Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2020/7616 Esas 2022/2188 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/7616
Karar No: 2022/2188
Karar Tarihi: 22.03.2022

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2020/7616 Esas 2022/2188 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Davacı, terkin edilen şirketin ihyası için dava açmıştır. İlk derece mahkemesi, şirketin ihyası yönünde karar vermiştir. Ancak Bölge Adliye Mahkemesi, davacının yargılama giderleri ve vekalet ücreti talebinin geçersiz olduğu gerekçesiyle davayı reddetmiştir. Temyiz sonucunda Yargıtay, şirketin ihyasına karar verilirken tasfiye memuru atanmasını ve ilamlı icra takibine hasren ihya kararı verilmesinin gerektiğini belirtmiştir.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 547/2. maddesi, mahkemece şirketin ihyası durumunda tasfiye memuru atanması ve tescil ve ilan yapılmasını zorunlu kılmaktadır. TTK'nın Geçici 7. maddesi ise ticaret sicilinden terkin edilen şirketlerin ihya edilebileceğini ve bu durumda tasfiye memuru atanmasının gerekmediğini belirtmektedir.
11. Hukuk Dairesi         2020/7616 E.  ,  2022/2188 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : SAMSUN BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 3. HUKUK DAİRESİ

    TÜRK MİLLETİ ADINA
    Taraflar arasında görülen davada Sinop 2. Asliye Hukuk Mahkemesince (Asliye Ticaret Mahkemesi sıfatıyla) verilen 05.12.2019 tarih ve 2019/140 E- 2019/335 K. sayılı kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi'nce verilen 30.09.2020 tarih ve 2020/538 E- 2020/1114 K. sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, davacı kurum tarafından ihyası istenilen Karakoçlar Bitkisel Yağ ve Yakıtları Tohum Tarım Ticaret Kimya Sanayi İç ve Dış Ticaret Limited Şirketi hakkında Ankara 9. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2009/81 esas sayılı dosyası ile açılan alacak davası sonucunda verilen karar kesinleştiğinden borçlu şirket aleyhine Sinop İcra Müdürlüğü'nün 2017/196 sayılı dosyası ile ilamlı icra takibi başlatıldığını, takipte ...'nce şirketin tasfiye edilmeksizin resen terkin edildiğinin bildirildiğini, ticaret sicilinden resen kaydı silinen şirket veya kooperatiflerin alacaklıları ile hukuki menfaatleri bulunanların haklı sebeplere dayanarak silinme tarihinden itibaren 5 yıl içinde mahkemeye başvurarak şirket veya kooperatifin ihyasını isteyebileceklerini ileri sürerek, ...'nin Sinop İcra Müdürlüğü'nün 2017/2411 esas sayılı dosyası ile başlatılan ilamlı icra takibinin sonuçlandırılabilmesi için ihyasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, davacının şirketin ihyasını istemekte hukuki yararının bulunmadığını, davalı yasal hasım olduğundan aleyhine yargılama giderleri ve vekalet ücretine hükmedilemeyeceğini belirterek, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
    İlk derece mahkemesince, ihyası istenilen ...'nin 05/09/2014 tarihinde ticaret sicilinden resen terkin edildiği, bu hususun 9 Eylül 2014 tarihli Türkiye Ticaret Sicil Gazetesi’nde ilan edildiği, davacının Sinop İcra Müdürlüğü'nün 2017/196 esas sayılı dosyası ile ihyası talep olunan şirket hakkında başlattığı bir icra takibinin bulunduğu, davacının TTK’nın geçici 7. maddesine istinaden terkin olan şirketin ihyasını talep etmekte hukuki yararının olduğu, davacının yasal 5 yıllık süre içerisinde işbu davayı açtığı, terkin olunan şirketin ihya olunması durumunda, tasfiye memuru atanmasına dair bir düzenleme olmadığından tasfiye memuru atanması gerekmediği, yasal zorunlu hasım olan Ticaret Sicil Müdürlüğü aleyhine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilemeyeceği gerekçesiyle davanın kabulüne, Karakoçlar Bitkisel Yağ ve Yakıtları Tohum Tarım Ticareti Kimya Sanayi İç ve Dış Ticaret Limited şirketinin ihyası ile ticaret siciline tesciline karar verilmiştir.
    Karara karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
    Bölge Adliye Mahkemesince, ihyası istenilen şirketin 05/09/2014 tarihinde sicilden terkin edildiği, davanın yasada belirtilen beş yıllık süre içerisinde açıldığı, davalı ...’nün bu davada yasal hasım olması nedeni ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulamayacağı, mahkemece davanın kabulü ile davalı ... Memurluğu'nun yargılama giderleri ve vekalet ücretinden sorumlu olmadığı yönünde verilen kararın usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf talebinin esastan reddine karar verilmiştir.
    Karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-İlk Derece Mahkemesince verilen karara yönelik olarak yapılan istinaf başvurusu üzerine HMK'nın 355 vd. maddeleri kapsamında yöntemince yapılan inceleme sonucunda Bölge Adliye Mahkemesince esastan verilen nihai kararda, dosya kapsamına göre saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kurallarına aykırı bir yön olmadığı gibi HMK'nın 369/1. ve 371. maddelerinin uygulanmasını gerektirici nedenlerin de bulunmamasına göre, davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddine karar verilmiştir.
    2-Dava, TTK'nun Geçiçi 7. maddesi uyarınca ticaret sicilinden terkin edilen şirketin ihyası istemine ilişkin olup, mahkemece davanın kabulü ile şirket tüzel kişiliğinin ihyasına karar verilmiştir. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 547/2. maddesi "Mahkeme istemin yerinde olduğuna kanaat getirirse, şirketin ek tasfiye için yeniden tesciline karar verir ve bu işlemlerini yapmaları için son tasfiye memurlarını veya yeni bir veya birkaç kişiyi tasfiye memuru olarak atayarak tescil ve ilan ettirir." hükmünü haiz olup, mahkemece, şirketin ihyasına karar verilmesinin yanı sıra 6102 sayılı TTK'nın 547/2. maddesi uyarınca tasfiye memuru atanması ile tescil ve ilanı gerektiğinin gözetilmemesi doğru görülmemiş, kararın bu nedenle res’en bozulması gerekmiştir.
    3-Davacı tarafça, TTK’nun Geçici 7. maddesi uyarınca ticaret sicil müdürlüğünden terkin edilen şirketin, Sinop İcra Müdürlüğü’nün 2017/2411 esas sayılı dosyası ile başlatılan ilamlı icra takibinin neticelendirilmesi ile sınırlı olmak üzere ihyası için talepte bulunulmasına rağmen, mahkemece bu dosyaya hasren ihya kararı verilmemiş olması doğru görülmemiş, kararın bu nedenle de re’sen bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddine, (2) ve (3) numaralı bentte açıklanan nedenlerle İlk Derece Mahkemesince verilen karara yönelik istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının re’sen BOZULARAK KALDIRILMASINA, HMK'nın 373/1. maddesi uyarınca dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 22/03/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara