Esas No: 2022/4968
Karar No: 2022/6069
Karar Tarihi: 04.07.2022
Yargıtay 1. Ceza Dairesi 2022/4968 Esas 2022/6069 Karar Sayılı İlamı
1. Ceza Dairesi 2022/4968 E. , 2022/6069 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Kasten yaralama, neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama
HÜKÜMLER : Mahkûmiyet
Sanıklar hakkında bozma üzerine kurulan hükümlerin; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir oldukları, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenlerin hükümleri temyize hak ve yetkilerinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteklerinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteklerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. ... 1. Asliye Ceza Mahkemesinin, 18.01.2016 tarihli ve 2013/456 Esas, 2016/55 Karar sayılı kararıyla;
a) Sanık ... hakkında katılanlar ... ve ...'a karşı kasten yaralama suçlarından açılan kamu davasının yapılan yargılaması neticesinde, 5271 sayılı Kanun'un 223 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (e) bendi uyarınca ayrı ayrı beraatine,
b) Sanık ... hakkında katılanlar ... ve ...'e karşı kasten yaralama suçlarından, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 86 ncı maddesinin birinci fıkrası, üçüncü fıkrasının (e) bendi ve 53 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca ayrı ayrı 3 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.
2. ... 1. Asliye Ceza Mahkemesinin, 18.01.2016 tarihli ve 2013/456 Esas, 2016/55 Karar sayılı kararının sanıklar müdafii ve katılan ... vekili tarafından temyizi üzerine Yargıtay (birleşen) 3. Ceza Dairesinin, 22.10.2020 tarihli ve 2020/10407 Esas, 2020/14475 Karar sayılı ilâmıyla;
"a) Sanık ... hakkında katılan ...’e karşı eylem nedeniyle verilen beraat kararına ilişkin olarak; oluş, iddia ve dosya kapsamına göre kardeş olan sanıkların, fikir ve eylem birliği içerisinde hareketle iştirak halinde hareket ederek, sanık ...’ın tüfekle, sanık ...’in ise ruhsatsız tabanca ile aynı yöne doğru ateş etmeleri sebebiyle katılanın yaralandığı olayda, her iki sanığın da meydana gelen neticelerden eşit olarak sorumlu tutulmaları gerektiği gözetilerek, sanığın, katılan ...’e karşı kasten yaralama suçundan mahkumiyeti gerekirken, hatalı değerlendirme neticesinde yazılı şekilde beraatine karar verilmesi,
b) Sanık ... hakkındaki mahkûmiyet hükümleri yönünden; oluş, iddia, dosya kapsamı ve mağdur ile katılanın kendi beyanlarına göre, sanıklarla daha önceden tanışmadıkları, herhangi bir anlaşmazlık ya da husumetlerinin bulunmadığı gözetilerek sanıkların, dosya içeriğine göre hesap ödeme meselesinden tartışma yaşayıp ayrıldıkları restoranı hedef alarak o yöne doğru ateş etmeleri neticesinde, olayın tarafı olmayan, olayı izlemekte olan restoran müşterileri ... ve ...’i görüp görmediğinin ayrıntılı taraf beyanları ile tespiti yoluna gidilmesi, ateş ettiği sırada ... ve ...’i görmediğinin ve onları hedef alarak ateş etmediğinin, başka bir yönü ya da kişiyi hedef alarak ateş etmesi neticesinde yaralanmalarının tespiti halinde, yargılama konusu suçları TCK’nin 21/2. maddesi kapsamında olası kast ile işleyip işlemediği, denetime imkan verecek şekilde tartışılıp, ulaşılan vicdani kanaat tutanaklara yansıtıldıktan sonra uygulama yapılması gerekirken, yazılı şekilde hükümler tesisi,
c) Sanık ...’in, mağdur ...’a yönelik eylemi yönünden; sanığın eylemi neticesinde ... Devlet Hastanesinde görevli Adli Tıp Uzmanınca tanzim olunan 28/03/2013 tarihli raporda, 'Sağ cruriste 2 adet (içten giriş-dıştan çıkış) ateşli silah yaralanması, sağ ayak tibia’da kırığa neden olmakla BTM ile giderilemez, hayati tehlikeye neden olmaz, hayat fonksiyonlarına etkisi ağır (5) derecedir.' şeklindeki açıklama karşısında, sanığın eylemi neticesinde mağdurda kemik kırığı oluştuğu nazara alınarak, TCK’nin 86/1. ve 86/3-e maddelerine göre belirlenen ceza miktarının, aynı Kanun’un 87/3. maddesi ile kemik kırığının hayat fonksiyonlarına etki derecesi ve TCK’nin 3. maddesinde yer alan 'cezada orantılılık ilkesi' gözetilerek makul bir oranda artırılması gerektiğinin gözetilmemesi suretiyle eksik ceza tayini,"
Nedeniyle bozulmasına ve sanık ... hakkında katılan ...'a karşı işlediği fiil yönünden 1412 sayılı Kanun'un 326 ncı maddesinin son fıkrası uyarınca sonuç ceza miktarı bakımından sanığın kazanılmış hakkının dikkate alınmasına karar verilmiştir.
