Yargıtay 1. Ceza Dairesi 2022/5350 Esas 2022/5331 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
1. Ceza Dairesi
Esas No: 2022/5350
Karar No: 2022/5331
Karar Tarihi: 20.06.2022

Yargıtay 1. Ceza Dairesi 2022/5350 Esas 2022/5331 Karar Sayılı İlamı

1. Ceza Dairesi         2022/5350 E.  ,  2022/5331 K.

    "İçtihat Metni"

    İNCELENEN KARARIN
    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    SAYISI : 2021/609 E., 2021/490 K.
    KATILANLAR : ..., Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı
    SUÇ : Kasten öldürmeye teşebbüs
    HÜKÜM : Mahkûmiyet
    TEMYİZ EDENLER : Katılan Kurum vekili, sanık müdafii, Cumhuriyet savcısı
    TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Bozma



    Sanık hakkında bozma üzerine kurulan hükmün; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenlerin hükmü temyize hak ve yetkilerinin bulunduğu, 291 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz istemlerinin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçelerinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz istemlerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmiştir.

    Sanık müdafiinin duruşmalı inceleme talebinin, 7079 sayılı Kanun’un 94 üncü maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanun’un 299 uncu maddesinin birinci fıkrası gereği takdîren reddine karar verilmekle, gereği düşünüldü:

    I. HUKUKÎ SÜREÇ
    1. Fethiye Ağır Ceza Mahkemesinin, 22.10.2019 tarihli ve 2019/152 Esas, 2019/344 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında kasten öldürmeye teşebbüs suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 81 inci maddesinin birinci fıkrası, 35 inci maddesinin birinci ve ikinci fıkraları, 29 uncu maddesinin birinci fıkrası, 62 nci maddesinin birinci fıkrası ve 53 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca 6 yıl 10 ay 15 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.

    2. ... Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin, 24.03.2020 tarihli ve 2020/696 Esas, 2020/389 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme yönelik katılan Kurum vekili, o yer Cumhuriyet savcısı (aleyhe) ve sanık müdafiinin istinaf başvurularının 5271 sayılı Kanun’un 280 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.

    3. ... Bölge Adliyesi Mahkemesi 1. Ceza Dairesi kararının, katılan Kurum vekili ile sanık ve müdafii tarafından temyizi üzerine Yargıtay 1. Ceza Dairesinin, 08.09.2021 tarihli ve 2021/7883 Esas, 2021/11946 Karar sayılı ilâmıyla;
    "Sanığın eylemi neticesinde katılan ...’da meydana gelen yaralanmaya ilişkin olarak, Adli Tıp Kurumu Muğla Şube Müdürlüğünce tanzim olunan ve hükme esas alındığı anlaşılan, 30/07/2019 tarihli raporda, 'sol omuz başı üst kısımda 3 cm.'lik düzgün kenarlı skatris, sol kol üst arkada 1.8 cm.'lik skatris, sol kürek kemiği üst iç kısımda 1.8 cm.'lik skatris, sol kürek kemiği orta dış kısımda 2.5 cm.'lik skatris, sağ kürek kemiği alt iç kısımda 2 cm.'lik skatris, sağ omuz başı iç kısımda 1.5 cm.'lik skatris, sol meme üzerinde meme başına 4 cm. mesafede 1 cm.'lik skatris, sol meme göğüs ile birleşme arasında 2 cm.'lik skatris, sol arka koltuk altı hattı 4. kot seviyesinde 1.4 cm.'lik skatris, göbek deliği 7 cm. altta orta hattın hemen solunda 2 cm.'lik skatris, ayrıca tıbbi belgede tanımlanan torosentez alanı ile uyumlu sağ orta koltuk altı hattında 1.5 cm.'lik skatris görüldü. Mevcut tıbbi evrakta tanımlanan sağ pnömotoraks, sol hemotoraks ve 1 adet kot kırığına neden olan yaralanmasının; yaralanmanın basit tıbbi müdahale ile giderilebilecek ölçüde hafif nitelikte OLMADIĞI, yaşamını tehlikeye sokan bir durum OLUŞTURDUĞU, vücuttaki kemik kırığının hayat fonksiyonlarına etkisi hafif (1), orta (2-3) ve ağır (4-5-6) olarak sınıflandırıldığında skorlama yapılarak; şahısta saptanan kırığın; hayat fonksiyonlarını orta (2) derecede etkileyecek nitelikte yaralanma oluşturduğu,' şeklinde görüş belirtilmesi ve sanığın adı geçen katılanı 6 adedi sırtta ve 4 adedi karın ve göğüs kısmında olmak üzere toplam 10 bıçak darbesi ile yaralamak suretiyle öldürmeye teşebbüs ettiği anlaşılmakla, meydana gelen zarar ve tehlikenin ağırlığı gözetilerek, sanık hakkında kurulan hükümde 5237 sayılı TCK’nin 35/2. maddesi gereği makul bir oranda ceza tayini gerekirken, yazılı şekilde '11 yıl' hapis cezası olarak belirlenmek suretiyle eksik ceza tayini,"
    Nedeniyle bozulmasına ve dava dosyasının 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendi uyarınca İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

