Yargıtay 1. Ceza Dairesi 2022/5025 Esas 2022/5329 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
1. Ceza Dairesi
Esas No: 2022/5025
Karar No: 2022/5329
Karar Tarihi: 20.06.2022

Yargıtay 1. Ceza Dairesi 2022/5025 Esas 2022/5329 Karar Sayılı İlamı

1. Ceza Dairesi         2022/5025 E.  ,  2022/5329 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
    SAYISI : 2021/2386 E., 2021/3125 K.
    SUÇ : Neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama
    HÜKÜM : Mahkûmiyet
    TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Temyiz isteminin esastan reddi ile hükmün onanması
    İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 291 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçesinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

    I. HUKUKÎ SÜREÇ
    1. Çivril Asliye Ceza Mahkemesinin, 20.04.2010 tarihli ve 2009/554 Esas, 2010/324 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 86 ncı maddesinin ikinci fıkrası, üçüncü fıkrasının (e) bendi, 87 nci maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi ve aynı maddenin birinci fıkrasının son cümlesi ve 53 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca 18 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına hükmedilerek 5271 sayılı Kanun’un 231 inci maddesinin beşinci fıkrası gereği hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, bu kararın 21.05.2010 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır.

    2. Çivril Asliye Ceza Mahkemesinin, 15.04.2021 tarihli ve 2019/882 Esas, 2021/557 Karar sayılı kararı ile sanığın, tabi tutulduğu denetim süresi içinde yeni bir kasıtlı suç işlediğinin ihbarı üzerine 5271 sayılı Kanun’un 231 inci maddesinin onbirinci fıkrası uyarınca hükmün açıklanması ile sanık hakkında neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 86 ncı maddesinin ikinci fıkrası, üçüncü fıkrasının (e) bendi, 87 nci maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi ve aynı maddenin birinci fıkrasının son cümlesi ve 53 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca 18 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.

    3. ... Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin, 03.11.2021 tarihli ve 2021/2386 Esas ve 2021/3125 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme yönelik Cumhuriyet savcısının (aleyhe) ve sanığın istinaf başvurularının kabulüne karar verilerek 5271 sayılı Kanun’un 280 inci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi uyarınca duruşmalı yapılan inceleme neticesinde aynı Kanun’un 280 inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması ile sanık hakkında neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 86 ncı maddesinin birinci fıkrası, üçüncü fıkrasının (e) bendi, 87 nci maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi ve aynı maddenin birinci fıkrasının son cümlesi, 62 nci maddesinin birinci fıkrası ve 53 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca 4 yıl 2 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.

