Esas No: 2018/1800
Karar No: 2022/9477
Karar Tarihi: 22.09.2022
Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2018/1800 Esas 2022/9477 Karar Sayılı İlamı
10. Ceza Dairesi 2018/1800 E. , 2022/9477 K."İçtihat Metni"
Mahkeme : ÇORUM 2. Ağır Ceza Mahkemesi
Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma
Hüküm : Mahkûmiyet
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
Her ne kadar tebliğnamede, haklarında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilen sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... ile haklarında uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan beraat kararı verilen sanıklar ..., ..., ... ve hakkında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan beraat kararı verilen sanık ...’ın isimleri de sanık olarak gösterilmiş ise de bu sanıklar yönünden temyiz talebi bulunmadığı belirlenerek karar başlığında ismi geçen sanıklar yönünden inceleme yapılmıştır.
A- Sanıklar ... ve ...hakkında kurulan hükümlerin incelenmesinde:
TCK'nın 53. maddesinin uygulanması ile ilgili olarak Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 esas ve 2015/85 sayılı kararının ve 7242 sayılı Kanun'la yapılan değişikliklerin infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Sanık ...’un, 26/09/2013 tarihinde Salih’e sattığı üç adet tabletin, Adli Tıp Kurumu Kimya İhtisas Dairesi Narkotik Şubesinin 23/12/2013 tarih ve “61444237- 101.02-2013/15139-4955-1001” sayılı raporuna göre 2313 sayılı Yasa kapsamında olmayan “kafein” etken maddesi içermesi nedeniyle bu eylem yönünden atılı suçun unsurları itibariyle oluşmadığı anlaşılmış ise de, sanığın sabit olan 15/09/2013 ve 02/10/2013 tarihli eylemleri ve TCK’nın 43. maddesinin alt sınırdan uygulanması nedeniyle bu husus sonuca etkili görülmediğinden bozma nedeni yapılmamıştır.
Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemlerin sanıklar tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemlere uyan suç tipi ile artırma ve indirme nedenleri tartışılarak yaptırımların eleştiri dışında doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; sanıklar müdafilerinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin ONANMASINA,
B- Sanık ... hakkında kurulan hükmün incelenmesinde:
Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, 09.10.2013 tarihli eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç tipi ile aşağıda belirtilenler dışında yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1- Zincirleme suça ilişkin TCK'nın 43. maddesiyle uygulama yapılabilmesi için cezalandırılabilir nitelikte birden fazla eylemin bulunması gerektiği, sanık ...’ın, 09/10/2013 tarihli eylemi sabit ise de, 02/10/2013 tarihinde tanık ...’de ele geçen uyuşturucu maddenin sanık tarafından satıldığına ilişkin kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı gibi 26/09/2013 tarihinde Salih’e sattığı üç adet tabletin de Adli Tıp Kurumu Kimya İhtisas Dairesi Narkotik Şubesinin 23/12/2013 tarih ve “ 61444237-101.02-2013/15139-4955-1001” sayılı raporuna göre 2313 sayılı Yasa kapsamında olmayan “kafein” etken maddesi içermesi nedeniyle bu eylem yönünden de atılı suçun unsurları itibariyle oluşmadığı gözetilmeden TCK'nın 43. maddesinde öngörülen "zincirleme suç" hükümlerinin uygulanması suretiyle fazla ceza tayin edilmesi,
2- Sanığın adli sicil kaydında yer alan ve tekerrüre esas alınan Çorum 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 07/07/2010 tarih, 2010/197 esas ve 2010/289 karar sayılı 2000 TL adli para cezasına ilişkin mahkûmiyetin kesin nitelikte olup temyiz yeteneği bulunmadığından tekerrüre esas alınamayacağının gözetilmemesi,
Kanuna aykırı, sanık ve müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden hükmün BOZULMASINA,
C- Sanık ... hakkında kurulan hükmün incelenmesinde:
Sanık müdafiinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine ancak;
1- 21/09/2013 tarihinde sanıklar... ve ...ile temyiz konusu edilmeyen sanıklar ... ve ...’un bulunduğu araçta ele geçen uyuşturucu maddenin miktarı ve tüm dosya kapsamı nazara alındığında suça konu maddenin kullanma amacı dışında satma veya başkasına verme amacıyla bulundurduğuna ilişkin, savunmasının aksine, mahkûmiyete yetecek kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı anlaşılmakla, sanığın eyleminin TCK'nın 191. maddesinde belirtilen kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçunu oluşturduğu gözetilmeden, sanık hakkında bu eylem de dahil edilerek zincirleme olarak uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan mahkûmiyet karar verilmesi,
2- 15/09/2013 tarihinde diğer sanık ...’da ele geçen madde ile ilgisi olduğuna, suça konu maddenin sanık ... tarafından verildiğine dair, savunmasının aksine mahkûmiyete yetecek kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı ve sanığın, 04/09/2013 tarihinde ...’a sattığı iddia ve kabul edilen bir adet tabletin analizine ilişkin ekspertiz raporunun dosyada bulunmadığı nazara alınarak, 04/09/2013 tarihinde ...’da ele geçen tabletin uyuşturucu veya uyarıcı madde niteliğinde olup olmadığına ilişkin ekspertiz raporu var ise aslı veya onaylı örneğini temin edilerek dosyaya konulması, yok ise rapor aldırılıp tüm deliller birlikte değerlendirilerek sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerektiğini gözetilmemesi,
Kanuna aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden hükmün BOZULMASINA,
D- Sanık ... hakkında kurulan hükmün incelenmesinde:
Sanık müdafiinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine ancak;