    4. Fethiye Ağır Ceza Mahkemesinin, 16.12.2021 tarihli ve 2021/609 Esas, 2021/490 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında kasten öldürmeye teşebbüs suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 81 inci maddesinin birinci fıkrası, 35 inci maddesinin birinci ve ikinci fıkraları, 29 uncu maddesinin birinci fıkrası, 62 nci maddesinin birinci fıkrası ve 53 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca 7 yıl 9 ay 22 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına karar verilmekle, 5271 sayılı Kanun'un 307 nci maddesinin üçüncü fıkrasında yer verilen; "Yargıtaydan verilen bozma kararına uyulması hâlinde ilk derece mahkemesi tarafından verilen karara karşı, istinaf veya temyiz sınırlarına bakılmaksızın sadece temyiz yoluna başvurulabilir." hükmü uyarınca dava dosyası doğrudan temyiz merciine gönderilmiştir.

    5. Dava dosyası, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca tanzim olunan, 28.04.2022 tarihli ve 2022/40203 sayılı, bozma görüşlü Tebliğname ile Daireye tevdi edilmiştir.

    II. TEMYİZ SEBEPLERİ
    A. Katılan Kurum Vekilinin Temyiz Sebepleri
    1. Sanık hakkında kurulan hükümde 5237 sayılı Kanun'un 29 uncu maddesinin birinci fıkrası uyarınca haksız tahrik indiriminin uygulanmaması gerektiğine,
    2. Sanık hakkında kurulan hükümde 5237 sayılı Kanun'un 35 inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca teşebbüs indiriminin alt sınıra yakın uygulanması gerektiğine,
    3. Katılan Kurum lehine vekâlet ücretine hükmedilmesi gerektiğine,
    İlişkindir.

    B. Sanık Müdafiinin Temyiz Sebepleri
    1. Snığın eyleminin kasten yaralama suçunun kanunî unsurlarını taşıdığına,
    2. Sanık hakkında kurulan hükümde 5237 sayılı Kanun'un 29 uncu maddesinin birinci fıkrası uyarınca haksız tahrik indiriminin yetersiz uygulandığına,
    3. Sanık hakkında kurulan hükümde 5237 sayılı Kanun'un 35 inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca teşebbüs indiriminin uygulanması sırasında gerekçesiz olarak üst sınıra yakın uygulama yapıldığına,
    İlişkindir.

    C. Cumhuriyet Savcısının Temyiz Sebebi
    Sanık hakkında kurulan hükümde 5237 sayılı Kanun'un 35 inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca teşebbüs indiriminin alt sınıra yakın uygulanması gerektiğine ilişkindir.

