Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2020/352 Esas 2022/14995 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

2020 yılında Asliye Ceza Mahkemesi tarafından görülen bir davada, başkasına ait kimlik bilgilerinin kullanılması suçu ile resmi belgede sahtecilik suçunun birlikte işlendiği tespit edilmiştir. Ancak davanın seri yargılama usulü hükümlerinin uygulanamayacağına karar verilmiştir. Mahkeme, Yargılamanın hukuka uygun yapıldığı, delillerin doğru değerlendirildiği ve cezaların kanuni sınırlarında uygulandığı tespit edilerek, sanığın temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir ve kararın onanmasına karar verilmiştir. Kararda bahsi geçen kanun maddeleri şunlardır:
-Türk Ceza Kanunu'nun 204/1. Maddesi: Resmi belgede sahtecilik suçu
-Türk Ceza Kanunu'nun 268. Maddesi: Başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması suçu
-Türk Ceza Kanunu'nun 53. Maddesi: Cezalarda kanunilik ilkesi.

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi



5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 268. maddesinde tanımlanan, başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması suçunun aynı Kanun'un 204/1. Maddesinde düzenlenen resmi belgede sahtecilik suçuyla birlikte işlenmiş ve davalarının birlikte görülüyor olması sebebiyle Türk Ceza Kanunu'nun 268. maddesinde tanımlanan, başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması suçu bakımından seri yargılama usulü hükümlerinin uygulanamayacağı belirlenerek yapılan incelemede;
5237 sayılı TCK’nin 53. maddesinin uygulanmasında Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarihli, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Yargılamanın hukuka uygun olarak yapıldığı, iddia ve savunmada ileri sürülen hususların gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, hukuka uygun yöntemlerle elde edilen delillerin değerlendirilerek fiillerin sanık tarafından işlendiğinin tespit edildiği, suç vasıflarının doğru biçimde belirlendiği, cezaların kanuni takdir sınırlarında uygulandığı tüm dosya kapsamından anlaşılmakla, sanığın temyiz nedenleri yerinde görülmediğinden hükümlerin ONANMASINA, 26.09.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.