Esas No: 2022/1470
Karar No: 2022/2361
Karar Tarihi: 24.03.2022
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2022/1470 Esas 2022/2361 Karar Sayılı İlamı
11. Hukuk Dairesi 2022/1470 E. , 2022/2361 K.Özet:
Davacı tarafın, ihyası istenen şirket aleyhine açtığı dava, destekten yoksun kalma ve manevi tazminat talebini kapsamaktadır. İlk derece mahkemesi, davalı tasfiye memuru tarafından yapılan itirazları reddederek, şirketin ihyasına karar vermiştir. Bölge Adliye Mahkemesi de istinaf başvurusunu esastan reddederek, ilk derece mahkemesinin kararını onamıştır. Kararda, şirketin tasfiyesi işlemlerinin eksik bırakıldığına dair iddialar yer almaktadır. Kanun maddesi olarak ise 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 547/2. maddesi gereği \"Mahkeme istemin yerinde olduğuna kanaat getirirse, şirketin ek tasfiye için yeniden tesciline karar verir ve bu işlemlerini yapmaları için son tasfiye memurlarını veya yeni bir veya birkaç kişiyi tasfiye memuru olarak atayarak tescil ve ilan ettirir.\" hükmü vurgulanmıştır.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 14. HUKUK DAİRESİ
Taraflar arasında görülen davada İstanbul Anadolu 10. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 29.09.2021 tarih ve 2021/346 E. - 2021/692 K. sayılı kararın davalı tasfiye memuru vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi’nce verilen 30.12.2021 tarih ve 2021/2219 E. - 2021/1692 K. sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı tasfiye memuru vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilleri tarafından ihyası istenen şirket aleyhine İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2016/353 E sayılı dosyasında destekten yoksun kalma ve manevi tazminat talepli dava açıldığını, mahkemece 06.03.2019 tarih ve 2019/185 Karar sayılı ilamla tazminata karar verildiğini, kararın davalılardan Anadolu Anonim Sigorta A.Ş. tarafından istinaf edildiğini ve dosyanın Bölge Adliye Mahkemesinde olduğunu, diğer davalılar ... ve Çınaraltı Kafe Restoran Gıda İnşaat San.ve Tic. Ltd. Şti'nin davayı istinaf etmemesi nedeniyle bu davalılar açısından kararın kesinleştiğini, ilama bağlı alacağın tahsili amacıyla İstanbul Anadolu 13.İcra Müdürlüğü'nün 2019/14414 Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, icra aşamasında iken şirketin mal kaçırma kastıyla tasfiye
edildiğinin ve İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü'nce şirketin tasfiyesine karar verildiğini öğrendiklerini belirlendiğini, davalı tasfiye memurunun ihyası istenen şirketin tasfiye işlemlerini gerektiği gibi tamamlanmadığını ve tasfiyesi gereken hususların eksik bırakıldığını ileri sürerek, Çınaraltı Kafe Restoran Gıda İnşaat San. ve Tic. Ltd. Şti'nin ihyasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı kurum vekili, tasfiye sürecinde yetki ve sorumluluğun tasfiye memurunda olduğunu, müvekkilinin davanın açılmasına sebep olmadığından yargılama gideri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulmaması gerektiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
Davalı tasfiye memuru ... davaya yanıt vermemştir.
İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama ve toplanan delillere göre, her ne kadar dava konusu şirket kendisi tarafından tasfiye sürecine girip tasfiyeyi sonuçlandırmış ve sicilden terkin edilmiş ise de dava konusu terkin edilen şirket hakkında halen devam eden derdest icra takibi bulunduğu, dolayısıyla faal olduğu, derdest olan icra takibine göre şirket borcu ortaya çıkabileceği, tasfiyenin şirketin tüm borç ve alacakları tasfiye olunmaksızın tamamlanamayacağı, ticaret sicilinden terkin olunamayacağı sonucuna varıldığından ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 547/2. maddesi gereğince "Mahkeme istemin yerinde olduğuna kanaat getirirse, şirketin ek tasfiye için yeniden tesciline karar verir ve bu işlemlerini yapmaları için son tasfiye memurlarını veya yeni bir veya birkaç kişiyi tasfiye memuru olarak atayarak tescil ve ilan ettirir." hükmü dikkate alındığında davanın kabulüne karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle davanın kabulüne, İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü'nün 915407-0 sicil nosuna kayıtlı bulunup 13.11.2019 tarihinde 6102 sayılı TTK'nın 547. maddesi gereğince sicilden terkin edilen tasfiye halinde Çınaraltı Kafe Restoran Gıda İnşaat Sanayi Ticaret Limited Şirketi’nin 6102 sayılı TTK’nın 547. maddesi gereğince İstanbul Anadolu 13. İcra Müdürlüğü'nün 2019/14414 Esas sayılı dosyası ile sınırlı olmak üzere, terkin edilen şirket hakkında derdest olan icra takibinin sonuçlanması ve infazı bakımından sicilden terkinine ilişkin kararın kaldırılmak suretiyle ihyasına, İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğüne yeniden tesciline, tasfiye memuru olarak en son tasfiye memuru olan ...'ün atanmasına, ek tasfiye işlemlerinin tasfiye memuru tarafından yürütülmesine, ek tasfiye işlemleri bitinceye kadar tasfiye memurunun görevine devam etmesine, kararın Ticaret Sicil Gazetesi'nde ilan edilmesine karar verilmiştir.
Karara karşı, davalı tasfiye memuru vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesince ilk derece mahkemesi kararı usul ve yasaya uygun bulunduğundan davalı tasfiye memuru vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Kararı, davalı tasfiye memuru vekili temyiz etmiştir.
Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK'nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davalı tasfiye memuru vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK'nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK'nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, davalı tasfiye memurundan temyiz harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına mahal olmadığına, 24/03/2022 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.