1- 21/09/2013 tarihinde sanıklar ...ve... ile temyiz konusu edilmeyen sanıklar ... ve ...’un bulunduğu araçta ele geçen uyuşturucu maddenin miktarı ve tüm dosya kapsamı nazara alındığında suça konu maddenin kullanma amacı dışında satma veya başkasına verme amacıyla bulundurduğuna ilişkin, savunmasının aksine, mahkûmiyete yetecek kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı anlaşılmakla, sanığın eyleminin TCK'nın 191. maddesinde belirtilen kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçunu oluşturduğu gözetilmeden, sanık hakkında bu eylem de dahil edilerek zincirleme olarak uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan mahkûmiyet karar verilmesi,
2- Sanığın, 04/09/2013 tarihinde ...’a sattığı iddia ve kabul edilen bir adet tablet ve 02/09/2013 tarihinde ... ve ...’e sattığı iddia ve kabul edilen esrar ve iki adet tabletin analizine ilişkin ekspertiz raporlarının dosyada bulunmadığı anlaşılmakla, suça konu maddelerin uyuşturucu veya uyarıcı madde niteliğinde olup olmadığına ilişkin ekspertiz raporu var ise aslı veya onaylı örneğinin temin edilerek dosyaya konulması, yok ise rapor aldırılıp tüm deliller birlikte değerlendirilerek sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerektiğini gözetilmemesi,
Kanuna aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden hükmün BOZULMASINA,
E- Sanık ... hakkında kurulan hükmün incelenmesinde:
Sanık müdafiinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine ancak;
1- Sanığın, 03/09/2013 tarihli eylemi sabit ise de; 02/09/2013 tarihinde ... ve ...’e sattığı iddia ve kabul edilen esrar ve iki adet tabletin analizine ilişkin ekspertiz raporlarının dosyada bulunmadığı anlaşılmakla, suça konu maddelerin uyuşturucu veya uyarıcı madde niteliğinde olup olmadığına ilişkin ekspertiz raporu var ise aslı veya onaylı örneğinin temin edilerek dosyaya konulması, yok ise rapor aldırılıp tüm deliller birlikte değerlendirilerek sanığın hukuki durumunun belirlenmesi,
2- 23/08/2018 tarihinde, UYAP’tan yapılan incelemeye göre, hakkında ayrıca yargılama yapılıp mahkûmiyet kararı verildiği ve kararın kesinleştiği anlaşılan ... hakkında Kahramanmaraş Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturmada kolluk tarafından düzenlenen olay tutanağının okunaksız ve onaysız fotokopi; diğer evrakın da onaysız fotokopi olduğu, ele geçen maddenin analizine ilişkin ekspertiz raporunun dosyada bulunmadığı anlaşılmakla; ... hakkındaki Kahramanmaraş 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 20/11/2013 tarih, 2013/245 esas ve 2013/302 karar sayılı dosyasının aslı veya onaylı örneğinin getirtilmesi, ...’ün, iletişimin tespiti çözüm tutanakları da nazara alınarak tanık olarak beyanının alınması ve tüm deliller birlikte değerlendirilerek sanığın hukuki durumunun belirlenmesi,
Gerektiğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden hükmün BOZULMASINA,
F- Sanık ... hakkında kurulan hükmün incelenmesinde:
Sanık müdafiinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine ancak;
Sanığın, 03/09/2013 tarihli eylemi sabit ise de, 22/08/2013 tarihinde ...’e sattığı iddia ve kabul edilen iki parça halinde esrar ve 02/09/2013 tarihinde ... ve ...’e sattığı iddia ve kabul edilen esrar ve iki adet tabletin analizine ilişkin ekspertiz raporlarının dosyada bulunmadığı anlaşılmakla, suça konu maddelerin uyuşturucu veya uyarıcı madde niteliğinde olup olmadığına ilişkin ekspertiz raporu var ise aslı veya onaylı örneğinin temin edilerek dosyaya konulması, yok ise rapor aldırılıp tüm deliller birlikte değerlendirilerek sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerektiğini gözetilmemesi,
Kanuna aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden hükmün BOZULMASINA,
G- Sanık ... hakkında kurulan hükmün incelenmesinde:
Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, 19.09.2013 tarihli eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç tipi ile aşağıda belirtilenler dışında yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Zincirleme suça ilişkin TCK'nın 43. maddesiyle uygulama yapılabilmesi için cezalandırılabilir nitelikte birden fazla eylemin bulunması gerektiği, sanığın 19/09/2013 tarihinde üzerinde ele geçen uyuşturucu maddeyi ...’ye götürürken yakalandığını 29/10/2013 tarihli kolluk ifadesinde beyan ederek kendi suçunun ortaya çıkmasına hizmet ve yardımda bulunduğu ve eyleminin bu haliyle sabit olduğu anlaşılmış ise de, 16/10/2013 tarihinde tanık ...’ta ele geçen uyuşturucu maddenin sanık tarafından satıldığına ilişkin kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı, sanığın 19/09/2013 tarihli eylemi nedeniyle TCK’nın 192/3. maddesinde öngörülen etkin pişmanlık hükmü de uygulanarak mahkûmiyetine karar verilmesi gerekirken sanık hakkında zincirleme suç hükümleri uygulanarak fazla ceza tayin edilmesi,
Kanuna aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden hükmün BOZULMASINA,
H- Sanık ... hakkında kurulan hükme yönelik temyiz talebinin incelenmesinde:
Hükümden sonra UYAP sistemi üzerinden MERNİS'ten alınarak dosyasına konulan nüfus kayıt örneğinde, sanığın 26/06/2017 tarihinde öldüğünün belirtilmesi karşısında; bu hususun araştırılarak, ölmüş olduğunun tespiti halinde hakkındaki kamu davasının 5237 sayılı TCK'nın 64/1. maddesi uyarınca düşmesine karar verilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönleri incelenmeksizin hükmün BOZULMASINA,
22/09/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.