Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2021/13110 Esas 2022/14717 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Ceza Dairesi
Esas No: 2021/13110
Karar No: 2022/14717
Karar Tarihi: 20.09.2022

Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2021/13110 Esas 2022/14717 Karar Sayılı İlamı

11. Ceza Dairesi         2021/13110 E.  ,  2022/14717 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi


    Sanık müdafisinin duruşmalı inceleme isteminin, hükmolunan cezaların süresine göre koşulları bulunmadığından, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nin 318. maddesi uyarınca reddine oy birliğiyle karar verildikten sonra gereği görüşüldü;
    1) Sanığın kendisine ait ... medikal şirketi adına, katılan ... şirketinden mal alımı sırasında, diğer katılan ... şirketine ait keşideci imzası sahte oluşturulmuş 53.750 TL meblağlı çeki verip resmi belgede sahtecilik ve nitelikli dolandırıcılık suçlarını işlediği iddia olunan olayda; sanığın beyanlarında “bu çeki AGE yetkilisi olarak bildiği ... numaralı telefon hattını kullanan ... isimli şahsın katılan ... şirketi çalışanı ... ... huzurunda imzalayarak 3AF şirketi çalışanı ... ...’e verdiğini, malların Asım lehine alındığını” beyan etmesine karşın gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde tespiti bakımından; ... isimli kişinin ve ... numaralı telefon hattı sahibinin araştırılması, olay öncesi ve sonrası üçer aylık telefon görüşme kayıtlarının incelenmesi, 3AF şirketi çalışanı ... ...’ün sanığın iddiaları ile ilgili beyanının alınması, ilgili bankanın ve katılan ... şirketinin davaya konu çekin daha önce kendilerinden Repino isimli şirkete verilip ödenen 9.700 TL'lik çek olduğunun, davaya konu dosya arasındaki çekin ise gerçek olmadığını beyan etmelerine rağmen, bu hususun araştırılmaması karşısında, sahtecilik ve aldatıcılık niteliği yönünden inceleme yapılarak, aldatıcılık niteliğinin bulunup bulunmadığının tespitinden sonra sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdirinin gerektiği gözetilmeden eksik inceleme ile yazılı şekilde hükümler kurulması,
    2) Kabule göre de;
    a) Nitelikli dolandırıcılık suçu yönünden hüküm kurulurken; iddianamede ve mütalaada sanık hakkında TCK'nin 158/1-son maddesi gösterilmemesine rağmen, ek savunma hakkı verilmeksizin TCK'nin 158/1-son madde hükmü uygulanmak sureti ile sanığın savunma hakkının kısıtlanması, yasaya aykırı,
    b) Haksız menfaat miktarı 53.750 TL olan nitelikli dolandırıcılık suçundan TCK'nin 158/1-f son maddesi gereği adli para cezasının 5375 gün üzerinde belirlemeye başlaması gerekirken, gerekçesi de açıklamadan doğrudan günlüğü TCK'nin 52/2. maddesine göre 100 TL üzerinden 1613 gün karşılığı 161.300 TL olarak tayini ve TCK'nin 62. maddesi ile indirim yapılırken adli para cezasının gün karşılığının gösterilmeyerek yazılı şekilde uygulama yapılması,
    c) 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafisi ve katılanlar vekillerinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nin 321. maddesi uyarınca hükümlerin BOZULMASINA, 20.09.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.




    Hemen Ara