Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2019/6740 Esas 2022/14344 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Sanıklar arasında biri avukat olan kişi, kendini avukat olarak tanıtarak sahte belgeler düzenleyip dolandırıcılık suçunu işlediği iddiasıyla yargılanmış ve mahkum edilmiştir. Ancak resmi belge niteliği taşımayan bazı belgeler gözardı edilerek, eksik araştırma sonucunda sanığın beraatine karar verilmiştir. Diğer sanıklar ise dolandırıcılık suçundan mahkum edilmiştir, fakat uzlaştırma işlemleri için değerlendirilmesi gerektiği kanun maddelerine dikkat çekilerek, hükümleri bozulmuştur. Kararda, sanık avukatın işlediği suç TCK'nin 204/1-3. maddelerinde düzenlenen “kanun hükmü gereği sahteliği sabit oluncaya kadar geçerli belgelerde sahtecilik” suçunu oluşturabileceği belirtilmiştir. Ayrıca, hükümlerin detaylı bir şekilde incelenip değerlendirilmediğinden bahsedilerek, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nin 321. maddesi uyarınca hükümlerin bozulması gerektiği vurgulanmıştır.

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi


Sanıklar ..., ..., ..., ...,..., ... ve ... hakkında dolandırıcılık suçundan kurulan beraat hükümlerine yönelik temyiz bulunmadığı, katılan vekilinin temyizinin sanıklar ... ve ... hakkında kurulan hükümlere yönelik olduğu belirlenerek yapılan incelemede;
1-Sanık ... hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan kurulan hüküm yönünden; sanığın kendisini avukat olarak tanıtıp, buna dair avukatlık sözleşmesi ve şikayet dilekçesi düzenleyerek katılana vermek ve katılan tarafından kendisi adına içerik itibarıyla sahte suça konu Antalya 17. Noterliğinin 06/12/2011 tarih ve 2312 yevmiye nolu genel vekaletnamesinin düzenlenmesini sağlamak suretiyle resmi belgede sahtecilik suçunu işlediği iddia olunan olayda iddianameye konu avukatlık sözleşmesi ve şikayet dilekçesi adlı belgelerin resmi belge niteliğinde olmadığı ancak suça konu vekaletnamenin ne şekilde düzenlendiğinin ve kayıtlarında yer alıp almadığının ilgili noterlikten sorulup, noterlikçe düzenlendiğinin anlaşılması halinde sonucuna göre sanığın eyleminin TCK'nin 204/1-3. maddelerinde düzenlenen “kanun hükmü gereği sahteliği sabit oluncaya kadar geçerli belgelerde sahtecilik” suçunu oluşturacağı gözetilmeden, mahkumiyeti yerine eksik araştırma ve inceleme ile beraatine karar verilmesi,
2- Sanıklar ... ve ... hakkında dolandırıcılık suçundan kurulan hükümler yönünden; sanıklara yüklenen dolandırıcılık suçu nedeniyle, hükümden sonra 02.12.2016 tarih ve 29906 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun'un 34.maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK'nin 253. ve 254. madde fıkraları gereğince uzlaştırma işlemleri için gereği yapılarak sonucuna göre sanıkların hukuki durumunun tayin ve takdiri zorunluluğu,
Bozmayı gerektirmiş, Cumhuriyet savcısının, sanıkların ve katılan vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, diğer yönleri incelenmeyen hükümlerin 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 13.09.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.