Esas No: 2020/7633
Karar No: 2022/2005
Karar Tarihi: 16.03.2022
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2020/7633 Esas 2022/2005 Karar Sayılı İlamı
11. Hukuk Dairesi 2020/7633 E. , 2022/2005 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 16. HUKUK DAİRESİ
Taraflar arasında görülen davada İstanbul 4.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 07.03.2017 tarih ve 2014/183 E. - 2017/32 K. sayılı kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin kısmen kabulüne-kısmen reddine dair İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi'nce verilen 02.10.2020 tarih ve 2017/5245 E. - 2020/1556 K. sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenmiş ve temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin 1982 yılından beri çevre koruma teknolojileri alanında faaliyet gösteren Türkiye' nin ilk firmalarından biri olduğunu, yurt dışında bu alandaki önde gelen şirketlerle lisans ve know-how anlaşmaları yapmak suretiyle, gelişmiş arıtma teknolojileri transferleri de yaparak projeler ürettiğini, başta enerji olmak üzere inşaat, metal gibi sektörlerde de Avrupa Standartlarına hizmet verdiğini, "Artaş Yapı+şekil" markasını 05/02/2013 tarihinde 19,36 ve 42. sınıflarda tescil ettirdiğini, davalı, müvekilinin 30 yıldır kullandığı ticaret unvanından doğan hakkını tescil ettirdiği marka vasıtası ile ihlal ettiğini ileri sürerek davalı adına 2010/38141 no ile tescilli "Artaş Yapı+şekil" markasının 42.sınıftaki tescilinden" Bilimsel ve sınai inceleme, araştırma hizmetleri, mühendislik hizmetleri, bilgisayar hizmetleri, proje hizmetleri, inşaat mühendislik ve mimarlıkla ilgili proje hizmetleri" nin çıkarılmasını talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi sunmamıştır.
İlk derece mahkemesi, iddia, savunma, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre, davacı tarafın su arıtma tesisleri alanında davalı tarafın ise yapı alanında faaliyet gösterdiği, farklı alanlarda aynı proje mühendislik, bilgisayar vs. hizmetinin verilmesinin mümkün olabileceği, bu itibarla davacıya ait 117713 tescil numaralı "ARTAŞ" ibareli markanın tescilli olduğu 11. sınıftaki atık su arıtma cihazı ile kısmi hükümsüzlüğü talep edilen davalıya ait markanın tescilli olduğu 42. sınıftaki "bilimsel ve sınai inceleme, araştırma hizmetleri, mühendislik hizmetleri, bilgisayar hizmetleri, proje hizmetleri, inşaat mühendislik ve mimarlık projeleri" arasında benzerlik bulunmadığı, davalı markasının tescilinden evvel davacı firmanın gerçekleştirmiş olduğu işler kapsamında davacının 42 sınıfta yer alan "mühendislik hizmetleri, bilgisayar hizmetleri, proje hizmetleri, inşaat-mühendislik ve mimarlıkla" ilgili proje hizmetleri vermiş olduğu, 42. sınıfta yer alan anılan hizmetler itibarıyla hitap edilen tüketicinin, müşteri kitlesinin bilgi ve dikkat düzeyinin yüksek olduğu, davacı ve davalı ibareleri arasında bir karışma ihtimali ve işletmeler arasında bağlantı ihtimali olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Karar, davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir.
İstinaf Mahkemesince iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, davalıya ait 2010 31841 tescil numaralı Şekil+ARTAŞ YAPI markasının, 19,36 ve 42. sınıflarda, 13.05.2010 tarihinden itibaren koruma altına alındığı ve 05.02.2013 tarihinde tescil edildiği, davacı firmanın, "Artaş Endüstriyel Tesisler Taahhüt ve Ticaret A.Ş.” unvanı ile marka sahipliğini gösteren 117713 tescil numaralı Şekil+ARTAŞ markasının 11. sınıftaki (atık su arıtma cihazı) 16.03.1990 tarihi itibariyle koruma altına alındığı 24.05.1990 tarihinde tecil edildiği, davacının 1982 yılından itibaren, ARTAŞ Endüstriyel Tesisler Taahhüt Ve Ticaret A.Ş. Ticaret unvanı ile arıtma tesisi projelendirme, ekipman üretimi, montaj ve işletilmesiyle ilgili alanda faaliyet gösterdiği, ARTAŞ ibaresini markasal olarak tanıtım broşürleri ve çizdiği projelerde kullandığı, davalı markasında da ARTAŞ ibaresinin aynen kullanıldığı, bu ibarenin yanına getirilen logo ve YAPI ibaresinin markaya ayırt edicilik sağlamadığı, davalının farklı alanda yapı müteahhitliği, yap-sat hizmeti alanında faaliyet gösterdiği ileri sürülmüşse de, markalar arasında karşılaştırma yapılırken, davalı markasının hükümsüzlüğü istenen tescil sınıflarının dikkate alınması gerektiği, bu durumda davacının 42. sınıf hizmetlerde markayı kullandığını ve önceye dayalı hak sahibi olduğunu ispatladığı, ancak davacının hükümsüzlük talep ettiği "bilgisayar hizmetleri" sınıfında hak sahipliğini ispatlayamadığından, bilgisayar hizmetleri sınıfında hükümsüzlük talebinin reddine dair kararın yerinde olduğu gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulüne kısmen reddi ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine, davalı adına tescilli 2010/31841 no'lu "ARTAŞ YAPI + şekil" markasının,"bilimsel ve sınai inceleme, araştırma hizmetleri, mühendislik hizmetleri, proje hizmetleri, inşaat mühendislik ve mimarlıkla ilgili proje hizmetleri" sınıfında kısmen hükümsüzlüğüne, sicilden terkinine, "bilgisayar hizmetleri" sınıfında hükümsüzlük talebinin reddine karar verilmiştir.
