Esas No: 2021/1852
Karar No: 2022/14612
Karar Tarihi: 19.09.2022
Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2021/1852 Esas 2022/14612 Karar Sayılı İlamı
11. Ceza Dairesi 2021/1852 E. , 2022/14612 K.Özet:
Sanığın, bir kişi adına sahte GSM abonelik sözleşmesi düzenlemesi suçundan dolayı Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen hüküm, Elektronik Haberleşme Kanunu'nun ilgili maddeleri ve TCK'nin olağanüstü dava zamanaşımı hükümleri göz önüne alınarak incelenmiştir. Mahkeme, sanığın suç tarihinden önce yürürlüğe giren Elektronik Haberleşme Kanunu'nun 56. maddesinde belirtilen suçu işlediği sonucuna varmıştır. Ancak, sanık hakkındaki kamu davası olağanüstü dava zamanaşımı nedeniyle düşmüştür. İlgili kanun maddeleri: - 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu'nun 63. maddesi (10. fıkra, 56. madde 4. ve 5. fıkraları) - 5237 sayılı TCK'nin 66/1-e ve 67/4. maddeleri - 1412 sayılı CMUK'nin 321. ve 322. maddeleri - 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi - 5271 sayılı CMK'nin 223/8. maddesi.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
Sanığın üzerine atılı katılan adına sahte GSM abonelik sözleşmesi düzenlemekten ibaret eyleminin, hüküm tarihinden önce 19.02.2014 tarihli ve 28918 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6518 sayılı Kanun'un 104 ve 105. maddeleri ile değişik 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu'nun 63. maddesinin 10. fıkrası ile yaptırıma bağlanan 56. maddesinin 4. fıkrasındaki “Kişinin bilgisi ve rızası dışında işletmeci veya adına iş yapan temsilcisi tarafından abonelik tesisi işlemi veya elektronik kimlik bilgisini haiz cihazların kayıt işlemi yapılamaz veya yaptırılamaz, bu amaçla gerçeğe aykırı evrak düzenlenemez, evrakta değişiklik yapılamaz ve bunlar kullanılamaz” ve 5. fıkrasındaki “Gerçeğe aykırı evrak düzenlemek veya değiştirmek suretiyle kişinin bilgi ve rızası dışında tesis edilmiş olan abonelikler kullanılamaz.” hükümleri karşısında; özel hüküm niteliğinde bulunan ve lehe olan 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu'nun 56. maddesindeki suçu oluşturduğu belirlenerek yapılan incelemede;
Sanığın eylemine uyan 5809 sayılı Kanun'a aykırılık suçunun Kanundaki cezasının türü ve üst sınırına göre, 5237 sayılı TCK’nin 66/1-e ve 67/4. maddelerinde öngörülen olağanüstü dava zamanaşımının, 20.06.2010 olan suç tarihinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği ve bu itibarla Cumhuriyet savcısının temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, diğer yönleri incelenmeyen hükmün 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA; ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususta, aynı Kanun’un 322. maddesindeki yetkiye dayanılarak karar verilmesi mümkün olduğundan, sanık hakkındaki kamu davasının gerçekleşen olağanüstü dava zamanaşımı nedeniyle 5271 sayılı CMK’nin 223/8. maddesi uyarınca DÜŞMESİNE, 19.09.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.