Esas No: 2020/5301
Karar No: 2022/2265
Karar Tarihi: 23.03.2022
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2020/5301 Esas 2022/2265 Karar Sayılı İlamı
11. Hukuk Dairesi 2020/5301 E. , 2022/2265 K.Özet:
Davacı vekili, müvekkilinin davalıya borcu olmadığını ve senedin çoğu yerinin sonradan davalı tarafça doldurulduğunu ileri sürerek davanın kabul edilmesini talep etmiştir. İlk Derece Mahkemesi, icra takibine dayanak alınan senedin zorunlu unsurları içerdiğini ve bono niteliğinde kambiyo senedi olduğunu belirterek davanın reddine karar vermiştir. Bölge Adliye Mahkemesi ise istinafa konu edilen nihai kararın hukuka uygun olduğu anlaşıldığı için davacının istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermiştir. Temyiz istemi üzerine Yargıtay, yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından İlk Derece Mahkemesi kararında bir isabetsizlik olmadığını belirterek Bölge Adliye Mahkemesi kararını onamıştır. Göz önünde bulundurulması gereken kanun maddeleri TTK'nın 776. maddesi, İİK'nın 72/4 maddesi, HMK'nın 353/1-b.1. maddesi, HMK'nın 370/1. maddesi ve HMK'nın 372. maddesidir.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 6. HUKUK DAİRESİ
Taraflar arasında görülen davada Sivas 1. Asliye Hukuk Mahkemesince verilen 01.10.2019 tarih ve 2018/258 E. - 2019/454 K. sayılı kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi'nce verilen 27.12.2019 tarih ve 2019/160 E. - 2019/164 K. sayılı kararın duruşmalı olarak Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, duruşma için belirlenen 22.03.2022 günü hazır bulunan davacı vekili Av. ... ile davalı vekili Av. ...dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili; davalı tarafça 18/10/2014 tanzim tarihli 18/12/2014 vade tarihli 100.000,00-TL değerinde bonoya dayanılarak icra takibi başlatıldığını, müvekkilinin davalıya borcu olmadığını, senedi boş bir şekilde imzalayıp davalı tarafa verdiğini, senedin çoğu yerinin sonradan davalı tarafça doldurulduğunu, zorunlu şekli unsurlarda eksiklik olduğunu ileri sürerek müvekkilinin davalı tarafa borcu olmadığının kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili; davacının tüm unsurları yazılmış şekilde ve kendisi imza atarak senedi müvekkili davalıya teslim ettiğini, davacı tarafından imzalanan bononun sonradan zorunlu unsurlarının doldurulduğu iddiasının yazılı delille ispat edilmesi gerektiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
İlk Derece Mahkemesince tüm dosya kapsamına göre; icra takibine dayanak alınan senedin TTK.nın 776. maddesi hükmünde öngörülen zorunlu unsurları içerdiğinden bono niteliğinde kambiyo senedi olduğu, bonodaki keşideci imzasının davacının eli ürünü olduğu, davacının bu bononun bedelsiz olduğunu yazılı delillerle ispat etmesi gerekirken ispat edemediği, yemin deliline de dayanmadığı, İİK'nın 72/4 maddesi gereğince tazminat şartlarının da oluşmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Karara karşı davacı vekili istinaf yoluna başvurmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesince; istinafa konu edilen nihai kararın HMK'nın 353/1-b.1.maddesi gereğince usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşılmakla davacının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.
Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK'nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK'nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK'nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, takdir olunan 3.815,00 TL duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, aşağıda yazılı bakiye 26,30 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 23/03/2022 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.