    III. OLAY VE OLGULAR
    Temyizin kapsamına göre İlk Derece Mahkemesinin kabulü
    1. Sanık ile temyiz dışı ...'nın evli oldukları, ...ile sanık arasında olay günü ekonomik sebeplerden ötürü tartışma çıktığı, tartışma sırasında sanığın, ...'ya hakarette bulunduğu ve ...'yı darp ettiği, yaşanan bu olayın üzerine ...'nın, teyzesi olan tanık ...'i arayarak sanığın kendisini darp ettiğini, ikametlerine gelmelerini söylediği, bunun üzerine ...'in, oğlu ... ve ...'nın annesi olan katılan ... ile birlikte sanık ile ...'nın birlikte yaşadıkları eve gittikleri, katılanı ... ile ... ve ... ikamete geldiklerinde sanığın kendisini mutfağa kilitlemiş olduğunu gördükleri, ... ve ...'ın telkinleri sonucu sanığın kapıyı açarak yanlarına geldiği, burada ... ve sanık arasında yaşanan tartışma neticesinde ...'in oğlu ...'i de alarak olay yerinden ayrıldığı, bu sırada ikamette katılan ..., ... ve sanığın kaldığı, katılan ...'ın sanığa; "Neden kızıma şiddet uyguluyorsun ellerin kırılsın!" demesi üzerine sanığın katılan ...'a hitaben "Köpeğin duası kabul olsaydı gökten kemik yağardı, sizin kökünüzü kurutacağım!" şeklinde sözlerle hakaret ve tehditte bulunduğu, bu olayın ardından katılan ...'ın ikametin dışarısına çıkarak oğlu ...'i aradığı ve kendisini ...'nın evinden almasını söylediği, ...'in bu sırada arkadaşı ... ile birlikte çarşıda gezmesi nedeniyle ... ile birlikte olay yerine geldikleri, ... ve ...'in gelmesi ile birlikte katılan ..., kızı ...ile torunu olan Hiranur'u beraberinde götürmek için tekrar ikamete girdiği ve sanığa bu isteğini söylediği, sanığın bu isteğe karşı çıkarak kızı ...'u vermek istemediği, bu mesele yüzünden ...ve ... ile sanık arasında yaşanan tartışma sesleri üzerine dışarıda bekleyen ...'in ikametin dış kapısına gelerek kapıyı çaldığı, kapının açılmaması üzerine ablası ve annesine zarar verildiği düşüncesiyle ikametin açık olan balkon kapısından içeriye girdiği, ...'in geldiğini gören sanığın ise ikametin mutfak kısmına giderek mavi saplı ekmek bıçağını eline aldığı, ...'in ikamete girmesi üzerine katılan ...'ın oğlu ...'i tutarak herhangi bir olumsuzluk yaşanmaması için evin dışarısına çıkardığı sırada sanığın, ...'in arkasından gelerek elinde bulunan ekmek bıçağı ile sol dizinin arkasına dört (4) defa sapladığı, ...'in darbenin etkisi ile yere düştüğü, sanığın yerde bulunan ...'in üzerine atlayarak elindeki bıçak ile boğazını kesmeye çalıştığı, ...'in bıçağı tutarak sanığı iteklemesi nedeniyle sanığın bu eylemini tamamlayamadığı, bu sırada olay yerinde bulunan katılan ...'