3. ... 1. Asliye Ceza Mahkemesinin, 22.09.2021 tarihli ve 2020/1482 Esas, 2021/1588 Karar sayılı kararıyla;
a) Sanık ... hakkında katılan ...'e karşı kasten yaralama suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 86 ncı maddesinin birinci fıkrası, üçüncü fıkrasının (e) bendi, 62 nci maddesinin birinci fıkrası ve 53 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca 2 yıl 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına,
b) Sanık ... hakkında;
i) Katılan ...'e karşı kasten yaralama suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 86 ncı maddesinin birinci fıkrası, üçüncü fıkrasının (e) bendi ve 53 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca 3 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına,
ii) Katılan ...'a karşı neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 86 ncı maddesinin birinci fıkrası, üçüncü fıkrasının (e) bendi, 87 nci maddesinin üçüncü fıkrası, 21 inci maddesinin birinci fıkrası ve 53 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca 2 yıl 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına,
Karar verilmiştir.
4. Dava dosyası, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca tanzim olunan, 15.04.2022 tarihli ve 2021/149305 sayılı, onama görüşlü Tebliğname ile Daireye tevdi edilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
A. Sanıkların Temyiz Sebepleri
Haklarında verilen kararların bozulması isteminden ibarettir.
B. Cumhuriyet Savcısının Temyiz Sebebi
1. Sanıkların katılan ...'e karşı olası kast ile hareket ettiklerinin gözetilmemesine,
2. Kabule göre de; katılan ...'in yaralandığı bölge itibarıyla eylemin öldürmeye teşebbüs olup olmadığının değerlendirilmesi gerektiğine,
İlişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
Sanıkların kardeş oldukları, olay gecesi saat 23:00 sıralarında sanıkların ...'e ait evde alkol aldıkları, daha sonra...'ın yönetimindeki minübüs ile ... köyü yakınlarındaki restauranta gittikleri, burada da bir süre oturup alkol aldıkları, bu mekanda alkolün de etkisi ile aralarında yüksek sesle tartışmaya başladıkları, restaurant işletmecisi tanık ....'nın sanıkların yanına giderek diğer müşterileri rahatsız etmemeleri için uyardığı, bunun üzerine sanıkların, tanık ... ile kısa süreli sözlü tartışma yaşadıkları ve restorandan çıktıkları, geldikleri minübüse yöneldikleri, minibüse binmeden önce...'ın aracındaki pompalı tüfekle iki kez havaya doğru ateş ettiği ve ardından minübüse binerek hareket ettikleri, alkolün de etkisi ile hızlı ve kontrolsüz bir şekilde Koçarlı Söke yoluna çıktıkları sırada Söke yönünden gelen ve tanık ... .'nin yönetiminde olan araca çarpmak üzere iken tanığın yolun sağına doğru kaçarak frenlemesi ile çarpmayı engellediği, sanık ...'ın kullandığı minibüsün bu aracın arkasında durduğu, yolun kapanmış olması nedeni ile...'ın minibüsünün önündeki aracın sağından Koçarlıya doğru gitmek istediği sırada yolun sağ tarafındaki çamurlu şarampole battığı ve çıkamadığı, şoför mahalinden inen sanık ...'ın araçtan iner inmez oturduğu koltuğun altından pompalı av tüfeğini çıkararak mekanizmasını çekip bıraktığı ve havaya doğru bir kez ateş ettiği, ...'ın tüfeği tanık ...'e doğrulttuğu ancak tanığı tanıması üzerine tüfeği bu kez havaya doğrulttuğu, bu sırada minibüsten inen diğer sanık ...'in elinde taşıdığı tabancayı silah sesi ve gürültüler üzerine restaurant dışına çıkan kişilerin üzerine doğrulttuğu, iki kez ateş ettiği, ...'in ateş etmesi üzerine katılan ...'ın sağ ayağından yaralandığı, ... ve...'ın restorantın dışında yalnız bulunan tanık ...'e doğru ateş ettikleri ve ...'in sol kulak arkasından giren merminin enseden çıkarak yaralanmaya sebebiyet verdiği, ...'ın ise hayat fonksiyonlarını ağır (5) derecede etkileyecek nitelikte kemik kırığı meydana gelecek şekilde yaralandığı belirlenmiştir.