Karar, taraf vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
1- İlk Derece Mahkemesince verilen karara yönelik olarak yapılan istinaf başvurusu üzerine HMK'nın 355 vd. maddeleri kapsamında yöntemince yapılan inceleme sonucunda Bölge Adliye Mahkemesince verilen nihai kararda, dosya kapsamına göre saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kurallarına aykırı bir yön olmadığı gibi HMK'nın 369/1. ve 371. maddelerinin uygulanmasını gerektirici nedenlerin de bulunmamasına göre davacı vekilinin tüm temyiz istemlerinin reddine karar vermek gerekmiştir.
2- Dava, davalıya ait “ARTAŞ YAPI+şekil” unsurlu markanın 42. sınıf hizmetler yönünden 556 sayılı Marka KHK’nın 8/1-b, 8/3 ve 8/5. maddeleri uyarınca markanın hükümsüzlüğü istemlerine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesince, davacıya ait 11. sınıf mallar yönünden tescilli 117713 sayılı ve önceki tarihli “Artaş Endüstriyel Tesisler Taahhüt ve Tic A.Ş.” ibareli marka ile davalı tarafa ait 42. Sınıf hizmetleri konu alan 2010/31841 sayılı “ARTAŞ YAPI+şekil” unsurlu marka arasında tescil kapsamları itibariyle karıştırılma ihtimalinin bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Davacı vekilinin istinafı üzerine dosyayı inceleyen Bölge Adliye Mahkemesince, taraf markaları arasında ''bilimsel ve sinai inceleme, araştırma hizmetleri, mühendislik hizmetleri, proje hizmetleri, inşaat mühendsilik ve mimarlıkla ilgili proje hizmetleri'' sınıfında benzerlik olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne ve markanın hükümsüzlüğüne karar verilmiştir. Ancak dosya içerisinde alınan aralarında mühendis bilirkişinin de olduğu hem 1. hem de 2. teknik bilirkişi heyeti kök ve ek raporlarında, hükümsüzlük istenilen 42. sınıf hizmetler yönünden taraf markalarının tescil kapsamları arasında benzerlik bulunmadığına yönelik rapor düzenlenmesine, davacının 42. sınıf hizmetler yönünden tescilli ticaret unvanını bu hizmetlerde ve markasal olarak, işarete kullanım sonucu ayırt edicilik kazandırılacak şekilde yoğun ve sık bir şekilde kullandığını da ispat edememiş olmasına rağmen mahkemece hatalı değerlendirme ile davacının ARTAŞ unvanıyla fiilen yapmış olduğu bir kısım hizmetler dikkate alınmak suretiyle davalı adına tescilli 2010/31841 numaralı ''ARTAŞ YAPI+şekil'' ibareli markanın ''bilimsel ve sinai inceleme, araştırma hizmetleri, mühendislik hizmetleri, proje hizmetleri, inşaat mühendsilik ve mimarlıkla ilgili proje hizmetleri'' yönünden kısmen hükümsüzlüğüne karar verilmesi doğru olmamış ve bu sebeple kararın davalı yararına bozulması gerekmiştir.
3- Öte yandan mahkemece, dava konusu uyuşmazlığın çözümünün özel ve teknik bilgiyi gerektirdiği gözetilip bu doğrultuda birden fazla bilirkişi heyetinden kök ve ek rapor alınmasına ve bu raporlarda taraf markaları arasında tescil kapsamı mal ve hizmetler itibariyle benzerlik bulunmadığı ve hükümsüzlüğü istenen hizmetler yönünden hükümsüzlük koşulunun gerçekleşmediğine dair görüş bildirilmesine rağmen gerekçe gösterilmeden bilirkişi raporunda bildirilen görüşten ayrılarak tescil kapsamı itibariyle markası arasında bir benzerlik olduğuna karar verilmesi de doğru görülmemiştir. Kaldı ki, dava konusu edilen hususlar teknik bir konu olup bilirkişinin rey ve mütalaasına başvurulmasını zorunlu kılar niteliktedir. Bu durumda mahkemece bilirkişi raporunun hükme esas alınacak düzeyde yeterli bulunmaması halinde oluşturulacak yeni bir bilirkişi heyetinden rapor alınması yoluna gidilmeksizin yazılı gerekçeyle karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ:Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin tüm temyiz itirazları REDDİNE, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz istemlerinin kabulü ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULMASINA, HMK'nın 373/2. maddesi uyarınca dava dosyasının Bölge Adliye Mahkemesi'ne gönderilmesine, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz eden davalıya iadesine, aşağıda yazılı bakiye 26,30 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 16/03/2022 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.
MUHALEFET ŞERHİ
Usul ve yasaya uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına hükmedilmesi gerekirken aksi yöndeki çoğunluk görüşüne katılmıyoruz.