Esas No: 2021/14782
Karar No: 2022/15145
Karar Tarihi: 27.09.2022
Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2021/14782 Esas 2022/15145 Karar Sayılı İlamı
11. Ceza Dairesi 2021/14782 E. , 2022/15145 K.Özet:
Mahkeme, bir sanığın resmi belgede sahtecilik suçundan mahkumiyet hükmünün onaylanmasına, diğer suçlardan ise beraat hükümlerinin onaylanmasına karar verdi. Ancak, sanık hakkındaki dolandırıcılık suçundaki mahkumiyet hükmü, eksik inceleme ve araştırma sonucu kurulduğu için bozuldu. Kanun maddeleri olarak, 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 317. maddesi ve 321. maddesi yer aldı. Ayrıca, TCK’nin 158/1-d ve 158/1-h maddeleri ile 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesi de vurgulandı.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
A) Katılan vekilinin sanık ... hakkında mahkumiyet hükmüne yönelik vekalet ücreti ile sınırlı temyizinin incelenmesinde;
Katılanın yüzüne karşı 30.12.2014 tarihinde tefhim olunan hükmün, katılan vekili tarafından 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 310. maddesinde öngörülen bir haftalık yasal süreden sonra 11.03.2015 tarihli dilekçe ile temyiz edildiği anlaşıldığından; temyiz isteminin 1412 sayılı CMUK’nin 317. maddesi uyarınca REDDİNE,
B) Sanık ... hakkında her iki suçtan kurulan beraat hükümlerine, sanık ... hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik sanıklar müdafilerinin temyizlerinin incelenmesinde;
Sanık ... müdafisinin temyiz nedeninin beraat hükümlerinin gerekçesine yönelik olduğu değerlendirilerek yapılan incelemede;
Sanık ...’in üzerine atılı resmi belgede sahtecilik suçu yönünden, yargılamanın hukuka uygun olarak yapıldığı, iddia ve savunmada ileri sürülen hususların gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, hukuka uygun yöntemlerle elde edilen delillerin değerlendirilerek fiilin sanık ... tarafından işlendiğinin tespit edildiği, suç vasfının doğru biçimde belirlendiği, cezanın kanuni takdir sınırlarında uygulandığı; sanık ...’ın üzerine atılı resmi belgede sahtecilik ve nitelikli dolandırıcılık suçları yönünden ise yüklenen suçun sanık tarafından işlendiğinin sabit olmadığı dosya içeriğine uygun şekilde gerekçeleri gösterilerek Mahkemece kabul ve takdir kılınmış olmakla, sanıklar müdafilerinin temyiz nedenleri yerinde görülmediğinden mahkûmiyet ve beraate ilişkin hükümlerin ONANMASINA,
C) Sanık ... hakkında dolandırıcılık suçundan kurulan hükme yönelik temyizin incelenmesinde;
1) Sanık ...’in borçlusu katılan ... Ltd. Şti. olan 12.05.1997 tarihli bayilik sözleşmesine istinaden teminat olarak verilen suça konu düzenleme ve vade tarihi bulunmayan senedi düzenleme ve vade tarihi ekleyerek ticari alışverişinden dolayı diğer sanık ...’a ciro ederek verdiği ve sanık ...’ın da katılan aleyhine icra takibi yaptığı iddia edilen olayda, maddi gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde tespiti bakımından;
a) ... A.Ş.nin önceki yetkilisi olan ... ...’nun CMK’nin 48. maddesindeki çekinme hakkı hatırlatılmak suretiyle tanık olarak dinlenmesi, suça konu bononun gösterilerek, kendisine katılan ... tarafından verilip verilmediği, verilmiş ise hangi hukuki ilişkiye dayanılarak verildiği, şirketin sanık ...’e devri sırasında söz konusu bononun sanığa devredilip devredilmediğinin sorulması,
b) Katılan tarafından dosyaya fotokopileri sunulan 12.05.1997, 30.01.2003 ve 30.01.2007 tarihli abonelik ve ibra sözleşmelerinin asıllarının bulunup bulunmadığının ... A.Ş.den araştırılması, var ise dosyaya getirtilmesi, söz konusu sözleşmeler ve suça konu bononun ... A.Ş.nin defter ve kayıtlarında mevcut olup olmadığının araştırılması, gerekli görüldüğü takdirde her iki şirketin defter ve belgelerinin serbest muhasebeci ve yeminli mali müşavirlerden oluşan bilirkişi heyetine gönderilerek rapor aldırılması,
Sonucuna göre tüm deliller birlikte tartışılarak sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken eksik inceleme ve araştırma ile mahkumiyet hükmü kurulması,
c) Kabule göre de;
aa) Eylemin TCK’nin 158/1-d maddesinde düzenlenen kamu kurum veya kuruluşlarının araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık suçunu oluşturduğu gözetilmeden, suç vasfında hataya düşülerek TCK’nin 158/1-h maddesinden hüküm kurulması suretiyle eksik ceza tayini yasaya aykırı,
bb) 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafisinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, aleyhe temyiz bulunmadığından ceza miktarı itibarıyla kazanılmış haklarının saklı tutulmasına, 27.09.2022 oy birliği ile karar verildi.