Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2021/4611 Esas 2022/1693 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/4611
Karar No: 2022/1693
Karar Tarihi: 10.03.2022

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2021/4611 Esas 2022/1693 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi'nce verilen karar bozulduktan sonra yapılan yargılamada, davacıların taleplerinin reddine ve birleşen davada davalının kötü niyet tazminatı talebinin reddine karar verildi. Tarafların temyizi üzerine Yargıtay 19. Hukuk Dairesi kararı bozdu. Davacıların karar düzeltme isteminde bulunması sonucunda ise Yargıtay, davacıların HUMK 440. maddesinde sayılan hallerden hiçbirini ihtiva etmeyen isteğini reddetti ve kararın düzeltilmesine gerek olmadığına karar verildi. Kararda, davacılar tarafından ödenmesi gereken bir bakiye harç bedeli ve takdir edilen bir para cezası belirtildi. Kanun maddeleri olarak HUMK 440, 442 ve 3506 sayılı Yasa ile değiştirilen HUMK 442/3 belirtilmiştir.
11. Hukuk Dairesi         2021/4611 E.  ,  2022/1693 K.

    "İçtihat Metni"



    MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
    BİRLEŞEN DAVADA HİZ. LTD. ŞTİ.
    BİRLEŞEN DAVA : İSTANBUL 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ'NİN 2011/79 ESAS


    TÜRK MİLLETİ ADINA

    Taraflar arasında görülen davada İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi'nce verilen 20.09.2019 gün ve 2013/292 - 2019/840 sayılı kararı bozan Daire'nin 25.01.2021 gün ve 2020/6436 - 2021/351 sayılı kararı aleyhinde asıl ve birleşen davada davacı ... vekili tarafından karar düzeltilmesi isteğinde bulunulmuş ve karar düzeltme dilekçesinin süresi içinde verildiği de anlaşılmış olmakla, dosya için düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra gereği konuşulup düşünüldü:
    Asıl davada davacı vekili, davalı alacaklının dava dışı ... ... İnş Tic A.Ş. aleyhine Şişli 6. İcra Müdürlüğü'nün 2010/35367 Esas sayılı dosyasından icra takibi yaptığını, takibin kesinleşmesi üzerine şirket adresi yerine davacının eşi olan ... ...'nun ev adresine 20/01/2011 tarihinde hacze gelindiğini, mal kaldırılacağı, kamyon ve hamal getirdiklerinin tehditi altında davacının iradesi fesada uğratılarak davalı ...'in davacıdan 74.000,00 TL'lik senedi söz konusu tehdit ve baskı altında tanzim ettirerek aldığını, yapılan araştırmada alacaklı sıfatıyla gelen davalı ...'in hiçbir sıfatının ve yetkisinin bulunmadığını avukat ve stajyer avukat dahi olmadığının anlaşıldığını, BK 29 maddesinde tanımlandığı üzere davacının bayan oluşu, malı haczedilip kaldırılacağı, kamyon ve hamalların getirildiği bir ortamda söz konusu korku ve göz dağı altında senedin tanzimine razı olacak korkutma sonucunda düzenlenen senedin geçersiz olduğunu, icra memuru ve davalı ...'in eylemlerinden dolayı Adalet Bakanlığı ve Savcılığa suç duyurusunda bulunduklarını belirterek senedin menfi tespit yoluyla iptaline ve % 40 tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Birleşen dosyada davacı vekili, davalı tarafından yapılan icra takibine konu bono nedeniyle senet lehtarı Proaktif Elektronik Hab San ve Tic A.Ş. aleyhine ikrah nedenine dayalı menfi tespit davası açtıklarını, davada ihtiyati tedbir kararı verildiğini, Proaktif Elektronik Şirketi'nin senedin tahsili için aralarında organik bağ bulunan işbu davanın davalısı olan hamile takip dayanağı senedi hileli olarak ciro ettiğini, kötüniyetli olduklarını, aynı hukuk bürosunda vekil olan Av. ... tarafından İstanbul 3. İcra Müdürlüğü'nün 2011/1694 sayılı dosyasından senede dayalı icra takibi yapıldığını belirterek senedin menfi tespit yolu ile iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Asıl ve birleşen davada davalılar vekilleri ayrı ayrı davanın reddini istemişlerdir.
    Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda asıl ve birleşen davanın reddine ile birleşen davada davalının kötü niyet tazminatı talebinin de reddine dair verilen kararın taraf vekillerince temyizi üzerine karar Yargıtay 19. Hukuk Dairesi'nce birleşen davada ihtiyati tedbir dolayısıyla zararların tahsili yönünden bozulmuştur.
    Asıl ve birleşen davada davacı ... vekili, bu kez karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
    Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre, asıl ve birleşen davada davacı ... vekilinin HUMK 440. maddesinde sayılan hallerden hiçbirini ihtiva etmeyen karar düzeltme isteğinin reddi gerekir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, asıl ve birleşen davada davacı ... vekilinin karar düzeltme isteğinin HUMK 442. maddesi gereğince REDDİNE, aşağıda yazılı bakiye 213,00 TL karar düzeltme harcının ve 3506 sayılı Yasa ile değiştirilen HUMK 442/3. maddesi hükmü uyarınca takdiren 1.419.-TL para cezasının karar düzeltilmesini isteyenden alınarak Hazine'ye gelir kaydedilmesine, 10/03/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


    Hemen Ara