ın, oğlu ...'i korumak maksadıyla oğlunun üzerine kapandığı, sanığın bu kez de katılan ...'ı elinde bulunan bıçak ile sırtından altı (6) defa bıçakladığı, katılan ...'ın yere yığılması üzerine sanığın elinde bulunan bıçak ile ...'in boğazını kesmek için yeniden hamle yaptığı, ...'in bıçağı tuttuğu sırada bıçağın sap kısmının kırıldığı, sanığın bu kez de bıçağın keskin kısmı ile yerde bulunan katılan ...'ın göğüs ve karın bölgesine toplamda dört (4) bıçak darbesi daha vurarak katılan ...'ı yaraladığı, sanığın eylemi sırasında bıçağın kırılması nedeniyle ikametin mutfak kısmından meyve bıçağını alarak olay yerine tekrar geldiği ve ...'in boğazını kesmek için üzerine çıktığı, yaşanan boğuşma sırasında ...'nın sanığa engel olmaya çalışması üzerine sanığın ...'ya hitaben "Bekle sıra sana da gelecek!" şeklindeki sözlerle tehditte bulunması üzerine ...'nın ikametin kapısını açarak karşı komşusu olan tanık Ümmü'den yardım istediği, ...'nın ikametin kapısını açması üzerine ...'in yardım etmek amacıyla ikamete girdiği ve ...'in üzerinde olan sanığı kollarından tutarak ayağı kaldırdığı, sanığın bu kez de ...'e hitaben "Senin burada ne işin var?" şeklinde sözler söyleyerek elindeki bıçak ile ...'i yaralamak için hamle yaptığı sırada ...'in ...'in kolundan tutması nedeniyle ...'e yönelik yaralama eylemini tamamlayamadığı, sanığın bu olayın ardından elinde bulunan meyve bıçağı ile intihar etmek maksadıyla kendi boyun bölgesini keserek yaraladığı ve katılan ... ve ...'in yanında beklemeye başladığı, sanığın eylemleri neticesinde katılan ...'ın, hayati tehlike geçirdiği ve vücudunda, hayat fonksiyonlarına etkisi orta (2) derecede olan kemik kırığı meydana geldiği anlaşılmıştır. Sanığın, katılan ...'a karşı gerçekleştirdiği eylemin vasıflandırmasına ilişkin olarak yapılan değerlendirme neticesinde, sanık ile katılan arasındaki olayın aniden gerçekleşmediği, sanık ile katılan arasında sanık ile ...'nın evliliklerindeki sorunlar nedeniyle önceye dayalı husumetin mevcut olduğu, sanığın öldürmeye elverişli bıçakla eylemlerini hedef göstermeksizin gerçekleştirdiği, sanığın bıçağın kırılması üzerine mutfaktan tekrar bıçak alıp eylemine devam ettiği, katılanın yaralanma sayısının çokluğu ve bu yaralanmaların hayati tehlike oluşturacak boyutta olduğu, ...'in gelmesi nedeniyle sanığın eylemlerini tamamlayamadığı hususları dikkate alındığında sanığın katılan ...'a yönelik eylemlerinin öldürmeye teşebbüs vasıf ve mahiyetinde olduğu kabul edilerek buna göre uygulama yapıldığı belirlenmiştir.

