Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2022/3947 Esas 2022/15050 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Sanık, katılanın adına kayıtlı taşınmazı vekil vasıtasıyla satması için verdiği vekaleti kullanarak taşınmazı üçüncü bir kişiye satarak bedelini katılana ödemediği için güveni kötüye kullanma suçunu işlemiştir. Ancak yapılan incelemede, suçun gerçekleştiği tarihten temyiz inceleme tarihine kadar olan sürede olağanüstü dava zamanaşımının gerçekleştiği tespit edilmiştir. Bu nedenle sanık hakkındaki kamu davası düşmüştür. Kararın gerekçesi TCK'nın 155/1 maddesi ve 5237 sayılı TCK'nin 66/1-e ve 67/4. maddelerinde öngörülen olağanüstü dava zamanaşımı ile 5271 sayılı CMK’nin 223/8. maddesidir.

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi


Katılanın adına kayıtlı taşınmazı satması için komşusu olan sanığa 09.07.2010 tarihli vekaleti verdikten sonra, sanığın bu vekaletnameye dayanarak taşınmazı 13.07.2010 tarihinde üçüncü kişiye satıp bedelini katılana vermeyerek kayıplara karışması şeklinde gerçekleşen eylemin TCK’nın 155/1 maddesinde düzenlenen güveni kötüye kullanma suçunu oluşturduğu kabul edilerek yapılan incelemede;
Bozma üzerine yapılan yargılamada sanığa yüklenen “Güveni kötüye kullanma” suçunun Kanundaki cezasının türü ve üst sınırına göre, 5237 sayılı TCK’nin 66/1-e ve 67/4. maddelerinde öngörülen olağanüstü dava zamanaşımının, 13.07.2010 olan suç tarihinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği ve bu itibarla sanık ile katılanlar vekilinin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, diğer yönleri incelenmeyen hükmün 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA; ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususta, aynı Kanun’un 322. maddesindeki yetkiye dayanılarak karar verilmesi mümkün olduğundan, sanık hakkındaki kamu davasının gerçekleşen olağanüstü dava zamanaşımı nedeniyle 5271 sayılı CMK’nin 223/8. maddesi uyarınca DÜŞMESİNE, 27.09.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.