Esas No: 2021/138
Karar No: 2022/1939
Karar Tarihi: 15.03.2022
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2021/138 Esas 2022/1939 Karar Sayılı İlamı
11. Hukuk Dairesi 2021/138 E. , 2022/1939 K.Özet:
Davacı vekili, davacı firmanın davalıya 20.000 TL borç para verdiğini ve bu parayı EFT yolu ile verdiğini ancak davalı tarafından borcun ödenmediğini ileri sürerek takibin devamına ve icra inkar tazminatına mahkum edilmesini talep etmiştir. Ancak, mahkeme ilam uyarınca tarafların taraf ve dava ehliyetine sahip olmaları dava şartı olarak düzenlendiğinden davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle usulden reddine karar vermiştir. Davacı vekili, kararı temyiz etmiş ancak temyiz itirazları reddedilmiştir.
Kanun maddeleri: Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 114/d maddesi.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada Mersin 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 23.09.2020 tarih ve 2020/241 E. - 2020/442 K. sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davacı firmanın davalıya 20.0000,00-TL borç para verdiğini ve bu parayı da icra takibine konu olan banka dekontundan da anlaşılacağı üzere EFT yolu ile verdiğini, davalı tarafın ısrarla bu borcu ödemediğini, İcra Müdürlüğü'nde ilamsız takip başlatıldığını, davalı-borçlunun takibe itirazı üzerine takibin durduğunu, haksız itirazın iptali ile takibin devamına, %20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, davalının davacıya borcunun bulunmadığını, davacı tarafça davalı şirkete 20.0000,00 TL borç verildiği EFT yolu ile verildiği iddia edilmiş ise de; EFT dekontunun borç belgesi olarak kabul edilmesinin mümkün olmadığını haksız ve dayanaksız davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılamaya ve tüm dosya kapsamına göre; ilam uyarınca HMK 114/d maddesi uyarınca tarafların taraf ve dava ehliyetine sahip olmaları dava şartı olarak düzenlendiğinden davanın pasif husumet yokluğu nedeni ile usulden reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre, davacı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 26,30 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 15/03/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.