    2. Sanığın, katılan ...'ın kendisine küfür ve hakaretlerde bulunduğunu, haksız ilk hareketin katılan tarafından gerçekleştirildiğini beyan ettiği, katılanca bu husus kabul edilmese de bu hususa ilişkin dosyada taraf beyanları dışında başkaca bir delil bulunmadığı, bu nedenle katılan tarafından haksız ilk hareketin gerçekleştirilip gerçekleştirilemediğinin tam olarak saptanamaması nedeniyle şüpheden sanık yararlanır ilkesi gereğince sanığın haksız tahrik hükümlerinden faydalanarak katılana yönelik eyleminden dolayı almış olduğu cezadan, 5237 sayılı Kanun'un 29 uncu maddesinin birinci fıkrası gereği (1/4) oranında indirim uygulandığı tespit edilmiştir.

    3. Sanığın eylemleri neticesinde katılanda meydana gelen yaralanmaya ilişkin olarak;
    a) Fethiye Devlet Hastanesince tanzim olunan, 03.03.2019 tarihli;
    “Sırt bölgesinde 6 adet genişlikleri 1-3 cm. arasında, derinlikleri 1-2 cm. arasında kesiler mevcut, göğüs bölgesinde sol meme başı altında 3 adet derinliği 1 cm., genişliği 1 ilâ 3 cm. arası kesiler, karın bölgesinde göbek deliğinin altında 1 adet 3 cm.'lik kesi mevcut olup derinliği 0,5 cm.’dir, solda 14 mm.'lik hemotoraks ve sağda pnömotoraks saptandı, sağ 9. kot posterolateralda fraktür hattı mevcut, hayati tehlikesi var.",
    b) Adlî Tıp Kurumu Başkanlığı Muğla Adlî Tıp Şube Müdürlüğü tarafından tanzim olunan, 30.07.2019 tarihli;
    "Şahsın yapılan muayenesinde, sol omuz başı üst kısımda 3 cm.'lik düzgün kenarlı skatris, sol kol üst arkada 1.8 cm.'lik skatris, sol kürek kemiği üst iç kısımda 1.8 cm.'lik skatris, sol kürek kemiği orta dış kısımda 2.5 cm.'lik skatris, sağ kürek kemiği alt iç kısımda 2 cm.'lik skatris, sağ omuz başı iç kısımda 1.5 cm.'lik skatris, sol meme üzerinde meme başına 4 cm. mesafede 1 cm.'lik skatris, sol meme göğüs ile birleşme arasında 2 cm.'lik skatris, sol arka koltuk altı hattı 4. kot seviyesinde 1.4 cm.'lik skatris, göbek deliği 7 cm. altta orta hattın hemen solunda 2 cm.'lik skatris, ayrıca tıbbi belgede tanımlanan torosentez alanı ile uyumlu sağ orta koltuk altı hattında 1.5 cm.'lik skatris görüldü.
    Mevcut tıbbi evrakta tanımlanan sağ pnömotoraks, sol hemotoraks ve 1 adet kot kırığına neden olan yaralanmasının;
    i) Yaralanmanın basit tıbbi müdahale ile giderilebilecek ölçüde hafif nitelikte olmadığı,
    ii) Yaşamını tehlikeye sokan bir durum oluşturduğu,
    iii)Duyularından veya organlarından birinin sürekli zayıflaması ya da işlevinin yitirilmesine neden olabilecek lezyon tarif ve tespit edilmediği,
    iv) Vücuttaki kemik kırığının hayat fonksiyonlarına etkisi hafif (1), orta (2-3) ve ağır (4-5-6) olarak sınıflandırıldığında skorlama yapılarak; şahısta saptanan kırığın; hayat fonksiyonlarını orta (2) derecede etkileyecek nitelikte yaralanma oluşturduğu,"
    Görüşlerini içerir adlî muayene raporları dava dosyasında mevcuttur.

    IV. GEREKÇE
    A. Katılan Kurum Vekilinin Temyiz Sebepleri
    1. Katılan Vekilinin Haksız Tahrike Yönelen Temyiz Sebebi
    Sanığın aksi ispat olunamayan savunması gereği şüpheden sanık yararlanır ilkesi gözetilerek katılan ...'ın sanığa küfür ve hakaretlerde bulunarak ilk haksız hareketi gerçekleştirdiğinin kabulü ile sanık hakkında kurulan hükümde 5237 sayılı Kanun'un 29 uncu maddesinin birinci fıkrası gereği (1/4) oranında haksız tahrik indirimi uygulanmasında bir isabetsizlik görülmediğinden, hükümde bu yönüyle hukuka aykırılık bulunmamıştır.

    2. Katılan Kurum Vekilinin Vekâlet Ücretine İlişkin Temyiz Sebebi
    Karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin 14 üncü maddesinin birinci fıkrasında yer verilen; “Kamu davasına katılma üzerine, mahkûmiyete ya da hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmiş ise vekili bulunan katılan lehine Tarifenin ikinci kısım ikinci bölümünde belirlenen avukatlık ücreti sanığa yükletilir.” şeklindeki düzenleme karşısında, kendisini vekille temsil ettiren katılan Kurum lehine vekâlet ücreti ödenmesine karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi, hukuka aykırı bulunmuş ise de söz konusu hukuka aykırılık Yargıtay tarafından giderilmiştir.

    B. Sanık Müdafiinin Temyiz Sebepleri
    1. Suç Vasfı Yönünden
    Sanık ile katılanın kızı olan ...'nın evli oldukları ve aralarında sorunlar bulunduğu, sanık ile katılan ... arasında bu nedenle önceye dayalı husumetin mevcut olduğu, sanığın öldürmeye elverişli bıçakla eylemlerini hedef göstermeksizin gerçekleştirdiği, sanığın bıçağın kırılması üzerine mutfaktan tekrar bıçak alıp eylemine devam ettiği, katılan ...'ın yaralanma sayısının çokluğu ve bu yaralanmaların hayati tehlike oluşturacak boyutta ve vücut bölgelerinde olduğu, ...'in gelmesi nedeniyle sanığın eylemlerini tamamlayamadığı hususları dikkate alındığında sanığın katılan ...'a yönelik eylemlerinin öldürmeye teşebbüs vasıf ve mahiyetinde olduğunun kabulü ile buna göre uygulama yapılmasında bir isabetsizlik görülmediğinden, hükümde bu yönüyle hukuka aykırılık bulunmamıştır.

    2. Haksız Tahrike Yönelen Temyiz Sebebi
    Sanığın aksi ispat olunamayan savunması gereği şüpheden sanık yararlanır ilkesi gözetilerek sanık hakkında kurulan hükümde 5237 sayılı Kanun'un 29 uncu maddesinin birinci fıkrası gereği (1/4) oranında haksız tahrik indirimi uygulanmasında bir isabetsizlik görülmediğinden, hükümde bu yönüyle hukuka aykırılık bulunmamıştır.

    C. Tebliğname Görüşü ile Katılan Vekili, Sanık Müdafii ve Cumhuriyet Savcısının Teşebbüs İndirimine Yönelen Temyiz Sebepleri Yönünden
    Hukukî Süreç başlığı altında (3) numaralı paragrafta bilgilerine yer verilen Yargıtay bozma ilâmında ifade edildiği üzere sanığın, katılan ...'ı 6 adedi sırtta ve 4 adedi karın ve göğüs kısmında olmak üzere toplam 10 bıçak darbesi ile yaralamak suretiyle öldürmeye teşebbüs ettiği anlaşılmakla, meydana gelen zarar ve tehlikenin ağırlığı gözetilerek, sanık hakkında kurulan hükümde, müebbet hapis cezası yerine dokuz yıldan onbeş yıla kadar hapis cezası öngören 5237 sayılı Kanun'un 35 inci maddesinin ikinci fıkrası gereği 12 yıl 6 ay hapis cezasına hükmedilmesinde bir isabetsizlik görülmediğinden, bu hususta Tebliğname görüşüne de iştirak olunmamakla birlikte hükümde bu yönüyle hukuka aykırılık bulunmamıştır.

    V. KARAR
    Gerekçe bölümünde (A-2) paragrafında açıklanan nedenle katılan Kurum vekili, sanık müdafii ve o yer Cumhuriyet savcısının temyiz istemleri yerinde görüldüğünden Fethiye Ağır ceza Mahkemesinin, 16.12.2021 tarihli ve 2021/609 Esas, 2021/490 Karar sayılı kararının 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin ikinci fıkrası gereği BOZULMASINA, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Kanun’un 303 üncü maddesinin birinci fıkrasının (h) bendi gereği hüküm fıkrasında yer alan yargılama giderlerine ilişkin paragrafa; “Katılan Kurum kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 14 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca 10.250,00 TL maktu vekâlet ücretinin sanıktan tahsili ile katılana verilmesine,” ibaresinin eklenmesi suretiyle, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy çokluğuyla TEMYİZ İSTEMLERİNİN ESASTAN REDDİ İLE HÜKMÜN DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
    Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin dördüncü fıkrası uyarınca Fethiye Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise ... Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
    20.06.2022 tarihinde karar verildi.
    K A R Ş I O Y

