Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2021/9037 Esas 2022/2304 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/9037
Karar No: 2022/2304
Karar Tarihi: 23.03.2022

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2021/9037 Esas 2022/2304 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2021/9037 E.  ,  2022/2304 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ

    Taraflar arasında görülen davada Turgutlu 2. Asliye Hukuk Mahkemesince verilen 30.06.2021 tarih ve 2021/62 E- 2021/206 K. sayılı kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi'nce verilen 02.11.2021 tarih ve 2021/1189 E- 2021/1092 K. sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, ihyası istenilen şirket ile banka arasında yapılan genel kredi sözleşmesine istinaden şirketin borcuna teminat olarak banka lehine ipotek tesis edildiğini, borçlu şirket aleyhine ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla icra takibine başlanıldığını, şirketin ticaret sicilinden silindiğinin öğrenildiğini, şirketin tüzel kişiliğin kaybetmesi nedeniyle şirkete tebligat yapılamadığından şirketin geçici ihyasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacıya yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
    Mahkemece, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre, ihyası talep edilen şirketin 23.10.2015 tarihinde ticaret sicilden 6102 sayılı Kanun'un Geçici 7. maddesi uyarınca re'sen silindiği, ticaret sicilden kaydı re'sen silinen şirket alacaklıları ve hukuki menfaati bulunanların haklı sebeplere dayalı olarak silinme tarihinden itibaren 5 yıl içerisinde mahkemeye başvurarak şirketin ihyasını talep edilebileceği, davacı bankanın davayı açmakta hukuki menfaatinin bulunduğu ancak davanın beş yıllık hak düşürücü süre geçtikten sonra 08.03.2021 tarihinde davanın açıldığı gerekçesiyle hak düşürücü süre yönünden davanın reddine karar verilmiş, kararı davacı vekili istinaf etmiştir.
    İstinaf mahkemesince, ilk derece mahkemesinin kararı usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu gerekçesiyle Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353/1-b-1 maddesi gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş, kararı davacı vekili temyiz etmiştir.
    Dava, Ticaret sicilinden terkin edilen Selhan Un ve Unlu Mamüller Gıda Turizm, Elektronik Aletler İnşaat Müteahhitli Motorlu Taşıt ve Yedek Parça İthalat İhracat Pazarlama Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti.'nin yeniden ihyası istemine ilişkindir. Dosya kapsamında Turgutlu Ticaret Sicili Müdürlüğü'nden alınan müzekkere cevabında, ihyası istenilen şirketin 23.10.2015 tarihinde ticaret sicilden 6102 sayılı Kanun'un Geçici 7.maddesi uyarınca re'sen silindiği, infisah sebebi olarak vergi mükellefiyetinin kapalı olması ve adresinde bulunmadığının belirtildiği anlaşılmaktadır. Bilindiği üzere 6102 sayılı TTK’nın Geçici 7. maddesinde anonim ve limited şirketlerin hangi şartlarda sicilden resen terkin edileceği düzenlenmiştir. Anılan maddenin 1. fıkrası uyarınca 01.07.2015 tarihine kadar sayılan halleri tespit edilen ya da bildirilen anonim ve limited şirketler ile kooperatiflerin tasfiyeleri, ilgili kanunlardaki tasfiye usulüne uyulmaksızın bu madde uyarınca yapılır. Söz konusu maddenin 1/a bendinde; “24/6/1995 tarihli ve 559 sayılı Türk Ticaret Kanununun Bazı Maddelerinde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Hükmünde Kararname gereğince, sermayelerini anılan Kanun Hükmünde Kararname ile öngörülen tutarlara çıkarmamış anonim şirketler ile limited şirketler” hükmüne yer verildiği aynı maddenin 1/b bendinde, “Bu Kanunun yürürlük tarihinden önce veya 01.07.2015 tarihine kadar münfesih olan anonim ve limited şirketler” hükmüne yer verildiği ve 1/e bendinde ise “ Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce tasfiye işlemlerine başlanılmış ancak genel kurulun toplanamaması nedeniyle ara bilançoları veya son ve kati bilançosu genel kurula tevdi edilemediği için ticaret sicilinden terkin işlemi yapılamayan şirket ve kooperatifler.” hükmüne yer verilerek re'sen terkin sebepleri belirtilmiştir. Davalı ... Müdürlüğünce ihyası istenen şirketin vergi mükellefiyetinin kapalı olması ve adresinde bulunmadığı nedeniyle re'sen terkin edilme sebebi ile silinme hususu kanunda tadadi olarak sayılan hallerden olmadığından yapılan terkin işlemi de bu nedenle usul ve yasaya aykırı olduğundan hatalı gerekçeyle davanın reddi kararı doğru görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz isteminin kabulü ile İlk Derece Mahkemesince verilen karara yönelik istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULARAK KALDIRILMASINA, HMK'nın 373/1. maddesi uyarınca dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz eden davacıya iadesine, 22.03.2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara