Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2020/6882 Esas 2022/1735 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/6882
Karar No: 2022/1735
Karar Tarihi: 10.03.2022

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2020/6882 Esas 2022/1735 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2020/6882 E.  ,  2022/1735 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ

    Taraflar arasında görülen davada Ankara 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 20.11.2018 tarih ve 2016/440 E. - 2018/240 K. sayılı kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi'nce verilen 03.07.2020 tarih ve 2019/223 E. - 2020/586 K. sayılı kararın duruşmalı olarak Yargıtay'ca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, 6100 sayılı Kanun'un 369. maddesi gereğince miktar veya değer söz konusu olmaksızın duruşmalı olarak incelenmesi gereken dava ve işlerin dışında bulunduğundan duruşma isteğinin reddiyle dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, müvekkilinin 1947 yılında kurulduğunu, öğrencilere yurt hizmeti ve burs dağıtımı yapan kamu yararına çalışan köklü bir dernek olduğunu, dernek tarafından kurulduğu tarihten beri her yıl 12 Şubat Kahramanmaraş Kurtuluş Bayramı’nda “EDİK” ismiyle dergi basımı ve dağıtımı yapıldığını buradan elde edilen gelirlerle de dernek faaliyetlerine katkı sağlandığını, “EDİK” sözcüğünün “kısa konçlu deri çizme” anlamı olan ve Kahramanmaraş'ta sık kullanılan bir sözcük olduğunu, müvekkili tarafından 1947 yılından beri çıkarılan dergiye de bu nedenle “EDİK” isminin verildiğini, davalının “EDİK” ismini haksız olarak marka tesciline konu etmesinin nedeninin ismin tanınır ve maruf olmasından yararlanarak haksız kazanç elde etme olduğunu, 2015 yılı sonlarında davalının aynı isimde bir dergi çıkarma hazırlığında olduğunun haricen öğrenildiği ve müvekkili tarafından davalıya ve bilgi için de Kahramanmaraş Valiliğine ve Belediye Başkanlıklarına ihtarname gönderildiğini, davalının ihtarnameyi dikkate almadığı gibi kötüniyetli şekilde ihtarnamenin tebliği edildiği 04.12.2015 tarihinden 3 gün sonra “EDİK” ve “12 Şubat’ta EDİK” ismini marka olarak tescil ettirmek için başvuruda bulunduğunu, davalının marka tescilini yaptırdıktan sonra müvekkiline hitaben 17.10.2016 düzenleme tarihli yazıyı göndererek EDİK dergisi mütemadiyen kendileri tarafından yayınlanıyormuş gibi bir algı oluşturmaya çalıştıklarını ileri sürerek, 2015-100137 -Hizmet başvuru ve tescil nolu 07.12.2015 tarihli “edik+şekil” ibareli ve 2015-100138-Hizmet başvuru ve tescil nolu 07.12.2015 tarihli “12 Şubat’ta edik+şekil” ibareli markaların hükümsüzlüğünün tespitine, markaların her ikisinin de iptaline, markaların hükümsüzlük ve iptal kararı gereği sicilden terkinine, davalının müvekkiline ait “EDİK” dergisine yönelik haksız tecavüzünün önlenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, müvekkili vakfın 1987 yılında Ankara’da, Ankara’daki Kahramanmaraşlılar arasında birlik ve beraberliği sağlamak, şehri tanıtmak, yüksek tahsil için Ankara’ya gelen ihtiyaç sahibi Kahramanmaraş'lı öğrencilere burs vermek, yerel sporların gelişmesine yardımcı olmak için kurulduğunu, davacının başlangıcının pek de belli olmadığını, bazı yıllar 12 Şubat tarihinde “EDİK” adı ile dergi çıkardığını, bu derginin bazı yıllarda da hiç çıkarılmadığını, bu faaliyette kesintiler olduğunu, marka üzerindeki hakkın kullanmak ve kullanmaya devam ile doğduğunu, hükümsüzlüğü talep edilen müvekkili markasında “dergi, kitap, gazete vb. gibi yayınların basıma hazır hale getirilmesi ve benzeri hizmetler” yanında başkaca hizmetlerin de bulunduğunu, davacının sadece arada sırada, senede bir defa bir dergi yayınlaması nedeniyle müvekkilinin dava konusu markalarının diğer hizmetler yönünden dahi hükümsüz kılınmasının talep edilmesinin hukuki dayanağının olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
    İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama ve toplanan delillere göre, davacının uyuşmazlık konusu “EDİK” ibaresini, davacı derneğin faaliyet alanları kapsamında yer alan ve dernek amacının gerçekleştirilmesi için gelir etmeye yönelik biçimde Kahramanmaraş ilinin kurtuluş günü olan 12 Şubat’a denk gelecek şekilde yıllık çıkarılan derginin ismi olarak kullandığının anlaşıldığı, söz konusu dergilerdeki kullanımın davacı dernek tarafından bastırılan dergiyi diğer dergilerden ayırt etmeyi sağlayacak nitelikte markasal kullanımlar olarak değerlendirildiği, bu nedenle davacının 556 sayılı KHK m. 8/3 anlamında davalı markalarının hükümsüzlüğünü talep etme hakkının bulunduğu, davalının hükümsüzlüğü talep edilen ve 2015/100137 ve 2015/100138 sayılı her iki markasında da EDİK ibaresinin asli unsur olduğu, 2015 100138 tescil numaralı davalı markasında “12 Şubat”, zaman dilimine işaret ettiği için EDİK ibaresinin asli unsur olma durumunu ortadan kaldırmadığının anlaşıldığı, dava konusu yapılan davalı markalarının tescil kapsamındaki eğitim ve öğretim hizmetleri. sempozyum, konferans, kongre ve seminer düzenleme, idare hizmetleri. Spor, kültür ve eğlence hizmetleri (sinema, spor karşılaşmaları, tiyatro, müze, konser gibi kültür ve eğlence etkinlikleri için bilet sağlama hizmetleri dahil). Dergi, kitap, gazete v.b. gibi yayınların basıma hazır hale getirilmesi, okuyucuya ulaştırılmasına ilişkin hizmetler (global iletişim ağları vasıtasıyla anılan hizmetlerin sağlanması da dahil). Film, televizyon ve radyo programları yapım hizmetleri. Haber muhabirliği hizmetleri, foto-muhabirliği hizmetleri. Fotoğrafçılık hizmetleri. Tercüme hizmetleri. arasındaki Dergi, kitap, gazete v.b. gibi yayınların basıma hazır hale getirilmesi, okuyucuya ulaştırılmasına ilişkin hizmetler (global iletişim ağları vasıtasıyla anılan hizmetlerin sağlanması da dahil). Hizmetler, davacının dergi çıkarma (dergi yayını) ve bu yayıncılık hizmeti ile yakından ilgili olan dağıtım hizmeti dolayısıyla aynılık/benzerlik içerdiği, davalının hükümsüzlüğü talep edilen markalarının 556 sayılı KHK m. 8/3 anlamında dergi, kitap, gazete v.b.gibi yayınların basıma hazır hale getirilmesi, okuyucuya ulaştırılmasına ilişkin hizmetler (global iletişim ağları vasıtasıyla anılan hizmetlerin sağlanması da dahil). hizmetleri bakımından davacının dosya kapsamındaki verilere göre 1959’lara dayanan dergicilik/yayıncılık faaliyetleri ile aynı benzer olması ve aynı yahut ayırt edilemeyecek derecede benzer işaretleri içermesi karşısında hükümsüzlüğü koşullarının oluştuğu kanaatine ulaşıldığı, tarafların Kahramanmaraşlı kişilerin kurup yönettiği ve Kahramanmaraşlılar ile ilgili olarak kamu yararı güden faaliyetler gerçekleştirme amacına sahip olduklarının söylenebileceği, hemşehrilerini benzer alanlarda gözetmek gayesine sahip olan tarafların, birbirlerinden haberdar olmaması hayatın olağan akışı kapsamında kabul edilebilir bir durum olarak değerlendirilmediği, kaldı ki Kahramanmaraş için oldukça önemli bir gün olan 12 Şubat Kurtuluş Günü etkinliği olarak değerlendirilebilecek