Esas No: 2021/41966
Karar No: 2022/15096
Karar Tarihi: 27.09.2022
Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2021/41966 Esas 2022/15096 Karar Sayılı İlamı
11. Ceza Dairesi 2021/41966 E. , 2022/15096 K.Özet:
Sanıklar hakkındaki dolandırıcılık suçlaması, uzlaşma kapsamında olmasına rağmen uzlaşma sağlanamadığı için mahkeme tarafından görüldü. Mahkeme, sanıkların 5237 Sayılı TCK'nin 157/1 ve 62. maddeleri gereğince suçlu olduğunu ve 1 yıl 3 ay hapis cezasıyla cezalandırıldıklarını belirledi. Ancak, adli para cezasına çevrilemeyecek hapis cezasının adli para cezasına çevrilebileceği hususunun göz ardı edildiği için karar temyiz edildi. Yargıtay Ceza Dairesi, daha önce benimsenen kararlara uyarak adli para cezalarının ödenmemesi halinde uygulanacak olan 5275 Sayılı Kanun'un 106/3. maddesinin infaz aşamasında gözetilmesi gerektiğini belirtti ve kararı onadı. Kanun maddeleri: 5271 Sayılı CMK'nin 291. maddesi, 310. maddesi; 6763 sayılı Kanun'un 34. maddesi, 5271 sayılı CMK'nin 253. ve 254. maddeleri, 5237 Sayılı TCK'nin 157/1, 62., 49/2. ve 50/1-a maddeleri, 5275 Sayılı Kanun'un 106/3. maddesi.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
7035 sayılı Kanun ile değişik 5271 sayılı CMK'nin 291. maddesinin 1. fıkrasının Bölge Adliye Mahkemelerinden verilen kararlara ilişkin temyiz süresini düzenlediği, daha önce Yargıtay incelemesinden geçen dosyalara ilişkin temyiz süresinin CMUK'nin 310. maddesine göre 1 hafta olduğu, ancak verilen hükümde temyiz süresi 15 gün olarak gösterilmek suretiyle sanık ... müdafisinin yanıltıldığı anlaşıldığından, temyiz dilekçesinin süresinde olduğu kabul edilerek ve sanıkların üzerine atılı dolandırıcılık suçunun 6763 sayılı Kanun’un 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK'nin 253. ve 254. maddeleri gereğince uzlaşma kapsamında olması nedeniyle, dosyanın uzlaştırma bürosuna tevdi edildiği ancak uzlaşmanın sağlanamadığı belirlenerek yapılan incelemede;
Sanıklar hakkında 5237 sayılı TCK'nin 157/1 ve 62. maddeleri uygulanarak tayin edilen 1 yıl 3 ay hapis cezalarının aynı Kanun'un 49/2. maddesi uyarınca kısa süreli olmayan hapis cezasının anılan Kanun'un 50/1-a maddesi uyarınca adli para cezalarına çevrilemeyeceğinin gözetilmemesi, aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamış; Yargıtay (Kapatılan) 15. Ceza Dairesinin 11.10.2017 tarihli, 2017/19924 Esas ve 2017/20048 Karar sayılı bozma ilamına konu mahkumiyet hükümlerini katılanlar vekili de temyiz ettiğinden, tebliğnamedeki bozma düşüncesine iştirak edilmemiş; Dairemizce de benimsenen, Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 23.01.2018 tarihli, 2017/463 Esas ve 2018/20 Karar sayılı ve 23.01.2018 tarihli, 2015/962 Esas ve 2018/16 Karar sayılı ilamlarında da belirtildiği üzere; hükmolunan adli para cezalarının ödenmemesi halinde uygulanacak olan 5275 sayılı Kanun’un 106/3. maddesinde, 28.06.2014 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 6545 sayılı Kanun'un 81. maddesiyle yapılan değişikliğin infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Bozmaya uyularak yargılamanın hukuka uygun olarak yapıldığı, iddia ve savunmalarda ileri sürülen hususların gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, hukuka uygun yöntemlerle elde edilen delillerin değerlendirilerek fiilin sanıklar tarafından işlendiğinin tespit edildiği, suç vasfının doğru biçimde belirlendiği, cezaların kanuni takdir sınırlarında uygulandığı tüm dosya kapsamından anlaşılmakla, sanıklar müdafiilerinin temyiz nedenleri yerinde görülmediğinden eleştiri dışında usul ve yasaya uygun bulunan hükümlerin ONANMASINA, 27.09.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.