Esas No: 2020/6560
Karar No: 2022/14727
Karar Tarihi: 20.09.2022
Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2020/6560 Esas 2022/14727 Karar Sayılı İlamı
11. Ceza Dairesi 2020/6560 E. , 2022/14727 K.Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen bir kararın temyiz incelemesi yapılmış. Resmi belgede sahtecilik suçunun kurulu hükmüne yönelik temyiz incelemesinde sanık hakkında tekerrür hükümlerinin uygulanmaması kararı verilmiş. Ancak dolandırıcılık suçuyla ilgili işlem yapılmadan önce 5271 sayılı CMK'nin 253. ve 254. madde fıkraları gereği uzlaştırma işlemlerinin yapılması gerektiği hatırlatılmış ve hüküm BOZULMUŞ. 6763 sayılı Kanun'un 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 253. maddesi uyarınca uzlaştırma işlemleri ile ilgili detaylı açıklama yapılmış. Kararda bahsedilen kanun maddeleri şunlardır: 5237 sayılı TCK'nin 53. maddesi, 5237 sayılı TCK'nin 58. maddesi, 7188 sayılı Kanun'un 26. maddesi, 5271 sayılı CMK'nin 253. ve 254. madde fıkraları, 6763 sayılı Kanun'un 34. maddesi, 1412 sayılı CMUK'nin 321. maddesi.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
1-Resmi belgede sahtecilik suçundan kurulan hükme yönelik temyiz incelemesinde;
Tekerrüre esas adli sicil kayıtları bulunan sanık hakkında 5237 sayılı TCK'nin 58. maddesi uyarınca tekerrür hükümlerinin uygulanmaması, aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamış, 5237 sayılı TCK'nin 53. maddesinin uygulanmasında, Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli, 2014/140 Esas ve 2015 85 sayılı iptal kararının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Yargılamanın hukuka uygun olarak yapıldığı, iddia ve savunmada ileri sürülen hususların gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, hukuka uygun yöntemlerle elde edilen delillerin değerlendirilerek fiilin sanık tarafından işlendiğinin tespit edildiği, suç vasfının doğru biçimde belirlendiği, cezanın kanuni takdir sınırlarında uygulandığı tüm dosya kapsamından anlaşılmakla, sanık müdafisinin temyiz nedenleri yerinde görülmediğinden hükmün ONANMASINA,
2- Dolandırıcılık suçundan kurulan hükme yönelik temyiz incelemesinde;
24.10.2019 tarih ve 30928 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 7188 sayılı Kanun’un 26. maddesi ile 5271 sayılı CMK'nin 253. maddesinin üçüncü fıkrasına “birlikte” ibaresinden sonra gelmek üzere “aynı mağdura karşı” ibaresi eklenmiş olup, anılan yasa maddesinde yapılan değişiklikle uzlaştırma kapsamına giren bir suçun, bu kapsama girmeyen bir başka suçla birlikte aynı mağdura karşı işlenmiş olması halinde uzlaşma hükümlerinin uygulanamayacağının düzenlendiği dikkate alınarak, somut olayda sanıklar hakkında mahkumiyet kararı verilen resmi belgede sahtecilik suçunun mağdurunun kamu ve dolandırıcılık suçunun mağdurunun ise katılan olduğu, bu itibarla atılı suçlar açısından mağdurların farklı olduğu anlaşılmakla, sanığa yüklenen dolandırıcılık suçu nedeniyle, hükümden sonra 02.12.2016 tarih ve 29906 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun'un 34.maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK'nin 253. ve 254. madde fıkraları gereğince uzlaştırma işlemleri için gereği yapılarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri zorunluluğu,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafisinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, diğer yönleri incelenmeyen hükmün 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 20.09.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.