Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2022/6530 Esas 2022/15422 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Ceza Dairesi
Esas No: 2022/6530
Karar No: 2022/15422
Karar Tarihi: 03.10.2022

Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2022/6530 Esas 2022/15422 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Sanık özel belgede sahtecilik suçundan 2 yıl hapis cezasına çarptırılmış, ancak Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın kanun yararına bozma istemi sonucu yapılan incelemede, belgenin güvenilirliği denetlenmediği için suç unsurlarının oluşmadığı tespit edilmiştir. Bu nedenle, sanığın beraati ve derhal tahliyesi kararlaştırılmıştır. Kararda yer alan kanun maddeleri şunlardır: Türk Ceza Kanunu'nun 207/1. maddesi, Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 309. maddesi ve bu maddenin 4. fıkrasının (d) bendi.
11. Ceza Dairesi         2022/6530 E.  ,  2022/15422 K.

    "İçtihat Metni"


    Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 25.06.2022 tarih ve 2017/8699 sayılı kanun yararına bozma istemine atfen, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 07.07.2022 tarih ve KYB-2022/96055 sayılı ihbarname ile;
    Özel belgede sahtecilik suçundan sanık ...'nın, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 207/1. maddesi uyarınca 2 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına dair Çanakkale 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 12/11/2014 tarihli ve 2010/350 esas, 2014/625 sayılı kararının "1-Sanığın katılanın iş yerinde bulunan katılana ait fatura koçanının 016303 no'lu yaprağını katılandan 8.500,00 Türk lirası bedelle halı satın almış gibi sahte şekilde düzenlemesi şeklinde gelişen somut olaya ilişkin yapılan yargılama sonucunda, belge sureti üzerinden inceleme yapılarak yazılı şekilde mahkumiyet kararı verilmiş ise de; Benzer bir olaya ilişkin Yargıtay 11. Ceza Dairesinin 10/06/2020 tarihli ve 2019/9052 esas, 2020/2940 karar sayılı ilamında belirtildiği üzere, Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun 14/10/2008 tarih ve 49/219 sayılı kararında da açıklandığı gibi; yargılama makamlarının suç isnadı nedeniyle oluşan uyuşmazlığı çözümlerken ele geçirilen ve kendiliklerinden getirtilen ya da iddia ve savunma doğrultusunda sunulan belgelerin güvenilirliğini de denetlemek durumunda oldukları, güvenilirliğin denetlenebilmesi için, belgenin aslının veya bunun olanaklı olmaması halinde de aslına uygunluğu yetkili makam veya kişilerce onanmış örnek ya da kopyalarının dosyaya konulması gerektiği, yine Ceza Genel Kurulunun 14/10/2003 tarihli ve 232/250 sayılı kararında açıklandığı üzere, suça konu belgenin fotokopi olması durumunda hukuki sonuç doğurmaya elverişli nitelikte olmadığı, aslı bulunamayan belgelerin aldatma özelliğinin bulunup bulunmadığının da tespit edilemediği gözetilmeden,
    2-Kabule göre de, benzer bir olayla ilgili Yargıtay 11. Ceza Dairesinin 22/06/2021 tarihli ve 2019/2857 esas, 2021/5792 karar sayılı ilamında da belirtildiği üzere, özel belgede sahtecilik suçunun oluşumu için sahte özel belgenin düzenlenmesi ya da gerçek bir özel belgenin değiştirilmesi yeterli olmayıp, suçun tamamlanması veya oluşması için zorunlu kurucu unsur olarak sahte özel belgenin hukuki sonuç doğuracak şekilde kullanılması gerektiği ancak somut olayda suça konu sahte faturanın sanık tarafından nerede ve ne şekilde kullanıldığının kesin olarak belirlenemediği gözetilmeden,
    Unsurları oluşmayan suçtan sanığın beraati yerine yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesinde isabet görülmediğinden" bahisle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca, bozulması istenilmiş olmakla,
    Dosya incelendi, gereği görüşüldü:

    İncelenen dosya içeriğine göre; kanun yararına bozma istemine atfen düzenlenen ihbarnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden, sanığın “özel belgede sahtecilik“ suçundan TCK‘nin 207/1. maddesi uyarınca 2 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına dair Çanakkale 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 12.11.2014 tarihli, 2010/350 Esas ve 2014/625 Karar sayılı mahkûmiyet hükmünün CMK'nin 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA; bozma nedenine göre aynı maddenin 4. fıkrasının (d) bendi uyarınca karar verilmesi mümkün görüldüğünden, yüklenen suç unsurları itibarıyla oluşmadığından sanığın BERAATİNE, cezanın çektirilmemesine, sanık hakkında bu suça ilişkin infazın durdurulmasına, başka suçtan tutuklu ya da hükümlü değilse derhal TAHLİYESİNE, dosyanın mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına İADESİNE, 03.10.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.




    Hemen Ara