Esas No: 2022/5883
Karar No: 2022/5284
Karar Tarihi: 20.06.2022
Yargıtay 1. Ceza Dairesi 2022/5883 Esas 2022/5284 Karar Sayılı İlamı
1. Ceza Dairesi 2022/5883 E. , 2022/5284 K."İçtihat Metni"
(KANUN YARARINA BOZMA İSTEMİ)
Silahla kasten yaralama suçundan sanık ...'ın, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 86/2, 86/3-e ve 52/2. maddeleri gereğince 3.600,00 Türk lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına dair Kayseri 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 31.05.2016 tarihli ve 2014/499 Esas, 2016/436 Karar sayılı kararının Yargıtay (Kapatılan) 3. Ceza Dairesinin 19.10.2020 tarihli ve 2020/10157 Esas, 2020/13882 Karar sayılı ilamıyla bozulmasını müteakip, yeniden yapılan yargılama sonucunda sanık hakkında açılan kamu davasının uzlaştırma gerçekleştiğinden bahisle düşürülmesine dair Kayseri 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 23.09.2021 tarihli ve 2020/860 Esas, 2021/521 Karar sayılı kararına karşı Adalet Bakanlığının 15.03.2022 tarihli ve 2021/23317 sayılı yazısıyla kanun yararına bozma isteminde bulunulduğundan bu işe ait dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 12.05.2022 tarihli ve 2022/43761 sayılı tebliğnamesi ile Dairemize gönderilmekle incelendi.
Mezkur ihbarnamede;
Dosya kapsamına göre, Kayseri Cumhuriyet Başsavcılığının 17.07.2014 tarihli ve 2014/7930 Esas sayılı iddianamesi ile sanık hakkında silahla kasten yaralama suçundan kamu davası açıldığı, sanığın atılı suçtan Kayseri 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 31.05.2016 tarihli kararı ile mahkumiyetine karar verildiği, anılan kararın temyiz edilmesi üzerine, Yargıtay 3. Ceza Dairesinin 19.10.2020 tarihli ve 2020/10157 Esas, 2020/13882 Karar sayılı ilamı ile sanık hakkında basit yargılama usulünün uygulanıp uygulanmayacağının tartışılması gerektiği ve haksız tahrik hükümlerinin uygulanması gerektiğinden bahisle anılan kararın bozulmasına karar verilmesi akabinde, yeniden yapılan yargılama sonucunda, sanık hakkında bıçak ile müşteki ...'ı yaralaması eylemine ilişkin dava açılmasına rağmen, gerekçede basit yaralama suçundan dava açıldığı şeklinde belirtilerek, uzlaşmaya tabi olmayan silahla yaralama suçundan sanık ile müşteki arasında uzlaştırma gerçekleştiğinden bahisle açılan kamu davasının düşürülmesine karar verilmesinde ve sanık hakkında basit yargılama usulü uygulanıp uygulanmayacağının tartışılmamasında isabet görülmediğinden bahisle, 5271 sayılı CMK'nin 309. maddesi gereğince anılan kararın bozulması lüzumunun ihbar olunduğu anlaşıldı.
Gereği görüşülüp düşünüldü:
TÜRK MİLLETİ ADINA
Uzlaştırma kurumu, fail ile devlet arasındaki ceza ilişkisini sona erdirmesi bakımından maddi hukuka da ilişkin bulunması nedeniyle yürürlüğünden önceki olaylara uygulanabilecek, bu uygulama sadece görülmekte olan davalar bakımından geçerli olmayacak, 5237 sayılı Kanun'un 7/2. maddesindeki düzenleme de nazara alınarak kesinleşen ve infaz edilmekte olan hükümlerde de uygulanabilecek ve bu husus infaz aşamasında gözetilebilecektir. Yerine getirilen hükümler yönünden ise, uzlaştırma sanığın hukuki yararının bulunması koşuluyla uygulanabilecektir.
5271 sayılı CMK’nin 253/1. maddesine göre uzlaşma kapsamında olan suçlar şunlardır:
a) Soruşturulması ve kovuşturulması şikâyete bağlı suçlar.
b) Şikâyete bağlı olup olmadığına bakılmaksızın, Türk Ceza Kanununda yer alan;
1. Kasten yaralama (üçüncü fıkra hariç, madde 86; madde 88),
2. Taksirle yaralama (madde 89),
3. (Ek: 24.11.2016-6763/34 md.) Tehdit (madde 106, birinci fıkra),
4. Konut dokunulmazlığının ihlali (madde 116),
5. (Ek:17.10.2019-7188/26 md.)