2. Sanık ...'in, üzerine atılı suçlamayı tevil yoluyla kabul ettiği, sanık ...'ın ise suçlamayı kabul etmediği anlaşılmıştır.
3. Tanık beyanları dava dosyasında mevcuttur.
4. Sanıkların eylemleri neticesinde,
a) Katılan ...'te meydana gelen yaralanmaya ilişkin olarak; Adlî Tıp Kurumu Başkanlığı ... Adlî Tıp Şube Müdürlüğünce tanzim olunan, 26.06.2015 tarihli; "Sol kulak arkasında 0,5x0,5 cm. giriş ve ensede parçalı dağınık çıkış deliği olmak üzere kurşun giriş ve çıkış delikleri, yumuşak doku seyirli ateşli silah yaralanması, basit bir tıbbî müdahale ile giderilemez, hayati tehlikeye neden olmaz, duyularından veya organlarından birinin işlevinin sürekli zayıflamasına ya da yitirilmesine neden olmamıştır, yüzde sabit ize neden olmaz, kemik kırığı bulunmamaktadır."
b) Sanık ...'in eylemi neticesinde katılan ...'da meydana gelen yaralanmaya ilişkin olarak; ... Devlet Hastanesi, Adlî Tıp Uzmanı tarafından tanzim olunan, 28.03.2013 tarihli; “Sağ cruriste 2 adet (içten giriş-dıştan çıkış) ateşli silah yaralanması, sağ ayak tibia’da kırığa neden olmakla basit bir tıbbî müdahale ile giderilemez, hayati tehlikeye neden olmaz, hayat fonksiyonlarına etkisi AĞIR (5) derecedir.”
Görüşlerini içerir adlî muayene raporları dava dosyasında bulunmaktadır.
5. Mahkemece, Hukukî Süreç başlığı altında (2) numaralı paragrafta bilgilerine yer verilen Yargıtay bozma ilâmına uyulmasına karar verilmiştir.
IV. GEREKÇE
1. Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemlerin sanıklar tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemlere uyan suç vasıfları ve yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, sanıklar ile o yer Cumhuriyet savcısının yerinde görülmeyen diğer temyiz sebepleri reddedilmiştir.
2. Kabule göre; sanıklardan...'ın pompalı av tüfeğini çıkararak mekanizmasını çekip bıraktığı ve havaya doğru bir kez ateş ettiği, bu sırada minibüsten inen diğer sanık ...'in elinde taşıdığı tabancayı silah sesi ve gürültüler üzerine restoran dışına çıkan kişilerin üzerine doğrulttuğu, iki kez ateş ettiği, ...'in ateş etmesi üzerine katılan ...'ın sağ ayağından yaralandığı, ... ve...'ın restorantın dışında yalnız bulunan katılan ...'e doğru ateş ettikleri ve ...'in, bozma sonrası 22.09.2021 tarihli duruşmada "Sanıklar bizzat beni hedef alarak ateş ettiler." şeklindeki anlatımı ve katılan ...'in sol kulak arkasından giren merminin enseden çıkarak yaralanmaya sebebiyet vermesi, katılan ...'in soruşturma aşamasındaki beyanı ile kovuşturma aşamasındaki beyanları, tanık beyanlar ve sanık savunmaları ile sanıkların eylemlerini gerçekleştirdikleri yer ile katılanların bulundukları yer arasındaki mesafe, sanıkların katılanları hedef alarak ateş edip etmediklerinin tespiti ile sanıkların katılanlara karşı gerçekleştirdikleri eylemlerde mevcut kusur durumları ile doğrudan kastla hareket ettiklerinin tespiti hâlinde aralarında iştirak iradesinin bulunup bulunmadığı ve kasıtlarının öldürmeye yönelik olup olmadığının belirlenmesine ilişkin delillerin takdirinin yüksek görevli ağır ceza mahkemesine ait olduğu gözetilerek görevsizlik kararı verilmesi gerekirken yargılamaya devamla, sanıkların kastı itibarıyla suç vasıflarına yönelik değerlendirme de yapılarak hüküm kurulması, aykırı bulunmuştur.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde (2) numaralı paragrafta açıklanan nedenle ... 1. Asliye Ceza Mahkemesinin, 22.09.2021 tarihli ve 2020/1482 Esas, 2021/1588 Karar sayılı kararına yönelik sanıklar ve o yer Cumhuriyet savcısının temyiz istekleri yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi gereği, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA, Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 04.07.2022 tarihinde karar verildi.