Esas No: 2021/13373
Karar No: 2022/15166
Karar Tarihi: 27.09.2022
Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2021/13373 Esas 2022/15166 Karar Sayılı İlamı
11. Ceza Dairesi 2021/13373 E. , 2022/15166 K.Özet:
Sanıkların dolandırıcılık suçundan yargılandığı bir davada, mahkeme kararı bozulmuştur. Kararda, suçun gerçekliğinin tespiti için gerekli olan delillerin tam olarak incelenmediği, sanıkların savunma haklarının kısıtlandığı ve adli para cezasının tayininde yasaya aykırı davranıldığı belirtilmiştir. Kanun maddeleri ise şöyle açıklanmıştır: TCK'nin 158/1-f-son maddesi, CMK'nın 226. maddesi, TCK'nin 158. maddesinin 1. fıkrasının (e), (f), (j), (k) ve (l) bentleri ve TCK'nin 53. maddesi.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
Sarıgül Cumhuriyet Başsavcılığının 12.06.2013 tarih ve 2013/197 Esas sayılı iddianamesi ile sanık ... hakkında dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik, sanık ... hakkında sadece dolandırıcılık suçundan kamu davası açıldığı belirlenerek yapılan incelemede;
1)Sanıkların katılan ...'a ait üzümleri satın alıp karşılığında ... ... şeklinde geçersiz ciro işlemi yapılan suça konu çeki vermeleri şeklindeki eylemleri nedeniyle katılanı dolandırdıkları iddia olunan olayda; sanık ...’in kendisinin çevrede ... ... olarak tanındığını, suça konu çeki bu nedenle bu şekilde ciroladığını, soruşturmada çeki ...’tan, kovuşturmada ise ... Market sahibi ... ...’tan aldığını, müşteri çeki olduğunu ve ödenmediği için kendisinin de ödeyemediğini beyan etmesi, sanık ...’un da sanık ...’i ... olarak tanıdığını ve çekin sahte olduğunu bilmediğini savunması, bankaya sunulan çekin karşılıksız olması nedeniyle ödenmemesi üzerine katılanın çeki keşideci gözüken ... ve ciranta gözüken ... ... aleyhine icra takibine konu ettiği, aşamalarda sanık ...’ı da takibe dahil ettiği, suça konu çekin gerçekliğinin araştırılmadığı gibi keşideci kişinin kimik ve adres bilgilerinin tespit edilip dinlenmediği anlaşılmakla; gerçeğin kuşkuya meydan bırakmayacak şekilde tespiti bakımından; çekte keşideci gözüken ... ve sanığın beyanında adı geçen ... ...’un açık kimlik ve adres bilgilerinin tespit edilerek, suça konu çeki sanığa verenlerin olup olmadıkları, vermişlerse hangi ilişkiye dayanarak verdiklerininin ve çekin gerçek olup olmadığının tespit edilmesi, icra dosyasının getirtilerek son durumunun belirlenmesinden sonra diğer delillerle birlikte sanıkların hukuki durumlarının tespit edilmesi gerektiği gözetilmeden eksik inceleme ile mahkumiyet hükümleri kurulması,
2)TCK'nin 158/1-f-son maddesinde öngörüldüğü şekilde ceza tayin edilmesine karşın, sanık ...’ın talimat ile savunması alınması sırasında talimata ekli bulunan iddianamede ve görevsizlik kararında bu maddenin yer almaması ve esas hakkındaki mütalaada sanığın hazır bulunmaması karşısında, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 226. maddesi uyarınca sanığa ek savunma hakkı verilmeden TCK’nin 158/1-f-son madde ve fıkrası uygulanmak suretiyle savunma hakkının kısıtlanması,
3)5237 sayılı TCK'nin 158. maddesinin 1. fıkrasının (e), (f), (j), (k) ve (l) bentlerinde sayılan hallerde adli para cezasının tayininde tespit olunacak ... gün, suçtan elde olunan haksız menfaatin iki katından az olmayacak şekilde asgari ve bu miktara yükseltilerek belirlenecek gün sayısı üzerinden arttırma ve eksiltmeler yapıldıktan sonra ortaya çıkacak sonuç gün sayısı ile bir gün karşılığı aynı kanunun 52. maddesi uyarınca, 20-100 TL arasında takdir olunacak miktarın çarpılması neticesinde sonuç adli para cezasının belirlenmesi gerektiğinin gözetilmemesi yasaya aykırı,
4)5237 sayılı TCK’nin 53. maddesine ilişkin uygulamanın, Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanıkların temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nin 321. maddesi uyarınca hükümlerin BOZULMASINA, 27.09.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.