisinde tedaviye tabi tutulmasına, erteleme süresi içerisinde kendisine yüklenen yükümlülüklere veya uygulanan tedavinin gereklerine uygun davranmamakta ısrar etmesi ya da tekrar kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması durumunda hakkında kamu davası açılacağının ihtarına kesin olarak karar verildiği,
4- Şüphelinin 04/07/2015 tarihinde yeniden uyuşturucu madde ile yakalanması üzerine, kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararlarının kaldırılarak tüm soruşturma evrakının 2014/16669 sayılı soruşturma evrakı ile birleştirilmesine karar verildiği ve Düzce Cumhuriyet Başsavcılığının 02/10/2015 tarihli ve 2014/16669 soruşturma, 2015/3347 esas, 2015/2773 sayılı iddianamesi ile sanığın 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/1 ve 53. (6 kez) maddeleri uyarınca cezalandırılması istemiyle Düzce 1. Asliye Ceza Mahkemesine kamu davası açıldığı,
5- Düzce 1. Asliye Ceza Mahkemesinin kanun yararına bozma istemine konu 25/02/2016 tarihli ve 2015/554 esas 2016/181 sayılı kararı ile sanığın 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/1, 43/1 ve 62/1. maddeleri gereğince 2 yıl 1 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, kararın temyiz edilmeden kesinleştiği,
Anlaşılmıştır.
B-) Kanun Yararına Bozma İstemi:
Kanun yararına bozma istemi ve ihbar yazısında;
“Kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde kabul etmek ve bulundurmak suçundan şüpheli ... hakkında yapılan soruşturma evresi sonucunda Düzce Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 30/04/2015 tarihli ve 2014/16669 soruşturma, 2015/157 sayılı kamu davasının açılmasının ertelenmesine ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 191/3. maddesi uyarınca şüpheli hakkında 1 yıl süre ile denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına dair kararı müteakip, adı geçen sanığın erteleme süresi içinde tekrar uyuşturucu madde kullandığından bahisle kamu davası açılması üzerine yapılan yargılama sonucunda, sanığın 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 191/1, 43/1 ve 62. maddeleri uyarınca 2 yıl 1 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ilişkin Düzce 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 25/02/2016 tarihli ve 2015/554 esas 2016/181 sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
Benzer bir konuya ilişkin olarak Yargıtay 10. Ceza Dairesinin 23/12/2019 tarihli ve 2019/5427 esas, 2019/8638 karar sayılı, Yargıtay 20. Ceza Dairesinin 26/05/2016 tarihli ve 2016/1582 esas, 2016/3201 karar sayılı ve Yargıtay 9. Ceza Dairesinin 16/05/2016 tarihli ve 2016/927 esas, 2016/4447 karar sayılı ilâmlarında da değinildiği üzere, şüpheli hakkında verilen "Kamu davasının açılmasının ertelenmesi" kararı ve bu karar ile birlikte verilen tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına ilişkin kararların, şüpheliye tebliğ edilmeden tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin infazına başlanamayacağı, şüpheli hakkında Düzce Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 30/04/2015 tarihli kamu davasının açılmasının ertelenmesine ve 1 yıl süre ile tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına dair karar her ne kadar şüpheliye 27/07/2015 tarihinde tebliğ edilmiş ise de, söz konusu kararın kesin olarak verildiği, şüpheliye anılan karara karşı itiraz kanun yoluna başvuru hakkı tanınmadığı, bu nedenle yapılan tebligatın geçerli olmadığı cihetle, kovuşturma şartı gerçekleşmediğinden kamu davasının durmasına karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde mahkûmiyet kararı verilmesinde isabet görülmemiştir.” denilerek
Düzce 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 25/02/2016 tarihli ve 2015/554 esas, 2016/181 sayılı kararının 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca bozulması istenilmiştir.
