Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2012/16321 Esas 2013/1757 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/16321
Karar No: 2013/1757
Karar Tarihi: 30.01.2013

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2012/16321 Esas 2013/1757 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Davacı icra takibine konu senedin borçlu olan müvekkilinin borçlu olmadığını iddia ederek, mahkeme tarafından reddedilmiştir. Davacı senedin borçlu olan davalıya verildiğini ancak ödendiği için bedelsiz kaldığını iddia etmiştir. Ancak mahkeme, davalının savunmasının olayın oluşuna daha uygun düştüğü ve davacının senedin ödendiğini kesin delil ile ispat edemediği gerekçesiyle davayı reddetmiştir.
Kanun Maddeleri: TCK'nın 168. Maddesi.
19. Hukuk Dairesi         2012/16321 E.  ,  2013/1757 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    - K A R A R -

    Davacı vekili, icra takibine konu senedin müvekkilinin oğlu ..."ın ... Ağır Ceza Mahkemesi"nde sanık olarak yargılandığı davada, müdahil olan davalıya verdiği maddi ve manevi zararların karşılığı olarak verildiğini ve gerek söz konusu mahkemedeki davalının 03.09.2008 tarihli celsede adı geçen sanığın babası olan müvekkili ... tarafından bu zararın ödendiğine dair beyanda bulunmuş olması gerekse davalıya senede istinaden yapılan ödemeler karşılığında alınan ibra niteliğindeki belgeler gözetildiğinde iş bu takibe konu senedin ödenmiş olması sebebiyle bedelsiz kaldığını, müvekkili ile davalı arasında bu olay dışında senet düzenlenmesini gerektirir başka bir bir ilişki bulunmadığını ileri sürerek müvekkilinin borçlu olmadığının tesptine, %40 kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, ... Ağır Ceza Mahkemesinde görülen davada sanıığn TCK"nın 168. maddesi kapsamında etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanabilmesi için müvekkilinin maddi ve manevi zararının karşılığı olarak 25.000 TL. üzerinde anlaşıldığını, bu miktarın 5.000 TL.sinin elden nakit olarak, 15.000 TL.sinin banka yolu ile ödendiğini, kalan 5.000 TL. için de senet verildiğini, karşı tarafa verilen “Belge” başlıklı belgede “..sanığın TCK"nın 168. maddesinden istifadesi için beyanda bulunulacağına ilişkin olmak üzere iş bu belgenin hazırlandığı”nın beyan edildiğini, bu belgenin bu senet için bir ibraname olmadığını, zira ibraname niteliğinde olması halinde açıkça senetten bahsedilmesi gerektiğini, davacı tarafın sanığın davada ceza almış olması nedeniyle senedi ödemediğini, davacının iddia ettiği gibi ortada iki ayrı senet bulunmayıp tek senet olduğunu ve bu senedin de ödenmediğini ileri sürerek davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece yapılan yargılama sonunda toplanan delillere göre; ... Ağır Ceza Mahkemesinin 2008/134 E. sayılı dosyasında sanık ... tarafından ..."a karşı olan eylemi nedeniyle uğranılan maddi zarar karşılığı olmak üzere verildiği hususunun ihtilafsız olduğu, ihtilafın bononun ödenip ödenmediği noktasında olduğu, ... Ağır Ceza Mahkemesinin 2008/134 E. sayılı dosyasında 03.09.2008 tarihli duruşmada katılan vekilinin alınan beyanında; “bugünki tarih itibariyle maddi zararlarının tamamının karşılandığını” beyan etmesi, davaya konu bononun da tanzim tarihinin 03.09.2008 tarihi olduğu, yine dosyada davacı vekili tarafından delil olarak dayanılan ve dosyaya ibraz edilen 03.09.2008 tarihli “belgedir” başlıklı yazıda da davaya konu bonoya açıkça herhangi bir atıfta bulunulmadığı, bononun da bir ödeme aracı olduğu hususu dikkate alındığında davalının savunmasının olayın oluşuna daha uygun düştüğü ve davacı yanın davaya konu senedin ödendiğini kesin delil ile ispat edemediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.
    Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 30.01.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara