Esas No: 2019/11911
Karar No: 2022/14901
Karar Tarihi: 22.09.2022
Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2019/11911 Esas 2022/14901 Karar Sayılı İlamı
11. Ceza Dairesi 2019/11911 E. , 2022/14901 K.Özet:
Sanık, sahte bir çeki şikayetçiye verdiği iddiasıyla Asliye Ceza Mahkemesi'nde yargılandı. Sanık, çeki kendisinin düzenlemediğini, mal karşılığında bir şahıstan aldığını beyan etti. Ancak, sanık herhangi bir belge ibraz etmedi ve çekin arkasında imzası bulunmayan bir şahsın bulunmadığı tespit edildi. Mahkeme, delilleri değerlendirerek suçun sübutu olduğuna karar verdi ve sanığı suçlu buldu. Temyiz incelemesi sonucunda, adli emanetin 2011/513 Esas sırasına kayıtlı suça konu çekin akıbeti hakkında karar verilmemesi nedeniyle hüküm bozuldu. Ancak, yeniden yargılama yapılmasına gerek olmadığından hüküm düzeltildi ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 53. maddesi uyarınca Anayasa Mahkemesi'nin 08.10.2015 tarihli, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının infaz aşamasında gözetilmesi gerektiği belirtildi. Karar oybirliğiyle onandı.
Kanun Maddeleri:
- 5271 sayılı CMK'nin 217. maddesi
- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 53. maddesi
- 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi
- 1412 sayılı CMUK'in 321. ve 322. maddeleri
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
Sanığın tamamen sahte olarak oluşturulmuş suça konu çeki borcuna karşılık şikayetçi ...'a verdiği iddiasıyla açılan davada, sanık çeki kendisinin düzenlemediğini, satmış olduğu mal karşılığında ... isimli şahıstan aldığını beyan etmiş ise de, sanığın yapmış olduğu alışverişe dair herhangi bir belge ibraz etmemesi, çekin arkasında ... isimli şahsın ciro ile imzasının bulunmaması sanığın bildirdiği adreste ve pasajda ... isminde bir şahsın bilinip tanınmadığının tespit edilmesi karşısında; 5271 sayılı CMK'nin 217. maddesi uyarınca duruşmadan edindiği kanaate göre delilleri değerlendirip sanığa yüklenen suçun sübutu yönünden vicdani kanıya ulaşan Mahkemenin takdir ve uygulamasında bir isabetsizlik görülmediğinden tebliğnamedeki bozma isteyen düşünceye iştirak edilmemiş; 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Yapılan yargılamaya, toplanıp gerekçeli kararda gösterilerek tartışılan delillere, Mahkemenin oluşa uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sanık ve Cumhuriyet savcısının diğer temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir, ancak;
Adli emanetin 2011/513 Esas sırasına kayıtlı suça konu çekin akıbeti hakkında karar verilmemesi,
Yasaya aykırı, sanığın ve Cumhuriyet savcısının temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'in 321. maddesi uyarınca hükmüm BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususun aynı Kanun'un 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm fıkrasına "Adli emanetin 2011/513 sırasında kayıtlı suça konu çekin dosyada delil olarak saklanmasına" cümlesinin eklenmesi suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 22.09.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.