Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2021/2672 Esas 2021/5307 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/2672
Karar No: 2021/5307
Karar Tarihi: 07.10.2021

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2021/2672 Esas 2021/5307 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Davadaki çekişmeli taşınmazın Hazine adına tescilli olduğu ve daha sonra uygulama kadastrosu ile tarla vasfıyla kaydedildiği belirtilmiştir. Davacı, zilyetlik iddiasıyla tapu iptali ve adına tescil istemiyle dava açmıştır. Mahkeme, edinme koşullarının gerçekleştiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar vermiştir. Ancak Yargıtay 16. Hukuk Dairesi'nin geri çevirme kararı üzerine dosya arasına alınan belgelerden, tespit kadastrosu sırasında taşınmazın hazine adına tespit edildiği ve kesinleştiği, kadastro tespitinin kesinleşmesi ile birlikte taşınmazın zilyetlikle kazanılması mümkün bulunmadığı belirtilerek davanın reddedilmesi gerektiği vurgulanmaktadır. Kararda, açılan davanın dinlenme olanağının bulunmadığı kanun maddesi (3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3. maddesi) detaylı olarak açıklanmaktadır.
1. Hukuk Dairesi         2021/2672 E.  ,  2021/5307 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL
    Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı Hazine vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ... "ın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;
    -KARAR-
    Kadastro sonucu, Türkoğlu İlçesi Şekeroba Mahallesi çalışma alanında bulunan 30 parsel sayılı 23.750 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz Hazine adına 1957 tarihinde tespit ve 1992 tarihinde hükmen tescil edilmiş, daha sonra 06.04.2015 tarihinde uygulama kadastrosu ile 739 ada 6 parsel numarası ve 23.038,62 metrekare yüzölçümlü olarak tarla vasfı ile Hazine adına kaydedilmiştir. Davacı ..., imar-ihya ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak tapu iptali ve adına tescili istemiyle 16.03.2015 tarihinde dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, çekişmeli taşınmazın Hazine adına olan tapu kadının iptali ile davacı ... adına tapuya tesciline karar verilmiştir.
    Mahkemece, temyize konu 739 ada 6 parsel sayılı taşınmaz yönünden davacı yararına edinme koşullarının gerçekleştiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş ise de, yapılan değerlendirme ve varılan sonuç dosya kapsamına uygun bulunmamaktadır. Yargıtay 16.Hukuk Dairesi’nin geri çevirme kararı üzerine dosya arasına alınan belgelerden, çekişmeli 739 ada 6 parsel sayılı taşınmazın geldisi olan 30 parsel sayılı taşınmazın tesis kadastrosu sırasında 1957 tarihinde tarla vasfıyla Hazine adına tespit edildiği ve tespitin 1992 tarihinde Türkoğlu Kadastro Mahkemesi’nin 1992/2 Esas, 1992/5 Karar sayılı ilamı ile kesinleştiği, bilahare uygulama kadastrosuna tabi tutularak 739 ada 6 sayılı parsel numarasını aldığı anlaşılmaktadır. Dava dilekçesi içeriğine göre, davacı, tespitten sonra başlayan zilyetliğe dayalı olarak tapu iptal ve tescil istemiyle dava açmış olup, kadastro tespitinin kesinleşmesi ile birlikte tapuya tescil edilen taşınmazların kural olarak zilyetlikle kazanılması mümkün bulunmadığı; bir an için davanın tespitten önceki nedenlere dayalı olarak açıldığı düşünülse dahi, taşınmaz hakkındaki kadastro tespitinin kesinleştiği 1992 yılından eldeki davanın açıldığı 2015 yılına kadar 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun 12/3. maddesinde öngörülen ve dava şartı olan 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçmiş olması nedeniyle açılan davanın dinlenme olanağının da bulunmadığı anlaşıldığından; Mahkemece, davanın reddine karar verilmesi gerekirken, bu hususlar gözetilmeksizin davanın esasına girilerek yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 07/10/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.






    Hemen Ara