Esas No: 2020/10221
Karar No: 2022/9484
Karar Tarihi: 22.09.2022
Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2020/10221 Esas 2022/9484 Karar Sayılı İlamı
10. Ceza Dairesi 2020/10221 E. , 2022/9484 K.Özet:
Ceza Dairesi tarafından verilen kararda, sanık hakkında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurmak suçundan mahkumiyet hükmü kurulduğu ancak, yargılama esnasında yapılan usul hataları nedeniyle hükmün bozulduğu belirtilmiştir. Mahkeme, sanığın durumunun 5237 sayılı TCK'nın 53. maddesine göre yeniden belirlenmesi gerektiğine karar vermiştir. 5237 sayılı TCK'nın 191. maddesi ve 6545 sayılı Kanun'un 68. maddesi ile yapılan değişiklikler, sanık hakkında kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı verildiği ve denetimli serbestlik tedbiri kararı verildiği belirtilerek açıklanmıştır. Ancak, itiraz hakkı ve süresine ilişkin yasa yolunun belirtilmemesi nedeniyle sanığın söz konusu haklarının korunmadığına vurgu yapılmıştır. Kararda ayrıca, Anayasa Mahkemesi'nin 5237 sayılı TCK'nın 53. maddesinin bazı hükümlerini iptal etmesi ve 7242 sayılı Kanun ile yapılan değişikliklere dikkat çekilerek, sanığın durumunun bu kapsamda yeniden belirlenmesi gerektiği belirtilmiştir.
Kanun maddeleri:
- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 53. maddesi
- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 191. maddesi
- 6545 sayılı Kanun'un 68. maddesi
- 7242 sayılı Kanun'un 10. maddesi
- 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 223/8. maddesi
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma
Hüküm : Mahkûmiyet
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
1- Sanık hakkında, 6545 sayılı Kanun'un 68. maddesi ile değişik TCK'nın 191. maddesinin 2 ve 3. fıkraları uyarınca, kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı ile birlikte verilen tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri kararının içeriğinde, sanığın bu karara itiraz hakkı bulunduğuna ilişkin, itiraz süresi ve merciinin de gösterilmemesi suretiyle usulüne uygun bir yasa yolu bildirimi yapılmadığı için karar sanık tarafından öğrenilmiş olsa bile, 04/08/2014 tarihli kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararının kesinleşmediği ve kovuşturma şartlarının oluşmadığı dikkate alınarak, sanığa kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararına karşı 15 gün içinde Sulh Ceza Hakimliğine itiraz hakkı bulunduğu ihtarı ile birlikte kararın yeniden tebliğ edilmesi gerektiğinden, bu kapsamda inceleme konusu olayda şüphelinin yükümlülüklere uymaması eylemini, kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı kesinleşmeden gerçekleştirdiği anlaşılmakla, sanık hakkında kovuşturma şartlarının oluşmaması nedeniyle, 5271 sayılı CMK'nın 223/8. maddesi gereğince kovuşturma şartının gerçekleşmesini beklemek üzere, kamu davasının durmasına ve gerekli tebligat işlemlerinin tamamlanarak, kararın infazına devam edilmesi için dosyanın Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesine karar verilmesi yerine yargılamaya devamla sanık hakkında mahkûmiyet hükmü kurulması,
Kabule göre;
2- Hükümden sonra 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli 2014/140 esas ve 2015/85 sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK'nın 53. maddesinin bazı hükümlerinin iptal edilmesi ve hükümden sonra 7242 sayılı Kanun’un 10. maddesinde yapılan değişiklikler nedeniyle, bu maddenin uygulanması açısından sanığın durumunun yeniden belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün BOZULMASINA, 22/09/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.