Esas No: 2022/5339
Karar No: 2022/9693
Karar Tarihi: 28.09.2022
Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2022/5339 Esas 2022/9693 Karar Sayılı İlamı
10. Ceza Dairesi 2022/5339 E. , 2022/9693 K."İçtihat Metni"
Mahkeme : İZMİR 24. Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma
Hüküm : Tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine uyulmaması üzerine hükmün açıklanması suretiyle mahkûmiyet
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
Bozmaya uyulduğu, yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç tipinin doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1-UYAP sistemi üzerinden yapılan incelemede; sanık hakkında 09/11/2008 tarihinde işlediği iddia edilen "kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma" suçu nedeniyle 19/12/2008 tarihinde düzenlenen iddianame ile açılan kamu davasında, İzmir(Kapatılan) 12. Sulh Ceza Mahkemesinin 25/03/2009 tarihli 2008/43 esas ve 2009/261 sayılı kararı ile hapis cezası ile birlikte tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine hükmedildiği ve hükmün 05/04/2012 tarihinde kesinleştiği, temyize konu dosya yönünden ise sanık hakkında, 25/09/2008 tarihli eylemi nedeni ile "kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma" suçundan, 13/11/2008 tarihinde iddianame düzenlendiği, iki suç arasında hukuki kesintinin bulunmadığı anlaşılmakla; söz konusu dosyanın aslı veya onaylı örneğinin getirtilip denetime imkan verecek şekilde incelenen dosya arasına konulması ve tüm deliller değerlendirilerek her iki suçun “bir suç işleme kararının icrası kapsamında” işlenip işlenmediğinin, sanık hakkında TCK’nın 43. maddesinde düzenlenen zincirleme suç hükümlerinin uygulanıp uygulanamayacağının belirlenmesi; zincirleme suç oluşturduğunun kabul edilmesi halinde, ağır sonuç doğuran suç esas alınarak belirlenecek cezanın, zincirleme suç nedeniyle TCK'nın 43. maddesi gereğince artırılması ve böylece bulunacak sonuç cezanın, kesinleşen hükümlerdeki sonuç cezadan “fazla olması halinde” aradaki fark kadar “ek cezaya hükmolunması”, aksi halde “ek ceza verilmesine yer olmadığına" karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
2-Denetimli serbestlik tedbiri kararının infazına başlanması için Denetimli Serbestlik Müdürlüğü tarafından çıkarılan çağrı yazısını alan sanığın denetime başladığı, 13/04/2014 tarihli görüşmeye katılmaması nedeniyle bizzat uyarılmasının ardından tekrar görüşmelere katıldığı, 03/07/2017 tarihli görüşmeye katılmadığından bahisle ikinci bir uyarı yapılmaksızın dosyasının kapatıldığı anlaşılmakla, olayda ısrar şartı gerçekleşmediğinden denetimli serbestlik tedbiri kararının infazının devamına karar vermek gerektiği gözetilmeyerek mahkûmiyet kararı verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün BOZULMASINA, 28/09/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.