Esas No: 2021/14385
Karar No: 2022/14511
Karar Tarihi: 15.09.2022
Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2021/14385 Esas 2022/14511 Karar Sayılı İlamı
11. Ceza Dairesi 2021/14385 E. , 2022/14511 K.Özet:
Mahkeme, bir sanığın \"resmi belgede sahtecilik\" suçundan verilen mahkumiyet hükmünü inceledi ve suçun zamanaşımına uğramasından dolayı kararı bozdu. Ayrıca, sanığın beraat ettiği \"nitelikli dolandırıcılık\" suçunda eksik inceleme yapıldığı için kararı bozdu ve bankadan açıklama istenilmesi gerektiğini belirtti. Kararda, suça ilişkin kanun maddeleri olarak 5237 sayılı TCK'nin 66/1-e ve 67/4., 5271 sayılı CMK'nin 223/8. ve 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddeleri yer aldı.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
I- "Resmi belgede sahtecilik" suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik sanık müdafisinin temyizinin incelenmesinde:
Sanığa yüklenen “resmi belgede sahtecilik” suçunun Kanundaki cezasının türü ve üst sınırına göre, 5237 sayılı TCK’nin 66/1-e ve 67/4. maddelerinde öngörülen olağanüstü dava zamanaşımının, suça konu en son tarihli bononun 25.11.2009 tanzim ve 20.05.2010 vade tarihli olduğu dikkate alındığında, suç tarihinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği ve bu itibarla sanık müdafisinin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, diğer yönleri incelenmeyen hükmün 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA; ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususta, aynı Kanun’un 322. maddesindeki yetkiye dayanılarak karar verilmesi mümkün olduğundan, sanık hakkındaki kamu davasının gerçekleşen olağanüstü dava zamanaşımı nedeniyle 5271 sayılı CMK’nin 223/8. maddesi uyarınca DÜŞMESİNE,
II- Nitelikli dolandırıcılık suçundan verilen beraat hükmüne yönelik katılan vekilinin temyizinin incelenmesine gelince;
Sanık hakkında Erzurum Cumhuriyet Başsavcılığının 06.02.2014 tarih ve 2014/517 Esas sayılı iddianamesi ile katılan ...'ın yetkilisi olduğu şirket adına tanzim edilmiş sekiz adet sahte bonoyu kullanmış olduğu krediye karşılık teminat olarak verdiği, bu şekilde banka veya diğer kredi kurumlarınca tahsis edilmemesi gereken bir kredinin açılmasını sağlamak maksadıyla dolandırıcılık suçunu işlediği iddiasıyla açılan kamu davasının yargılaması sonucunda, mahkemece hileli hareketin menfaat temininden önce yapıldığına dair bir delil bulunmadığından bahisle nitelikli dolandırıcılık suçunun unsurları oluşmadığı kabulüyle beraat kararı verilmiş ise de; yapılan incelemede, dosyada mevcut söz konusu kredilerin mahiyetinin Genel Kredi Sözleşmesi olması ve suça konu bonoların bu kredilerinin kullanımı sırasında mı yoksa sonradan mı verildiği, yine suça konu bonoların sonradan teminat olarak verildiğinin belirlenmesi halinde ise, genel kredi sözleşmesinde belirlenen kredi limitinden teminat tutarı kadar kredi kullanma imkanının sağlanıp sağlanmadığının, bir diğer deyişle bonoların teminat olarak verilmesi ile sanığın elde etmiş olduğu bir menfaatinin olup olmadığının anlaşılmaması karşısında, katılan bankadan açıklama istenilerek, suça konu bonoların bankaya ne zaman hangi amaçla verildiği, yukarıda belirtilen açıklamalar doğrultusunda, teminat olarak verildiği belirtilen suça konu bonoların teslim edilmesi ile birlikte elde edilmiş bir menfaatin bulunup bulunmadığı kuşkuya yer vermeyecek şekilde tespit edildikten sonra, toplanan tüm delillere göre, sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken, eksik araştırma ile yazılı şekilde beraat kararı verilmesi,
Yasaya aykırı, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nin 321.maddesi uyarınca BOZULMASINA, 15.09.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.