C-) Konunun Değerlendirilmesi:
Şüpheli hakkında, kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan yapılan soruşturma sonucunda, Düzce Cumhuriyet Başsavcılığının 30/04/2015 tarihli ve 2014/16669 soruşturma, 2015/157 sayılı kararı ile; 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 6545 sayılı Kanun ile değişik 191/2. maddesi uyarınca kamu davasının açılmasının beş yıl süre ile ertelenmesine, bir yıl süre ile denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına ve denetimli serbestlik süresi içerisinde tedaviye tabi tutulmasına karar verildiği, şüphelinin erteleme süresi içerisinde yeniden uyuşturucu madde ile yakalanması nedeniyle kamu davası açılması üzerine yapılan yargılama sonucunda, Düzce 1.Asliye Ceza Mahkemesinin 25/02/2016 tarihli ve 2015/554 esas, 2016/181 sayılı kararı ile sanığın 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 191/1, 43/1 ve 62/1. maddeleri gereğince 2 yıl 1 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, anlaşılmıştır.
28/06/2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun ile değişik TCK’nın 191. maddesinde, kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı ve bu kararla birlikte verilebilecek olan tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına ilişkin kararlara yönelik herhangi bir kanun yolu öngörülmemiş ise de; kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı ile bu karara bağlı olarak verilen tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına ilişkin kararlara yönelik TCK'nın 191/2. maddesinin 2. cümlesinde yer alan "Cumhuriyet savcısı, bu durumda şüpheliyi, erteleme süresi zarfında kendisine yüklenen yükümlülüklere uygun davranmadığı veya yasakları ihlal ettiği takdirde kendisi bakımından ortaya çıkabilecek sonuçlar konusunda uyarır." şeklindeki düzenleme gereği, "Kamu davasının açılmasının ertelenmesi" kararı ve bu karar ile birlikte verilen “tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına” ilişkin kararların itiraz yolu açık olmak üzere verilmesi ve şüpheliye tebliğ edilmesi gerektiği, şüpheliye, hakkında verilen karara karşı itiraz hakkı tanınmadan ve kendisine tebliğ edilmeden tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin infazına başlanamayacağı gibi beş yıllık erteleme süresinin de işlemeye başlamayacağı, şüpheli hakkında Düzce Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen kamu davasının açılmasının ertelenmesine ve 1 yıl süre ile denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına ve tedaviye tabi tutulmasına ilişkin karar her ne kadar şüpheliye tebliğ edilmiş ise de, kararın kesin olarak verildiği, şüpheliye anılan karara karşı itiraz kanun yoluna başvuru hakkı tanınmadığı, açıklanan nedenlerle erteleme kararının kesinleşmediği anlaşıldığından, mahkemesince açılan kamu davası hakkında kovuşturma şartının gerçekleşmesini beklemek üzere “durma” kararı verilerek, şüpheli hakkında kamu davasının açılmasının ertelenmesine ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına ilişkin kararın, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde ilgili sulh ceza hakimliğine itiraz hakkı bulunduğu ihtarı ile birlikte usulüne uygun bir şekilde tebliğ edilmesinin sağlanması ve usulüne uygun şekilde kesinleştirilmesini takiben geçerli tebligat işlemleri yapılarak denetimli serbestlik kararının infazının sonucunun beklenilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde mahkûmiyet kararı verilmesi kanuna aykırı olup kanun yararına bozma istemi yerinde görülmüştür.
D-) Karar:
Açıklanan nedenlerle; kovuşturma şartının gerçekleşmesini beklemek üzere 5271 sayılı CMK’nın 223/8-2.cümlesi uyarınca “kamu davasının durmasına” ve “şüpheliye kamu davasının açılmasının ertelenmesi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına ve tedaviye tabi tutulmasına ilişkin kararın, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde ilgili sulh ceza hakimliğine itiraz hakkı bulunduğu ihtarı ile birlikte yeniden usulüne uygun bir şekilde tebliğ edilmesi ve infazının sonucunun beklenilmesi için Düzce Cumhuriyet
Başsavcılığına gönderilmesine” karar verilmesi gerektiği gözetilmeden sanığın cezalandırılmasına karar verilmesi kanuna aykırı olduğundan, Düzce 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 25/02/2016 tarihli ve 2015/554 esas, 2016/181 sayılı kararının 5271 sayılı CMK'nın 309. maddesinin 3. fıkrası gereğince kanun yararına BOZULMASINA, aynı Kanun'un 309. maddesinin 4. fıkrasının ( a ) bendi uyarınca gerekli işlemin yapılması için, dosyanın Adalet Bakanlığına iletilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesine,
14/09/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.