Esas No: 2016/5562
Karar No: 2016/4974
Karar Tarihi: 07.06.2016
213 sayılı Vergi Usul Kanunu"na muhalefet - Yargıtay 21. Ceza Dairesi 2016/5562 Esas 2016/4974 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 213 sayılı Vergi Usul Kanunu"na muhalefet
HÜKÜM : Mahkumiyet
Gerekçeli karar başlığına yanlış yazılan suç tarihinin, “defter ve belge ibraz etmemek” suçu için “29.08.2008”, “2004, 2005 ve 2006 takvim yıllarında sahte fatura kullanmak” suçları yönünden ise suça konu faturaların deftere son kayıt tarihleri “31.12.2004-30.12.2005-20.11.2006” olarak mahallinde düzeltilmesi mümükün görülmüştür.
Defter ve belgeleri ibraz etmeme suçunun varlığı noter tasdik kayıtları veya sair suretlerle sabit ve saklama mecburiyeti bulunan defter ve belgelerin vergi incelemesine yetkili kimselere ibraz edilmemesi ile oluştuğu, ibraz için verilen sürenin bitimini izleyen tarihin suç tarihi olduğu cihetle; dosya kapsamından sanığa defter ve belgelerinin ibrazı için ayrı bir tebligat yapılmadığı ve dosya arasında bulunan 29.08.2008 tarihli tutanak içeriğinden sanığın istenen belgelerin muhasebecide olduğunu, kendisinde bulunmadığından bu belgeleri ibraz edemeyeceğini beyan etmesi karşısında, defter ve belgelerin şirket muhasebecisinde bulundurulması mutad olmadığı gibi muhafaza ve ibraz yükümlülüğünün yasal olarak şirket yetkilisi sanığa ait olduğu anlaşılmakla, tebliğnamedeki incelemenin eksik yapıldığına ilişen bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir.
I- “2004 takvim yılında sahte fatura kullanmak” suçundan verilen karara yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 7 ve 5252 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun"un 9. maddeleri hükümleri karşısında; yüklenen suçun yasada gerektirdiği cezasının türü ve üst sınırı itibariyle tabi olduğu, suç tarihinde yürürlükte bulunan ve lehe olan 765 sayılı TCK"nun 102/4, 104/2. maddelerinde öngörülen dava zamanaşımının, suç tarihinden hüküm tarihine kadar gerçekleştiğinden kamu davasının vaki zamanaşımı nedeni ile düşürüldüğü gerekçeleri gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan katılan vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun bulunan hükmün istem gibi ONANMASINA,
II- “2005 ve 2006 takvim yıllarında sahte fatura kullanmak” ve “defter ve belge ibraz etmemek” suçlarından verilen kararlara yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma ve kovuşturma neticelerine uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre katılan vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
1-) “2005 ve 2006 takvim yıllarında sahte fatura kullanmak” suçları yönünden sanığın aynı takvim yılı içerisinde birden çok sahte fatura kullandığı anlaşılmakla; ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 05.03.2002 gün ve 28/179 sayılı kararında açıklandığı üzere faturaların adet ve tutarları, zarar miktarı, kastın yoğunluğu ve suçun işlenmesindeki özellikler dikkate alınarak temel cezanın alt sınırdan uzaklaşılarak tayin edilmesi ve zincirleme suç hükümlerinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
2-) Uzun süreli hapis cezası ertelenen sanık hakkında TCK’nun 53. maddesinin 3. fıkrası gereğince aynı maddenin 1. fıkrasının a, b, c ve d bendlerinde yazılı hak yoksunluklarına aynı Yasanın 53/3. maddesi de nazara alınarak hükmedilmemesi,
3-) Ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 02.03.2010 gün ve 2010/9-47 Esas, 2010/45 Karar sayılı ilamı ile Dairemizin benzer nitelikteki yerleşik kararlarında belirtildiği üzere; hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebilmesi için objektif ve subjektif koşulların bir arada bulunmasının gerektiği, bu şartların sanığın hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararını kabul etmesi, daha önce kasıtlı başka suçtan sabıkasının bulunmaması, mahkemece sanığın kişilik özellikleri itibariyle ve duruşmadaki tutum ve davranışlarına göre yeniden suç işlemeyeceği yönünde kanaate varılması, suçun işlenmesiyle oluşan mağdur ve kamunun zararının aynen iade, tazmin ve önceki hale getirme suretiyle giderilmesinden ibaret olduğu; duruşma tutanağına ve dosyaya yansıyan olumsuz bir hali bulunmayan, engel sabıkası olmayan, yargılama sürecinde gözlenen hali ile tekrar suç işlemeyeceği konusunda olumlu kanaat edilerek, hükmolunan hapis cezası ertelenen sanık hakkında diğer objektif koşulların var olup olmadığı da araştırılarak hükmün açıklanmasının geri bırakılması yönünden bir değerlendirme yapılması gerektiği gözetilmeksizin yazılı şekilde karar verilmesi,
Yasaya aykırı, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 07.06.2016 gününde oybirliği ile karar verildi.