Esas No: 2013/1847
Karar No: 2013/5689
Karar Tarihi: 02.04.2013
Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2013/1847 Esas 2013/5689 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı mahkemenin yetkisizliğine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, davacının satış ve dağıtımı yaptığı meşrubatların münhasır satıcılığı için taraflar arasında 02/11/2009 tarihli Direkt Satış Noktası Sözleşmesi imzalandığını, davalının sözleşmeye aykırı davrandığını belirterek fazlaya dair haklar saklı tutularak bedelsiz ürün karşılığı olan 29.876,87 TL"nin ve sözleşme aykırılıktan doğan 10.000 TL cezai şartın faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı yargılamaya katılmamıştır.
Mahkemece, toplanan delillere göre; davanın sözleşmeye aykırılıktan dolayı cezai şart ve bedelsiz ürün karşılığının tahsili istemli olduğu, HMK 17.maddesine göre tacirlerin sözleşme ile yetkili mahkemeyi belirleyebilecekleri, aksi kararlaştırılmadıkça davanın sadece sözleşme ile belirlenen mahkemelerde açılabileceği, sözleşme ile Kadıköy mahkemelerinin ve icra dairelerinin yetkili kılındığı, genel veya özel yetkili mahkemelerin de yetkisinin devam etmesine ilişkin sözleşmede hüküm bulunmadığı, HMK 17.maddesi ile getirilen yetki kuralının kesin yetki kuralı olduğu, yargılamanın her aşamasında re"sen hakim tarafından dikkate alınması gerektiği gerekçesiyle mahkemenin yetkisizliğine, yetkili mahkemenin Kadıköy Ticaret Mahkemeleri olduğuna, yasal süresi içinde gönderme talebinde bulunulduğu takdirde dosyanın yetkili Kadıköy Ticaret Mahkemelerine gönderilmesine, aksi halde davanın açılmamış sayılması yönünde karar verilmesine, yargılama giderlerinin yetkili mahkemece hüküm altına alınmasına karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Taraflar arasındaki sözleşmenin 13.maddesinde Kadıköy icra dairelerinin ve mahkemelerinin yetkili kılındığına dair yetki şartı bulunmaktadır. Taraflar tacir olduğundan 6100 sayılı HMK"nın 17.maddesi uyarınca anılan yetki şartı geçerlidir. Ne var ki yetki sözleşmesi ya da sözleşmeye konulan yetki şartı ile belli bir veya birden fazla mahkemenin yetkili kılınması hususu kesin yetki olarak değerlendirilemez. Zira kesin yetki halleri 6100 sayılı HMK"nın yetki ile ilgili hükümlerinde açıkça belirtilmiştir. Örneğin anılan kanunun 11.maddesinde mirastan doğan davalarda, 12.maddesinde ise taşınmazın aynından doğan davalarda kesin yetki kuralı düzenlenmiştir. Kesin yetki bulunan durumlarda taraflar sözleşme ile başka bir mahkemeyi yetkili kılamazlar. Oysa HMK"nın 17.maddesinde tarafların, yetki sözleşmesine rağmen sözleşmede belirtilen mahkeme dışındaki kanunda yetkili olduğu hükme bağlanan mahkemelerin de yetkilerinin devam edeceğini kararlaştırabilecekleri öngörülmüştür. Kesin yetki durumunda yetki sözleşmesi yapılamaz. Nitekim HMK"nın 18.maddesinde açıkça; "Tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edemeyecekleri konular ile kesin yetki hallerinde yetki sözleşmesi yapılamaz." hükmüne yer verilmiştir. Tüm bu hususlar gözetildiğinde yetki sözleşmesi ya da yetki şartında yetkili olduğu belirtilen mahkemenin kesin yetkisinden söz etmek mümkün değildir.
HMK"nın 19/2 maddesine göre; "Yetkinin kesin olmadığı davalarda yetki itirazının cevap dilekçesinde ileri sürülmesi gerekir. Yetki itirazında bulunan taraf yetkili mahkemeyi, birden fazla yetkili mahkeme varsa istediği mahkemeyi bildirir. Aksi halde yetki itirazı dikkate alınmaz." Aynı maddenin 4.fıkrasında ise; "Yetkinin kesin olmadığı davalarda , davalı, süresi içinde ve usulüne uygun yetki itirazında bulunmazsa davanın açıldığı mahkeme yetkili hale gelir." hükmü yer almaktadır.
Bu açıklamalar karşısında, somut olayın değerlendirilmesine gelince; davalının dava dilekçesinin tebliğine rağmen cevap dilekçesi vermediği dosya içeriğinden anlaşılmış olup ortada kesin yetki bulunmadığından mahkemece sözleşmede yer alan yetki şartının kendiliğinden araştırılamayacağı gözetilmeden somut olaya uygun düşmeyen gerekçelerle yazılı şekilde yetkisizlik kararı verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 02.04.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.