Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2021/1666 Esas 2022/2252 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 3. HUKUK DAİRESİ

Taraflar arasında görülen davada Sinop 2. Asliye Hukuk Mahkemesince verilen 17.09.2020 tarih ve 2019/345 E- 2020/317 K. sayılı kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi'nce verilen 12.01.2021 tarih ve 2020/1412 E- 2021/65 K. sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili; müvekkili ...’un kurucusu olduğu Sinop Plastik Otomotiv Yan Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi'nin 22.08.2013 tarihinde Ticaret Sicili Gazetesi'nde ilan edilmek suretiyle re'sen terkin edildiğini, ancak şirket tarafından 3. şahıslara karşı dava açılması zorunluluğunun bulunduğunu ileri sürerek Sinop Plastik Otomotiv Yan Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi'nin ihyasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili; davanın süresi içinde açılmadığını, müvekkil kurumun 6102 sayılı TTK'nın geçici 7. maddesi uyarınca, şirkete ve yetkilisine yapılan tüm ihtarlara rağmen faal veya tasfiye halinde olduğuna ilişkin durumunu süresi içinde bildirmediğinden 22.08.2013 tarihinde şirketin ticaret sicilinden re'sen terkin edildiğini, terkin işleminin hukuka uygun olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
İlk derece mahkemesince, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; davacının, davaya konu şirketin kurucusu olduğu, şirket taşınmazlarına ilişkin dava açmak ve elektrik aboneliği için ihya talebinde bulunması nedeniyle hukuki menfaati bulunan kişilerden olduğu, davaya konu şiketin TTK'nın geçici 7. maddesinin 4. fıkrasının a bendinde öngörüldüğü şekilde re’sen terkin edilebilmesi için şirkete ve şirket yetkilisine ihtar yapılması gerektiği, somut uyuşmazlıkta, şirkete ve yetkilisine yapılan tebligatın bila tebliğ iade edildiği, ihtar Ticaret Sicili Gazetesi'nde ilan edilmişse de şirkete ve yetkilisine tebligat yapılmadan doğrudan Ticaret Sicili Gazetesi'nde ilan yapılmasının usule aykırı olduğu, bu nedenle re’sen terkin işleminin hukuka uygun olmadığı, usulüne uygun bir terkin olmadığından zamanaşımı süresinin de işlemeyeceği gerekçesiyle davanın kabulü ile adı geçen şirketin sınırlı ihyasına, davalı kurumun usulsüz terkin işlemi yaparak bu davanın açılmasına sebebiyet vermesi nedeniyle aleyhine yargılama giderine hükmedilmiştir.
Karara karşı, davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesi'nce; davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK'nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK'nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK'nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 21,40 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, 23/03/2022 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.