    Temyizin kapsamına göre;

    1-Dairede müzakeresi yapılan davada hukukî uyuşmazlık, İlk Derece Mahkemesinin sanık lehine uyguladığı 5237 sayılı Kanun'un 29 uncu maddesi gereği haksız tahrik indiriminden sanığın yararlanıp yararlanmayacağına ilişkindir.

    2-Sanık ... ve katılanın kızı ...resmi nikah ile evlidir ve hâlen aynı evde yaşamaktadırlar.

    3-Olay günü saat 23.00 sıralarında sanık eve gelmiş, karısı ile tartışma yaşamış ve alkol almıştır. ...’nın çağırması üzerine annesi katılan ... ile teyzesi ... eve gelmişler, sanık ile olaylar hakkında konuşmuşlardır. Bu esnada kabul ve delillere göre ..., sanığa hakaret etmiş, sanık da ...’a yumruk vurmuş ve itmiştir.

    4-Bu aşamada çocuğun da alınarak götürülmesi ve evden ...’nın ayrılması konusunda konuşulurken katılanan oğlu, sanığın kayınbiraderi olan ...'in içerden gelen sesleri duyması ve kapıyı açan olmaması üzerine yere yakın olan evin bakon ve mutfak kapısını kullanarak içeri girdiği sabittir.

    5-Bunun üzerine sanık aldığı bıçakla ...’i bıçaklamaya başlamıştır. ...’in boynunu kesmek üzere de hamle yapmış, yerdeki ... sanığın elini tutmakta iken katılan ..., oğlu olan ...’in üzerine kapanmış, sanık bu defa da ...’ı bıçaklamaya başlamıştır.

    6-Dairenin önündeki dava, katılan ...’a yönelik kasten öldürmeye teşebbüs davasıdır ve bu eylemde maddî olgu, sanığın, yerde yaralı yatan oğlu ...’e yönelik bıçakla saldırı üzerine onun üzerine kapaklanan ...’ın bıçaklanmasıdır.

    7-O halde burada, bu eylemden dolayı, ... yönünden sanık lehine 5237 sayılı Kanun'un 29 uncu maddesi uygulanamaz. Zira, ilk tartışma anında (... içeride henüz yok iken ) ..., damadı sanığa hakaret etmiş ve sanık da onu itmiş ve ona vurmuştur. İşte 5237 sayılı Kanun'un 29 uncu maddesi burada vardır. ...ve küçük çocuğun evden götürülmesi aşamasına geçildiğinde artık ... ve ... arasında doğrudan bir tartışma yoktur, bitmiştir. Bu aşamada bir illiyet kesintisi oluşmuştur. Ardından zaten ... içeri girmiş ve sanık ...’e yönelmiştir. Bıçaklanan oğlunu yerde gören katılan ..., oğlunun üzerine koruma amaçlı eğilmiş ve kendisi de bıçaklanmıştır. Bu aşamada ...’ın sanığa ne bir hakareti ne de bir karşı eylemi olmamıştır.
    8-Hakaret ve darp dengesi sanık lehine ilk sözel tartışma aşamasında oluşmuştur.Ancak bıçaklama aşamasında sanık lehine denge değerlendirmesi gerektiren bir husus mevcut değildir.
    Bu gerekçe ile sanık lehine 5237 sayılı Kanun'un 29 uncu maddesi ile indirim yapılması yolunda görüş bilidiren sayın çoğunluğun görüşüne iştirak etmiyoruz. 22.06.2022



    Hemen Ara