Esas No: 2021/13076
Karar No: 2022/14384
Karar Tarihi: 14.09.2022
Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2021/13076 Esas 2022/14384 Karar Sayılı İlamı
11. Ceza Dairesi 2021/13076 E. , 2022/14384 K.Özet:
Ağır Ceza Mahkemesi tarafından verilen kararda, TCK'nin 158. maddesi kapsamında adli para cezasının tayininde suçtan elde edilen haksız menfaat miktarı dikkate alınarak belirleneceği belirtilmiştir. Ancak, bu ilke göz önünde bulundurulmadan sanığın adli para cezası 5000 gün olarak belirlenmiştir. Bu nedenle kararda bozma nedeni yapılmamıştır. Ayrıca, sanığın tekerrüre esas alınan suçun yeni kanunla uzlaşma kapsamına alınması sebebiyle uyarlama yargılaması yapılması gerektiği ve Anayasa Mahkemesi'nin ilgili kararının uygulanması gerektiği belirtilmiştir. Yargılama süreci hukuka uygun şekilde gerçekleştirilmiş ve cezalar kanuni sınırlar dahilinde verilmiştir. Kararın detayında TCK'nin 158. ve 155/1. maddeleri, CMK'nin 253. ve TCK'nin 53. maddeleri hakkında bilgi verilmiştir.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
5237 sayılı TCK'nin 158. maddesinin 1. fıkrasının (e), (f), (j), (k) ve (l) bentlerinde sayılan hallerde adli para cezasının tayininde, suçtan elde edilen haksız menfaat miktarı belli ise tespit olunacak temel gün, suçtan elde olunan haksız menfaatin iki katından az olmayacak şekilde, asgari bu miktara yükseltilerek belirlenecek gün sayısı üzerinden arttırma ve eksiltmeler yapıldıktan sonra ortaya çıkacak sonuç gün sayısı ile bir gün karşılığı aynı Kanun'un 52. maddesi uyarınca, 20-100 TL arasında takdir olunacak miktarın çarpılması neticesinde sonuç adli para cezasının belirlenmesi gerektiği gözetilmeksizin, adli para cezasının 5000 gün olarak belirlenmesinden sonra sonuç cezanın 52.700 TL olarak tespiti sonuca etkili olmadığından, tebliğnamedeki düşünceye iştirak edilmeyerek bozma nedeni yapılmamış; sanık ...’in tekerrüre esas alınan Kaş Sulh Ceza Mahkemesinin 2012/441 Esas ve 2013/41 Karar sayılı ilamına konu TCK'nin 155/1. maddesindeki güveni kötüye kullanma suçunun 02.12.2016 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun ile değişik 5271 sayılı CMK'nin 253. maddesine göre uzlaşma kapsamına alındığı anlaşılmakla, bu suç yönünden uyarlama yargılaması yapılıp yapılmadığı araştırılarak sonucuna göre bu ilam veya diğer adli sicil kayıtları esas alınarak tekerrür hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı hususu ile sanıklar hakkında 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesinin uygulanmasında, Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Yargılamanın hukuka uygun olarak yapıldığı, iddia ve savunmalarda ileri sürülen hususların gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, hukuka uygun yöntemlerle elde edilen delillerin değerlendirilerek fiillerin sanıklar tarafından işlendiğinin tespit edildiği, suç vasıflarının doğru biçimde belirlendiği, cezaların kanuni takdir sınırlarında uygulandığı tüm dosya kapsamından anlaşılmakla, sanıkların temyiz nedenleri yerinde görülmediğinden hükümlerin ONANMASINA, 14.09.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.