19. Hukuk Dairesi 2012/12915 E. , 2013/1512 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili; davalı tarafından müvekkili aleyhine kambiyo senedine dayanarak icra takibi başlatıldığını, söz konusu senette ciro silsilesinin bozuk olduğunu, müvekkilinin davalıya borcunun bulunmadığını belirterek takibe konulan senetten dolayı borçlu olmadığının tespitine, haksız takibin iptaline ve davalının %40"tan aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili; takip konusu senetteki borçlu imzasının davacıya ait olduğunu, davacının imzaya bir itirazının olmadığını, protesto çekilmemesinin borcu ortadan kaldırmayacağını belirterek davanın reddine ve davacının % 40"tan aşağı olmamak üzere tazminata mahkum edilmesini talep etmiştir.
Mahkemece toplanan deliller ve dosya kapsamına göre; takip konusu senedin ciro yoluyla davalıya devredildiği, her ne kadar davalıya borçlu olunmadığı ileri sürülmüşse de, davacı yanca ticari ilişki içinde bulunduğu lehdar ..."ye karşı borçlu olunmadığının iddia ve ispat edilemediği, davacı ile dava dışı şirket arasındaki ilişkiden kaynaklanan defilerin davalıya karşı ileri sürülemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava konusu bononun lehdar hanesinde “...” yazılıdır, “...” tüzel kişiliği olmayan bir kavramdır. Ancak ..."a ait “...” isimli bir şahıs firması olabilir. Böyle bir durumda ise ilk cironun firma sahibi olan şahıs tarafından yapılması gerekir. Oysa somut olayda, ilk cironun “... -...” tarafından yapıldığı görülmüştür. Bu durumda ciro silsilesinde kopukluk olduğunda davalının yetkili hamil olmadığının kabulü gerekir. Mahkemece bu yönler üzerinde durulup tartışılmadan somut olaya uygun düşmeyen gerekçeler ve eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, bozma nedenine göre öteki temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesine, 28.01.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.