    II. TEMYİZ SEBEPLERİ
    Sanığın temyiz sebebi; lehine olan hükümlerin uygulanması talebinden ibarettir.

    III. OLAY VE OLGULAR
    Temyizin kapsamına göre;
    A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü
    1. Olay günü sanık ...’ın, mağdurun yaşı küçük kız kardeşine karşı basit cinsel istismar eyleminde bulunduğu, bu eylem nedeniyle yargılandığı ve Yargıtay tarafından onanan hükümle bu suçtan mahkûmiyet edildiği, olay sırasında yerine mağdurun geldiği, mağdur ile Emrah arasında münakaşa olduğu, sanığın olay yerinden kaçtığı, mağdur eve geldikten sonra sanık ...'ın temyiz dışı sanık ... ile birlikte mağdurun evine giderek mağduru kürek ve demir sandalyeyle yüzünde sabit ize neden olacak şekilde darp ettikleri anlaşılmıştır.
    2. Sanığın eylemi neticesinde mağdurda meydana gelen yaralanmaya ilişkin olarak Adlî Tıp Kurumu ... Adlî Tıp Şube Müdürlüğü tarafından tanzim olunan, 14.10.2009 tarihli; "Sol maksiller bölgede 2x0,5 cm.'lik yatay seyirli 1 mm. çöküklük gösteren çevre dokudan belirgin koyu renkte şahsın 09/03/2008 tarihli olayda oluştuğunu ifade ettiği matür skar dokusunun gün ışığı ve bol ışık altında sözel diyalog mesafesinden yapılan inspeksiyonda; kişinin esmer tenli olmasına rağmen ön ve yan cepheden ilk etapta belirgin olarak fark edildiği, yüzün doğal görünümü bozduğu, ayrıca tanımlanan her bir matür skar dokusunun tek başına yüzünde sabit ... niteliğinde olduğu, basit bir tıbbî müdahale ile giderilebilir ölçüde hafif nitelikte olduğu," görüşünü içerir adlî muayene raporu dava dosyasında mevcuttur.
    B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü
    İlk Derece Mahkemesince kabul edilen olay ve olgularda, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından bir isabetsizlik bulunmadığı; ancak, eylemin hukukî nitelendirmesine ilişkin; "neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama niteliğindeki yüzde sabit izin BTM ile giderilemeyeceği gözetilmeden sanık hakkında temel cezanın TCK'nin 86/1. maddesi yerine TCK'nin 86/2. maddesince belirlenmesi," isabetsizliğine yer verildiği, sanığa, 5237 sayılı Kanun'un 86 ncı maddesinin birinci fıkrası ve 87 nci maddesinin birinci fıkrasının son cümlesinin uygulanma ihtimaline binaen 5271 sayılı Kanun'un 226 ncı maddesi gereği ek savunma hakkının tanındığı belirlenmiştir.
    IV. GEREKÇE
    Çivril Asliye Ceza Mahkemesinin, 20.04.2010 tarihli ve 2009/554 Esas, 2010/324 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında belirlenen netice ceza ile ilgili olarak 5271 sayılı Kanun’un 231 inci maddesinin beşinci fıkrası gereği hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, bu kararın 21.05.2010 tarihinde kesinleştiği ve sanığın beş yıl süreyle denetime tabi tutulduğu, ancak sanığın, denetim süresi içinde 30.04.2012 tarihinde 5237 sayılı Kanun'un 157 nci maddesinin birinci fıkrası kapsamında kasıtlı bir suç olan "dolandırıcılık" fiilini işlediği, Çivril Asliye Ceza Mahkemesinin 2017/427 Esas ve 2018/31 Karar sayılı ilâmı ile hakkında bu suçtan mahkûmiyet hükmü kurulduğu ve kararın Yargıtay 15. Ceza Dairesinin, 12.12.2018 tarihli ve 2018/2968 Esas, 2018/9396 Karar sayılı ilâmı ile onanarak kesinleştiği, Mahkemeye durumun bildirilmesi üzerine 5271 sayılı Kanun'un 231 inci maddesinin on birinci fıkrası gereği hükmün aynen açıklanmasına karar verildiği, belirlenmiştir. Nitekim 5271 sayılı Kanun'un 231 inci maddesinin on birinci fıkrasının birinci cümlesinde; "Denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işlemesi veya denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülüklere aykırı davranması halinde, mahkeme hükmü açıklar." şeklinde emredici hükme yer verilmişken ikinci cümlesinde; "Ancak mahkeme, kendisine yüklenen yükümlülükleri yerine getiremeyen sanığın durumunu değerlendirerek; cezanın yarısına kadar belirleyeceği bir kısmının infaz edilmemesine ya da koşullarının varlığı halinde hükümdeki hapis cezasının ertelenmesine veya seçenek yaptırımlara çevrilmesine karar vererek yeni bir mahkûmiyet hükmü kurabilir." şeklinde hâkime takdir hakkı tanıyan bir düzenleye yer verilmiştir. Somut olayda sanık hakkındaki hükmün, denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işlemesi sebebine dayandığı saptandığından, sanık lehine hükümlerin uygulanmamasında hukuka aykırılık bulunmamıştır.

    V. KARAR
    Gerekçe bölümünde açıklanan nedenle ... Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin, 03.11.2021 tarihli ve 2021/2386 Esas, 2021/3125 Karar sayılı kararında sanık tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve 5271 sayılı Kanun’un 289 uncu maddesinin birinci fıkrası ile sınırlı olarak yapılan temyiz incelemesi sonucunda hukuka aykırılık görülmediğinden 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin birinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle TEMYİZ İSTEMİNİN ESASTAN REDDİ İLE HÜKMÜN ONANMASINA,
    Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca Çivril Asliye Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise ... Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
    20.06.2022 tarihinde karar verildi.





    Hemen Ara