Esas No: 2021/5494
Karar No: 2022/9861
Karar Tarihi: 03.10.2022
Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2021/5494 Esas 2022/9861 Karar Sayılı İlamı
10. Ceza Dairesi 2021/5494 E. , 2022/9861 K.Özet:
Dosya incelenerek, sanık hakkında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan mahkumiyet kararı verildiği görülmüştür. Ancak, hükmün gerekçesi yetersiz olduğundan ve daha önce işlediği benzer bir suç nedeniyle verilen açılmanın ertelenmesi kararı bulunduğundan dolayı, dosyanın birleştirilerek tüm delillerin birlikte değerlendirilerek sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerektiği vurgulanmıştır. Ayrıca, kanunlar arasında yapılan değişiklikler nedeniyle, sanığın durumunun yeniden belirlenmesi gerektiği hükme bağlanmıştır. Kanun maddeleri ise şöyledir: Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın 141/3, CMK'nın 34 ve 230. madde ve 5237 sayılı TCK'nın 53/1-b maddesi.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma
Hüküm : Mahkûmiyet
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
Aralarındaki bağlantı nedeniyle, Dairemizin 2020/9813 sırasında kayıtlı bulunan Eskişehir (Kapatılan) 10. Asliye Ceza Mahkemesinin, 08.05.2015 tarih, 2015/418 esas ve 2015/742 karar ve Dairemizin 2021/12914 esas sırasında kayıtlı bulunan Eskişehir 6. Asliye Ceza Mahkemesinin, 18/02/2016 tarih, 2015/533 esas ve 2016/170 karar sayılı dosyaları ile birlikte incelendi.
Hükmün gerekçe kısmında, "Yargılama süresinde sanık lehine takdiri indirim nedeni olabilecek bir hususun tespit edilemediği ve bu yönde bir eğilimin oluşmadığı" denilmek suretiyle sanık hakkında takdiri indirim uygulanmadığı anlaşıldığından tebliğnamede yer alan 3 numaralı bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir.
1- Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın 141/3, CMK'nın 34 ve 230. maddeleri uyarınca hükmün gerekçesinde, iddia ve savunmada ileri sürülen görüşlerin yazılması, kanıtların tartışılarak değerlendirilmesi, hükme esas alınan ve reddedilen kanıtlar ile mahkemece ulaşılan kanaatin, sanığın suç oluşturduğu veya oluşturmadığı sabit görülen fiilinin belirtilmesi ve bu fiilin nitelendirilmesinin yapılması suretiyle hüküm kurulması gerekirken, yetersiz gerekçe ile hüküm kurulması,
2- İddianame içeriğinde, sanık hakkında daha önce işlediği aynı suçtan dolayı verilen kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararının ihlal nedeniyle kaldırılarak iddianame ile kamu davası açıldığından bahisle, 18/10/2015 tarihli bu suç nedeniyle doğrudan kamu davası açıldığının belirtildiği; ancak daha önce işlediği 30.06.2014 tarihli suça ilişkin hükmün Dairemizin 03.10.2022 tarihli kararı ile bozulduğu anlaşılmakla,
Sanık hakkında daha önce, aynı nitelikteki başka bir suç nedeniyle 6545 sayılı Kanun'la değişik TCK'nın 191. maddesinin 2. fıkrası uyarınca verilmiş bir "kamu davasının açılmasının ertelenmesi" kararı varsa ve kovuşturması devam ediyorsa, verilecek hüküm inceleme konusu davada verilecek kararı da etkileyeceğinden,
Aralarındaki bağlantı nedeniyle bozma gerekçeleri de dikkate alınarak incelemeye konu eyleme ilişkin dosyanın 30.06.2014 tarihli eyleme ilişkin dava dosyası ile birleştirilmesi, tüm deliller birlikte değerlendirildikten sonra sanığın hukukî durumunun belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
3- 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarihli 2014/140 esas ve 2015/85 sayılı kararına yanlış anlam verilerek 5237 sayılı TCK'nın 53/1-b maddesinin uygulanmaması ve hükümden sonra 7242 sayılı Kanun’un 10. maddesiyle yapılan değişiklikler nedeniyle, bu maddenin uygulanması açısından sanığın durumunun yeniden belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün BOZULMASINA, 03.10.2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.