Esas No: 2013/1928
Karar No: 2013/5697
Karar Tarihi: 02.04.2013
Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2013/1928 Esas 2013/5697 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili,davalı bankanın davacı aleyhine icra takibi yaptığını, dava dışı şirkete verilen ve karşılıksız çıkan çekler nedeniyle bankaca ödenen miktarların ve cari hesabın nakit alacak olarak, ibraz edilmeyen çeklerin teminat bedellerinin gayrinakit alacak olarak talep edildiğini, borcun sebebi olarak kredi taahhütnamesi/sözleşmesi, ihtarnameler ile hesap suretlerinin gösterildiğini, davalı banka ile yapılan 08/12/2006 tarihli 500.000 TL limitli genel kredi sözleşmesinin icra dosyasına konulduğunu, bu sözleşmedeki imzaların sahte olduğunu belirterek davacının icra dosyasının içeriği olan kredi taahhütnamesi/sözleşmesi, ihtarname, hesap özeti ve çek garanti tutarları nedeniyle borçlu olmadığının tespitine, en az % 40 tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, 29/06/2005 tarih ve 200.000 TL limitli genel kredi sözleşmesinde davacının ve ..."nun imzasının bulunduğunu, bu sözleşmenin takip açılırken icra dosyasına sunulduğunu, ancak şu an takip dosyası içinde bulunmadığını, davacının bu sözleşmeye müşterek ve müteselsil kefil olarak imza attığını, 08/12/2006 tarihli 500.000 TL limitli genel kredi sözleşmesinin ... ve ... yönünden geçerli olduğunu, icra takibine konu alacakların genel kredi sözleşmesi hükümlerine dayandığını, hesap özetine itiraz edilmediğini, 03/06/2008 tarihinde icra takibi yapıldığını, davacının 3 yıl içinde imzaya ve borca itiraz etmediğini, 03/10/2009 tarihindeki muhafaza işlemi sırasında davacının borcu ödeyeceğini beyan ettiğini belirterek davanın reddine ve en az % 40 tazminata karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, toplanan delillere göre, davalı bankanın borçlular ... şirketi, ..., ..., ... aleyhine nakit ve gayrinakit alacağın tahsili için ilamsız icra takibi yaptığı, takip dayanağı olarak 08/12/2006 tarih ve 500.000 TL bedelli sözleme ile 01/05/2008 tarihli noter ihtarını ödeme emrine eklediği, her ne kadar davalı takip dayanağının 08/12/2006 tarihli 500.000 TL limitli sözleşme olmayıp davacının imzasının bulunduğu 29/06/2005 tarih ve 200.000 TL limitli genel kredi sözleşmesi olduğunu iddia etmiş ise de , icra dosyasında bu sözleşmenin bulunmadığı, 08/12/2006 tarihli sözleşme ve ihtarnamenin bulunduğu, 29/06/2005 tarihli sözleşmenin borçluları içinde ödeme emrinde borçlu olarak gösterilen ..."nun bulunmadığı, takip dayanağı olarak ibraz edilen ihtarnamede ..."nun da bulunduğu, takip dayanağı sözleşmenin davalının iddia ettiği gibi 29/06/2005 tarihli sözleşme olmadığı, davacının kefil olduğu 08/12/2006 tarihli 500.000 TL limitli sözleşme olduğu, bu sözleşmedeki imzanın davacı tarafından inkar edilmesi nedeniyle yapılan imza incelemesinde imzanın davacıya ait olmadığının tespit edildiği gerekçesiyle dayanak icra takibinden dolayı davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine, davacının kötüniyet tazminatı talebinin reddine karar verilmiş, hüküm taraf vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, taraf vekillerinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlerden davalıdan alınmasına, 02.04.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.