Esas No: 2021/4718
Karar No: 2022/2170
Karar Tarihi: 21.03.2022
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2021/4718 Esas 2022/2170 Karar Sayılı İlamı
11. Hukuk Dairesi 2021/4718 E. , 2022/2170 K.Özet:
İzmir 7. Asliye Ticaret Mahkemesi'nde görülen bir davada, şirketin terkin edilmesinin usul ve yasaya aykırılık teşkil ettiği iddiasıyla Yılmazyerli Gıda İnşaat Turizm Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi'nin ihyası talep edilmiştir. İlk derece mahkemesi, terkin edilen şirketin ihyasının zorunlu olduğu gerekçesiyle davanın kabul edilmesine karar vermiştir. Ancak, Karşı taraf İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi'ne itiraz etmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi, terkin edilen şirketin ihyasının zorunlu olduğuna dair verilen ilk derece kararını onamıştır. Kanun maddeleri olarak TTK'nın 547. maddesi ve HMK'nın 353/b-1 ve 370/1. maddeleri geçmektedir. Temyiz ilam harcı olarak da 21,40 TL belirtilmiştir.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ
Taraflar arasında görülen davada İzmir 7. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 22.01.2020 tarih ve 2019/1111 E- 2020/33 K. sayılı kararın davalı ... vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi'nce verilen 18.03.2021 tarih ve 2021/292 E- 2021/218 K. sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davalı ... vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili; müvekkili şirket ile kaydı sicilden terkin edilen Yılmazyerli Gıda İnşaat Turizm Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi arasında İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2016/173 esas sayılı dosyasında itirazın iptali davasının görülmekte olduğunu, bu dava derdest iken şirketin terkin edilmesinin usul ve yasaya aykırılık teşkil ettiğini ileri sürerek Yılmazyerli ... Şirketi'nin ihyasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ...; TTK'nın 547. maddesi hükmü çerçevesinde işlem yapıldığını, şirketin ortaklar kurulu kararı ile tasfiyeye girdiğini, 23/12/2016 tarihinde kapanışın sicile tescili yapılarak kaydının terkin edildiğini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinden sorumluluğun tasfiye memuruna ait olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı tasfiye memuru; ortaklar kurulu kararının tasfiye kararı alıp kendisini tasfiye memuru olarak atadığını, yasal süre içinde tüm yasal işlemlerin yapılarak tasfiyenin sonuçlandırıldığını, tasfiye sürecinde bir dava ya da icra dosyasının tebliğ edilmediğini, kapanış ve tasfiyeye giriş bilançosunda şirketin hiçbir borcu olmadığının tespit edildiğini savunarak davanın reddini talep etmiştir.
İlk derece mahkemesi tüm dosya kapsamına göre; İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2016/173 esas sayılı dosyasında taraf teşkili sağlanarak görülebilmesi için terkin edilen şirketin ihyasının zorunlu olduğu gerekçesiyle davanın kabulü ile şirketin ihyasına, davanın İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2016/173 esas sayılı dosyasına yönelik olarak açılması nedeniyle ihyanın yalnız görülen dava konusu ile sınırlı tutulmasına, davaya konu ek tasfiye işlemlerini yerine getirmek üzere son tasfiye memuru ...'nin ek tasfiye memuru olarak atanmasına, tasfiye memurunun tasfiyeyi usul ve yasaya aykırı olarak tamamlamış olması ve tasfiye edilen şirketin yetkilisi olması nedeniyle tasfiye memuruna ek tasfiye için ücret verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, karara karşı tasfiye memuru vekili istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesince yapılan istinaf incelemesinde; İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2016/173 esas sayılı dava dosyasında taraf teşkilinin sağlanması ve davanın devam edebilmesi için terkin edilen Yılmazyerli Gıda İnşaat Turizm Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi'nin ihyasının gerektiği gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Kararı, davalı tasfiye memuru vekili temyiz etmiştir.
Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK'nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davalı tasfiye memuru ... vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK'nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK'nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 21,40 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalı tasfiye memuru ...'den alınmasına, 21/03/2022 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.