Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2012/13810 Esas 2013/1544 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/13810
Karar No: 2013/1544
Karar Tarihi: 28.01.2013

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2012/13810 Esas 2013/1544 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Taraflar arasındaki menfi tespit davasında davacı, müvekkilinin takip konusu çekten ötürü borçlu olmadığının tespitine ve çekin çalıntı olup çalan kişi veya kişilerce doldurularak tedavüle çıkartılması nedeniyle % 40 kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir. Mahkeme, takip konusu çek altındaki imzanın davacının eli ürünü olmadığının belirlenmesi bakımından sunulan tüm belge ve deliller ile çek üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırıldığı, alınan raporda dava konusu çekteki imzanın davacının elinin ürünü olmadığının bildirildiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar vermiştir. Ancak davada üç ayrı davalı bulunduğu halde kötüniyet tazminatından hangi davalının sorumlu olduğu açıklanmamıştır. Bu nedenle, İİK 72/5 maddesi hükmüne göre borçluyu menfi tespit davası açmaya zorlayan takibin haksız ve kötüniyetli olduğu anlaşılırsa talebi üzerine borçlunun dava sebebiyle uğradığı zararın da alacaklıdan tahsiline karar verilir. Takip alacaklısı dışında ciranta durumundaki davalıların bu tazminatla sorumlu tutulması mümkün değildir. Ciro yoluyla senedin hamili olan takip alacaklısı iyiniyetli hamil konumunda olup aksinin de davacı yanca kanı
19. Hukuk Dairesi         2012/13810 E.  ,  2013/1544 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalılardan ... vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    - K A R A R -

    Davacı vekili; müvekkili hakkında davalı ... tarafından 20.12.2008 keşide tarihli 5.400,00 TL bedelli çekin tahsili amacıyla icra takibi yapıldığını, diğer davalıların ise söz konusu çekin cirantaları olduğunu, ancak takibe konu çekin çalıntı olup çekteki keşideci imzası ile yazıların müvekkiline ait olmadığını belirterek müvekkilinin takip konusu çekten ötürü borçlu olmadığının tespitine ve çekin çalıntı olup çalan kişi veya kişilerce doldurularak tedavüle çıkartılması nedeniyle % 40 kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı ... vekili ; müvekkilinin çekin çalıntı olduğunu bilmesinin mümkün olmadığını, ayrıca davacının borcu ödememek için böyle bir yola başvurduğunu zira icra takibine itiraz etmediğini bu nedenle davanın haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunu belirterek açılan davanın reddini istemiştir
    Diğer davalılar davaya cevap vermemiştir.
    Mahkemece; takip konusu çek altındaki imzanın davacının eli ürünü olup olmadığının belirlenmesi bakımından sunulan tüm belge ve deliller ile çek üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırıldığı, alınan 12.01.2012 tarihli raporda dava konusu çekteki imzanın davacının elinin ürünü olmadığının bildirildiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş hüküm davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Davacı senetteki keşideci imzasının kendisine ait olmadığını iddia ederek borçlu bulunmadığının tespitini istemiş,mahkemece yaptırılan bilirkişi incelemesi neticesi keşideci imzasının davacı eli ürünü olmadığı anlaşıldığından davanın kabulüne, davacının icra doyasına konu çekten ötürü borçlu olmadığının tespitine ,takip kötüniyetli olduğundan asıl alacağın %40 oranında inkar tazminatının davalıdan alınıp davacıya verilmesine karar verilmiş olup davada üç ayrı davalı bulunduğu halde kötüniyet tazminatından hangi davalının sorumlu olduğu açıklanmadığı gibi neden sorumlu bulunduğuna ilişkin gerekçede gösterilmemiştir.İİK 72/5 maddesi hükmüne göre borçluyu menfi tespit davası açmaya zorlayan takibin haksız ve kötüniyetli olduğu anlaşılırsa talebi üzerine borçlunun dava sebebiyle uğradığı zararın da alacaklıdan tahsiline karar verilir.Takip alacaklısı dışında ciranta durumundaki davalıların bu tazminatla sorumlu tutulması mümkün değildir. Ciro yoluyla senedin hamili olan takip alacaklısı iyiniyetli hamil konumunda olup aksinin de davacı yanca kanıtlanması gerekir.Açıklanan hususlar dikkate alınmaksızın yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ:Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere,delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı ... vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 28.01.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara