Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2022/1041 Esas 2022/2219 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2022/1041
Karar No: 2022/2219
Karar Tarihi: 22.03.2022

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2022/1041 Esas 2022/2219 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Şanlıurfa Asliye Ticaret Mahkemesi'nde görülen bir davada, davacı taraf, hizmet tespiti davası açmış ancak bu şirketin terkin edilmesi nedeniyle dava açarken husumetin kime yöneltileceğine dair kanunda açıklık olmadığı gerekçesiyle savcılıkta görev yapan müdür yardımcısını davalı olarak göstermiştir. Davalılar, yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilemeyeceğini, davanın yetkili kimse tarafından açılmadığını, haklı sebeplere dayanarak silinme tarihinden itibaren beş yıl içinde mahkemeye başvurarak şirketin ihyasını isteyebilecekleri konusunda itirazları olduğunu belirtmişlerdir. Mahkeme, her ne kadar şirketin ticaret sicili kayıtları tasfiyenin tamamlandığı gerekçesiyle silinmiş ise de, tasfiyenin tamamlanmadığı, davalı şirket aleyhine alacak davası bulunduğu ve görülebilmesi için şirketin ihyasının zorunlu olduğuna karar vermiştir. Bölge Adliye Mahkemesi'nin verdiği karar, temyiz edilen kısım dikkate alınarak usul ve yasaya uygun bulunmuştur. HMK'nın 370/1. ve 372. maddeleri uyarınca Bölge Adliye Mahkemesi kararı on
11. Hukuk Dairesi         2022/1041 E.  ,  2022/2219 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ11. HUKUK DAİRESİ

    Taraflar arasında görülen davada Şanlıurfa Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 08.07.2021 tarih ve 2020/1198 E. - 2021/613 K. sayılı kararın davalılar vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf istemlerinin esastan reddine dair Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi'nce verilen 08.12.2021 tarih ve 2021/1554 E. - 2021/1877 K. sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davalılar vekilleri tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Asıl ve birleşen davada davacı vekili, Şanlıurfa 1. İş Mahkemesi'nin 2018/175 Esas sayılı dosyasında açmış oldukları hizmet tespiti davasının 12/11/2020 tarihli celsesinde davalı ... Karo İnşaat Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi'nin ihyasına yönelik dava açmak üzere süre verildiğini, 22/12/2016 tarihinde ticaret sicilinden terkin edilen Yanmaz Karo İnşaat Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi'nin ihya edilerek ek tasfiye için yeniden sicile tesciline ve yeni bir tasfiye memuru atanmasına karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı ... vekili, dosyada kanuni hasım sıfatıyla bulunmaları nedeni ile aleyhlerine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilemeyeceğini davanın yetkili kimse tarafından açılmadığını, ticaret sicilinden kaydı silinen şirketin veya kooperatifin alacaklıları ile hukuki menfaatleri bulunanların haklı sebeplere dayanarak silinme tarihinden itibaren beş yıl içinde mahkemeye başvurarak şirket veya kooperatifin ihyasını isteyebileceklerini, bu
    konuda itirazlarının bulunduğunu, dosyaya tasfiye memurunun atanması gerektiğini, davada husumetin kime yöneltileceğine dair kanunda bir açıklığın olmadığını, ihyası istenen şirketin anonim, limited, komandit vb. türlerine göre farklılık gösteren ihya süreçlerine riayet edilmesi gerektiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    Mahkemece, tüm dosya kapsamına göre; her ne kadar şirketin ticaret sicili kayıtları tasfiyenin tamamlandığı gerekçesi ile silinmiş ise de, tasfiyenin tamamlanmadığı, davalı şirket aleyhine alacak davası bulunduğu, Şanlıurfa 1. İş Mahkemesi'nin 2018/175 E. sayılı dosyasındaki davanın taraf teşkili sağlanarak görülebilmesi için davaya konu terkin edilen şirketin ihyası zorunlu bulunmakla davanın kabulü ile şirketin ihyasına, ek tasfiye işlemlerini yerine getirmesi için ihyasına karar verilen şirketin son yetkili temsilci ve tasfiye memuru olan ... tasfiye memuru olarak atanmalarına, tasfiye memuruna takdiren ücret verilmesine yer olmadığına, kararın Ticaret Siciline tescil ve ilanına karar verilmiştir.
    Karara karşı davalılar vekilleri istinaf kanun yoluna başvuruda bulunmuşlardır.
    Bölge Adliye Mahkemesince; tüm dosya kapsamından; mahkemece delillerin takdirinde ve yasa kurallarının olaya uygulanmasında bir isabetsizlik görülmediği, kararda kamu düzenine aykırı herhangi bir husus bulunmadığı gerekçesiyle birleşen dava davalısı ... vekilinin ve davalı ... vekilinin istinaf başvurusunun ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.
    Kararı, davalılar vekilleri temyiz etmiştir.
    Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK'nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davalılar vekillerinin temyiz istemlerinin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK'nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK'nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 21,40 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalı ...'nden alınmasına, temyiz harcı davalı ...'dan peşin alındığından başkaca harç alınmasına mahal olmadığına, 22/03/2022 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.


    Hemen Ara