Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2021/13586 Esas 2022/15054 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Mahkeme, sanığın sahte kimlikle telefonla arayıp kendisini başsavcı olarak tanıtıp, katılandan para talep ettiği olayda, sanığın suçlamayı kabul etmediğini ancak yaptığı savunmanın suçtan kurtulmaya yönelik olduğunu belirterek, eylemin TCK'nin 158. maddesinin birinci fıkrasının (1) bendinde düzenlenen nitelikli dolandırıcılık suçunu oluşturduğunu ve uzlaştırmaya tabi olacağına karar verdi. Ancak, suç tarihinden sonra yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun'un 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK'nin 253. ve 254. madde fıkraları gereğince sanığın basit dolandırıcılık suçunu işlediği belirtilerek, mahkûmiyeti yerine beraatine hükmedildi. Karar, yasa ve hukukun gereklilikleri dikkate alınarak bozuldu.
Kanun Maddeleri:
- TCK'nin 158. maddesi, nitelikli dolandırıcılık suçunu düzenler.
- TCK'nin 157. maddesi, dolandırıcılık suçunu düzenler.
- 6763 sayılı Kanun'un 34. maddesi, dolandırıcılık suçunu düzenleyen maddelerde değişiklik yapar.
- 5271 sayılı CMK'nin 253. ve 254. madde fıkraları, uzlaştırmaya tabi olunan suçları düzenler.

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi


Olay tarihinde katılanı ... adına sahte kimlik ile alındığı belirlenen telefon hattı ile arayıp kendisini başsavcı ... olarak tanıtan kişinin, katılanın eşi adına PKK’lılar tarafından kredi çekildiğini, eşinin emniyete götürüldüğünü, kendisine yardımcı olunacağını söyleyerek katılandan para talep ettiği, katılanın kendisine verilen ve sanığa ait olan hesap numarasına para yatırdığı, yatırılan paranın aynı gün sanık tarafından çekildiği olayda; suçlamayı kabul etmeyen sanığın, soruşturma evresinde 10.05.2013 tarihinde verdiği ifadesinde, hesabına yatan parayı çektikten sonra arkadaşı ...’e verdiğini savunmasına rağmen, savcılıkta ve kovuşturma evresinde, parayı çektikten sonra ...’a verdiğini belirtmesi, tanık olarak dinlenen ...'ın, sanığın savunmasının aksine sanıktan para almadığını ifade etmesi karşısında; sanığın savunmalarının suçtan kurtulmaya yönelik olduğu, savunmasına itibar edilemeyeceği ve eylemin TCK'nin 158 nci maddesinin birinci fıkrasının (1) bendinde düzenlenen nitelikli dolandırıcılık suçunu oluşturduğu, ancak bu düzenlemenin suç tarihinden sonra yürürlüğe girmesi nedeniyle eylemin TCK'nin 157 nci maddesinde yer alan ve hükümden sonra 02.12.2016 tarih ve 29906 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun'un 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK'nin 253. ve 254. madde fıkraları gereğince uzlaştırmaya tabi basit dolandırıcılık suçunu oluşturacağı da gözetilerek mahkûmiyeti yerine beraatine hükmedilmesi,
Yasaya aykırı, Cumhuriyet savcısının temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nin 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, 27.09.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.