Esas No: 2019/1231
Karar No: 2022/14703
Karar Tarihi: 20.09.2022
Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2019/1231 Esas 2022/14703 Karar Sayılı İlamı
11. Ceza Dairesi 2019/1231 E. , 2022/14703 K."İçtihat Metni"
AHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
A) Resmi belgede sahtecilik suçundan verilen mahkûmiyet hükmüne yönelik sanık ve müdafisinin temyizlerinin incelenmesinde;
5237 sayılı TCK’nin 53. maddesinin uygulanmasında, Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının ve hükmolunan cezadan TCK'nin 63. maddesi uyarınca gözaltında ve tutuklulukta geçen sürelerin mahsubuna karar verilmemiş olmasının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Yapılan yargılamaya, toplanıp gerekçeli kararda gösterilerek tartışılan delillere, Mahkemenin oluşa uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre, sanık ve müdafisinin diğer temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir, ancak;
Adli emanetin 2014/11251 sırasında kayıtlı suça konu belgenin delil olarak dosyada saklanmasına ancak adli emanetin 2014/11314 sırasında kayıtlı belgenin suç konusu olmadığı cihetle ilgili nüfus müdürlüğüne iadesine karar verilmesi yerine "Adli emanetin 2014/11251 ve 2014/11314 sıralarında kayıtlı suça konu kimliklerin karar kesinleştiğinde kanıt olarak dosyada saklanmasına ..." karar verilmesi,
Yasaya aykırı, sanık ve müdafisinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun’un 8/1 maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususun aynı Kanun’un 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm fıkrasından "Adli emanetin 2014/11251 ve 2014/11314 sıralarında kayıtlı suça konu kimliklerin karar kesinleştiğinde kanıt olarak dosyada saklanmasına" ilişkin cümlenin çıkartılarak yerine "Adli Emanetin 2014/11251 sırasında kayıtlı suça konu nüfus cüzdanının dosyada delil olarak saklanmasına, Adli Emanetin 2014/11314 sırasında kayıtlı nüfus cüzdanının suç konusu olmadığından ilgili nüfus müdürlüğüne iadesine" cümlesinin eklenmesi suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
B) Resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan suçundan verilen mahkûmiyet hükmüne yönelik Cumhuriyet savcısı, sanık ve müdafisinin temyizlerinin incelenmesinde;
Sanığa isnat edilen "resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan" suçundan dolayı kurulan hükümde, 24.10.2019 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 17.10.2019 tarih ve 7188 sayılı Kanun’un 23. ve 24. maddeleri ile düzenlenen 5271 sayılı CMK'nin 250 ve 251. maddelerindeki "Seri Muhakeme Usulü” ve “Basit Yargılama Usulü"nün uygulanmasıyla ilgili olarak, 7188 sayılı Kanun’un 31. maddesiyle 5271 sayılı CMK'ya eklenen geçici 5.maddesinin (d) bendi ile "01.01.2020 tarihi itibariyle kovuşturma evresine geçilmiş, hükme bağlanmış veya kesinleşmiş dosyalarda seri muhakeme usulü ile basit yargılama usulü uygulanmaz" şeklinde sınırlama getirilmiş ise de;
Hükümden sonra, 16.03.2021 tarih ve 31425 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesinin 14.01.2021 tarihli 2020/81 Esas ve 2021/4 Karar sayılı kararı ile 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’na 17.10.2019 tarih ve 7188 sayılı Kanun’un 31. maddesiyle eklenen geçici 5. maddesinin (d) bendinde yer alan “hükme bağlanmış” ibaresinin basit yargılama usulü yönünden; 02.08.2022 tarih ve 31911 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesinin 21.04.2022 tarihli 2020/87 Esas ve 2022/44 Karar sayılı kararı ile 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’na 17.10.2019 tarih ve 7188 sayılı Kanun’un 31. maddesiyle eklenen geçici 5. maddesinin (d) bendinde yer alan “kovuşturma evresine geçilmiş, hükme bağlanmış” ibaresinin seri muhakeme usulü yönünden Anayasa’ya aykırı bulunarak iptal edilmiş olması karşısında, sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, Cumhuriyet savcısı, sanık ve müdafisinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, diğer yönleri incelenmeyen hükmün 5320 sayılı Kanun’un 8/1 maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 20.09.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.