ve her yıl mutat hale gelmiş olduğu anlaşılan dergi basım ve dağıtım işinden davalının haberdar olmamasının da mümkün olmadığının değerlendirildiği,dava konusu markalar kapsamında EDİK ve 12 Şubat EDİK ibarelerinin seçilmesinin tesadüf olmadığı, davalının marka tescil başvurularını yaparken dosyadaki veriler kapsamında 1959’lara dayanan davacı dergilerini bilmesi gerektiği düşünüldüğü, davalının, dava konusu markalarının spekülatif ve engelleme amaçlı olduğu kanaatine varıldığı, davalı söz konusu marka başvurularını yaparak davacıyı EDİK adı altındaki dergileri basıp, dağıtma ile ilgili hizmetler için engelleme niyeti taşıdığı, ayrıca davalının EDİK ibaresini 41. sınıftaki bütün mal ve hizmetlerde tescil etmek istemesi de onun bu markayı spekülatif ve engelleme amaçlarıyla tescil etmek istediğini gösterdiği, davalı markalarının kötü niyet nedeniyle marka kapsamında bulunan tüm hizmetler yönünden hükümsüz kılınması gerektiği kanaatine ulaşıldığı, zira davalının söz konusu markayı kullanması halinde markanın kapsamındaki bütün hizmetler yönünden haksız kazanç elde edebileceği, dava konusu markaların dergi, kitap, gazete v.b. gibi yayınların basıma hazır hale getirilmesi, okuyucuya ulaştırılmasına ilişkin hizmetler (global iletişim ağları vasıtasıyla anılan hizmetlerin sağlanması da dahil). hizmetleri bakımından 556 sayılı KHK m. 8/3 ve m. 8/5 anlamında hükümsüzlüğü koşullarının oluştuğu, davalı markalarının kötüniyet nedeniyle tüm hizmetler yönünden hükümsüzlüğü koşullarının oluştuğu gerekçesiyle davanın kabulü ile davalı adına tescilli 2015/100137 sayılı EDİK +ŞEKİL ibareli ve 2015/100138 sayılı 12 ŞUBAT'TA EDİK +ŞEKİL ibareli markaların tescilli olduğu 41. sınıf yönünden hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine karar verilmiştir.
    Karara karşı, davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
    Bölge Adliye Mahkemesince, davacının kurulduğu tarihten bu yana bazı yıllarda ara verilse de "EDİK" adı altında yılda bir kere Kahramanmaraş'ın kurtuluş gününde dergi çıkardığı, davacının "EDİK" ibaresini markasal olarak kullandığı, bu nedenle 556 sayılı KHK'nın 8/3 maddesi koşullarının oluştuğu, esasen davacı Derneğin ve davalı Vakfın, Kahramanmaraş'lı kişilerin kurup yönettiği ve Kahramanmaraş'lılar ile ilgili olarak kamu yararı güden faaliyetler gerçekleştirme amacına sahip oldukları, davacının İstanbul'da, davalının ise Ankara'da faaliyet gösterdiği, benzer amaçlarla kuruldukları ve faaliyetleri gözetildiğinde davalının, davacı Dernekten ve çıkardığı "EDİK" isimli dergiden haberdar olmamasının mümkün olmadığı, buna rağmen "EDİK" ibaresini 41. sınıfta tescil ettirmesinin kötü niyetli olduğu ve bu itibarla dava konusu markaların, kapsamlarında bulunan tüm hizmetler yönünden hükümsüzlükleri koşullarının gerçekleştiği gerekçesiyle, davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
    Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
    Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına ve özellikle markaların benzer, sınıfların aynı olmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK'nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.

    SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK'nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK'nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, istek halinde aşağıda yazılı 28,10 TL harcın temyiz eden davalıya iadesine, 10/03/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


    Hemen Ara