5. İş ve çalışma hürriyetinin ihlali (madde 117, birinci fıkra; madde 119, birinci fıkra (c) bendi),
6. (Ek: 24.11.2016-6763/34 md.) Hırsızlık (madde 141),
7. (Ek:17.10.2019-7188/26 md.) Güveni kötüye kullanma (madde 155),
8. (Ek: 24.11.2016-6763/34 md.) Dolandırıcılık (madde 157),
9. (Ek:17.10.2019-7188/26 md.) Suç eşyasının satın alınması veya kabul edilmesi (madde 165),
10. Çocuğun kaçırılması ve alıkonulması (madde 234),
11.Ticari sır, bankacılık sırrı veya müşteri sırrı niteliğindeki bilgi veya belgelerin açıklanması (dördüncü fıkra hariç, madde 239), suçları.
c) (Ek: 24.11.2016-6763/34 md.) Mağdurun veya suçtan zarar görenin gerçek veya özel hukuk tüzel kişisi olması koşuluyla, suça sürüklenen çocuklar bakımından ayrıca, üst sınırı üç yılı geçmeyen hapis veya adli para cezasını gerektiren suçlar.
Mahkeme tarafından uzlaştırmayı düzenleyen CMK’nin 254. maddesinde "(1) Kamu davası açıldıktan sonra kovuşturma konusu suçun uzlaşma kapsamında olduğunun anlaşılması halinde, kovuşturma dosyası, uzlaştırma işlemlerinin 253. maddede belirtilen esas ve usûle göre yerine getirilmesi için uzlaştırma bürosuna gönderilir. (2) Uzlaşma gerçekleştiği takdirde, mahkeme, uzlaşma sonucunda sanığın edimini def’aten yerine getirmesi halinde, davanın düşmesine karar verir. Edimin yerine getirilmesinin ileri tarihe bırakılması, takside bağlanması veya süreklilik arzetmesi halinde; sanık hakkında, 231. maddedeki şartlar aranmaksızın, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilir. Geri bırakma süresince zaman aşımı işlemez. Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildikten sonra, uzlaşmanın gereklerinin yerine getirilmemesi halinde, mahkeme tarafından, 231. maddenin on birinci fıkrasındaki şartlar aranmaksızın, hüküm açıklanır." denilmiştir.
Uzlaştırmanın asıl olarak soruşturma aşamasında yapılması gereken bir işlem olduğu, kovuşturma aşamasında uzlaştırma hükümlerinin uygulanmasının ise istisnai olarak Cumhuriyet savcısı tarafından uzlaştırma usulü uygulanmaksızın dava açılması veya suçun uzlaştırma kapsamında olduğunun ilk defa duruşmada anlaşılması halinde mümkün olduğu kabul edilmelidir.
Uzlaştırma usulü uygulanmaksızın dava açılması veya suçun uzlaştırma kapsamında olduğunun ilk defa duruşmada anlaşılması halinde uzlaştırmanın uygulanması gerekmekte olup, uzlaşma başarıyla gerçekleşir ve edim bir defada yerine getirilirse kamu davasının düşmesine karar verilecektir.
İnceleme konusu somut olayda; Kayseri 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 31.05.2016 tarihli ve 2014/499 Esas, 2016/436 Karar sayılı kararı ile sanığın mağdur ...’a yönelik eylem nedeniyle 5237 sayılı TCK’nin 86/2, 86/3-e maddelerine göre 3600 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verilmesinin ardından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay (Kapatılan) 3. Ceza Dairesinin 19.10.2020 tarihli ve 2020/10157 Esas, 2020/13882 Karar sayılı kararı anılan ile bozulmasına karar verilmiştir.
Bozmaya uyularak yapılan yargılamada mahkemece tarafların uzlaştıklarına dair duruşmadaki beyanlarına itibar edilmiş ve uzlaşma nedeniyle açılan davanın düşürülmesine karar verilmiştir. Oysa, anılan eylem, silahla gerçekleştirilmiş olması nedeniyle uzlaşma kapsamında olmadığı gibi; uzlaşma kapsamında olsa bile dosyanın uzlaştırma bürosuna gönderilmesi yerine doğrudan duruşmadaki beyanlarla yetinilerek uzlaşma nedeniyle verilen düşme kararı hukuka aykırıdır.
Bu nedenle, Adalet Bakanlığının kanun yararına bozma isteyen yazısına dayanan tebliğnamede ileri sürülen düşünce yerinde görüldüğünden; Kayseri 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 23.09.2021 tarihli ve 2020/860 Esas, 2021/521 Karar sayılı kararının 5271 sayılı CMK'nin 309/4. maddesinin (c) bendi gereğince yeniden yargılama yapılmamak ve aleyhte sonuç doğurmamak üzere KANUN YARARINA BOZULMASINA, dosyanın mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 20.06.2022 gününde oy birliğiyle karar verildi.