Esas No: 2018/1319
Karar No: 2022/9230
Karar Tarihi: 19.09.2022
Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2018/1319 Esas 2022/9230 Karar Sayılı İlamı
10. Ceza Dairesi 2018/1319 E. , 2022/9230 K."İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma
Hükümler : Mahkûmiyet
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
Gerekçeli karar başlığında suç tarihlerinin sanık ... yönünden "06/10/2011", sanık ... yönünden “24/07/2011, 24/08/2011”" olarak belirtilmesi yerine, sanık ayrımı yapılmaksızın suç tarihinin "11/05/2011” olarak yazılması mahallinde düzeltilmesi mümkün yazım hatası olarak kabul edilmiştir.
Sanıklar hakkında hüküm kurulurken TCK'nın 53/1. maddesi uygulanmamış ise de, madde ile düzenlenen hak yoksunluğu kazanılmış hak teşkil etmeyip, güvenlik tedbiri niteliğinde bulunduğundan kasten işlenen suçtan dolayı verilen hürriyeti bağlayıcı cezanın kanuni sonucu olarak her zaman uygulanması mümkün görülmüştür.
A) Sanık ... hakkında verilen mahkûmiyet hükmünün incelenmesinde:
Bozmaya uyulduğu, yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç tipi ile yaptırımların, eleştiri dışında, doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; sanık müdafiinin yerinde görülmeyen temyiz itirazının reddiyle,hükmün ONANMASINA,
B) Sanık ... hakkında verilen mahkûmiyet hükmünün incelenmesinde:
Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, 24/08/2011 tarihli eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, eyleme uyan suç tipi ile yaptırımların aşağıda belirtilenler dışında doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Zincirleme suça ilişkin TCK'nın 43. maddesiyle uygulama yapılabilmesi için cezalandırılabilir nitelikte birden fazla eylemin bulunması gerektiği, sanığın 24/08/2011 tarihli eylemi sabit ise de, 24/07/2011 tarihinde kullanıcı ...'in üzerinde ele geçirilen uyuşturucu maddeyi sanığın verdiğine veya sattığına dair, mahkûmiyetine yeterli her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı gözetilmeden, tek eylemi sabit olan sanık hakkında, TCK'nın 43. maddesinde öngörülen "zincirleme suç" hükümlerinin uygulanması suretiyle fazla ceza tayin edilmesi,
Yasaya aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, hükmün BOZULMASINA,
19.09.2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.