Esas No: 2022/6532
Karar No: 2022/5271
Karar Tarihi: 20.06.2022
Yargıtay 1. Ceza Dairesi 2022/6532 Esas 2022/5271 Karar Sayılı İlamı
1. Ceza Dairesi 2022/6532 E. , 2022/5271 K."İçtihat Metni"
(KANUN YARARINA BOZMA İSTEMİ)
Basit yaralama suçundan sanık ...’ün, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 86/2. maddesi gereğince 4 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, cezasının anılan Kanun'un 58. maddesi gereğince üçüncü kez mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine dair Milas 4. Asliye Ceza Mahkemesinin 03.06.2021 tarihli ve 2020/29 Esas, 2021/289 Karar sayılı kararına karşı Adalet Bakanlığının 22.04.2022 tarihli ve 2022/4316 sayılı yazısıyla kanun yararına bozma isteminde bulunulduğundan bu işe ait dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 27.05.2022 tarihli ve 2022/66289 sayılı tebliğnamesi ile Dairemize gönderilmekle incelendi.
Mezkur ihbarnamede;
Mahkemesince sanığın yapılan yargılama sonunda, 03.06.2021 tarihli kararın gerekçe kısmında, “...Sanık savunmaları, müşteki beyanları, kati hekim raporu ile tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, olaydan hemen sonra düzenlenen ve müşteki beyanları ile uyumlu olduğu anlaşılan kati hekim raporu ve sanık ikrarı ile de sabit olduğu üzere sanığın olay günü müştekiye elinde bulunan muşta ile vurmak suretiyle BTM ile giderilebilecek şekilde yaraladığı ve üzerine atılı TCK'nin 86/2. maddesinde düzenlenen basit yaralama suçunu işlediği kanaatine varılmış, sanığın TCK'nin 61/1. maddesi gereğince suçun işleniş biçimi, müştekide meydana gelen zararın ağırlığı, sanığın kasta dayalı kusurunun ağırlığı ile mükerrir olması göz önünde bulundurularak takdiren ve tercihen alt sınırdan zorunlu olarak hapis cezasıyla cezalandırılmasına karar verilmiş, sanığın yaralama suçunu TCK'nin 6/1-f maddesi uyarınca silahtan sayılan muşta ile işlemiş olduğu anlaşıldığından cezasında TCK'nin 86/3-a maddesi uyarınca yarı oranında artırım yapılmış, sanığın adli sicil kaydındaki ilamların çokluğu ve sabıkalı kişiliği, suç işlemeye eğilimli bir kişi olması göz önüne alınarak sanık hakkında TCK'nin 62/1. maddesinde düzenlenen takdiri indirim uygulanmamış.." şeklinde yer alan açıklamalar karşısında,
Dosya kapsamına göre,
1)Milas Cumhuriyet Başsavcılığının 08.01.2020 tarihli ve 2018/1872 soruşturma, 2020/46 Esas, 2020/46 sayılı iddianamesinde sevk maddelerinin 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 86/2 ve 86/3-e maddeleri olması karşısında,
Mahkemesince sanık hakkında 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 86/2. maddesi gereğince 4 ay hapis cezasına hükmedilmek suretiyle eksik ceza tayin edilmesinde,
2)5237 sayılı Kanun’un 58/1-2. madde ve bentlerinde yer alan “(1) Önceden işlenen suçtan dolayı verilen hüküm kesinleştikten sonra yeni bir suçun işlenmesi halinde, tekerrür hükümleri uygulanır. (2) Tekerrür hükümleri, önceden işlenen suçtan dolayı; a) Beş yıldan fazla süreyle hapis cezasına mahkûmiyet halinde, bu cezanın infaz edildiği tarihten itibaren beş yıl, b) Beş yıl veya daha az süreli hapis ya da adlî para cezasına mahkûmiyet halinde, bu cezanın infaz edildiği tarihten itibaren üç yıl, geçtikten sonra işlenen suçlar dolayısıyla uygulanmaz.” şeklindeki ve 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun'un 108. maddesinde yer alan, "(3) İkinci defa tekerrür hükümlerinin uygulanması durumunda, hükümlü koşullu salıverilmez. (Ek cümle:14.4.2020-7242/49 md.) Hükümlü hakkında ikinci defa tekerrür hükümlerinin uygulanacağı hükümde belirtilir. (4) İnfaz hâkimi, mükerrir hakkında cezanın infazının tamamlanmasından sonra başlamak ve bir yıldan az olmamak üzere denetim süresi belirler." şeklindeki düzenlemeler nazara alındığında, sanık hakkında ilgili yasal düzenlemeler gereği ancak ikinci kez mükerrirlere özgü infaz rejimine göre cezanın çektirilmesine karar verilebileceği, üçüncü kez mükerrirlere özgü infaz rejimi bulunmadığı gözetilmeden karar verilmesinde,
3) Kabule göre de; Milas 4. Asliye Ceza Mahkemesinin 03.06.2021 tarihli kararının gerekçe kısmında yer alan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 86/3-a maddesi gereğince arttırım yapıldığı belirtilmesine rağmen hüküm kısmında arttırım yapılmaksızın, gerekçe ile hüküm arasında çelişki yaratılmasında isabet görülmediğinden bahisle, 5271 sayılı CMK'nin 309. maddesi gereğince anılan kararın bozulması lüzumunun ihbar olunduğu anlaşıldı.
Gereği görüşülüp düşünüldü:
TÜRK MİLLETİ ADINA
İncelenen dosyada; mağduru silahtan sayılan muşta ile basit nitelikte yaralayan sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nin 86/2, 86/3-e maddelerinin uygulanması suretiyle ceza belirlenmesi gerekirken, hükmün gerekçe kısmında sanığın eylemini silahtan sayılan muşta ile gerçekleştirdiği kabul edildiği halde sanığın cezasından TCK’nin 86/3-e maddesine göre artırım yapılmayarak eksik ceza belirlenmiştir.
Bununla birlikte, 5275 sayılı Kanun'un 108/3. maddesinde, ikinci kez tekerrür hükümlerinin uygulanması durumunda hükümlünün koşullu salıvermeden yararlanamayacağı hususu düzenlenmiş olup, mahkemece sanık hakkında tekerrür uygulamasına esas alınan ilamda, 5237 sayılı TCK'nin 58. maddesinin uygulandığı ve bu nedenle sanığın ikinci kez mükerrir olduğu anlaşılmıştır. Bu nedenle, 5275 sayılı Kanun’ın 108/3. maddesine göre cezanın ikinci kez mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilmesi yerine yasal düzenlemeden farklı olarak üçüncü kez mükerrirliğe karar verilmesi de isabetsizdir.
Bu nedenle, Adalet Bakanlığının kanun yararına bozma isteyen yazısına dayanan tebliğnamede ileri sürülen düşünce yerinde görüldüğünden; sanıkların kasten basit yaralama suçundan Milas 4. Asliye Ceza Mahkemesinin 03.06.2021 tarihli ve 2020/29 Esas, 2021/289 Karar sayılı kararının 5271 sayılı CMK'nin 309/4. maddesinin (d) bendi gereğince KANUN YARARINA BOZULMASINA, hüküm fıkrasının tekerrür hükümlerinin uygulanmasına ilişkıin paragrafındaki “3. defa” ibaresinin “2. defa” şeklinde düzeltilmesine infazın bu şekilde yapılmasına, diğer kısımların aynen bırakılmasına, dosyanın mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 20.06.2022 gününde oy birliğiyle karar verildi.