Esas No: 2022/5378
Karar No: 2022/15541
Karar Tarihi: 04.10.2022
Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2022/5378 Esas 2022/15541 Karar Sayılı İlamı
11. Ceza Dairesi 2022/5378 E. , 2022/15541 K.Özet:
Sanığın dolandırıcılık suçlamasıyla yargılandığı bir davada, uzlaşma kapsamında olması nedeniyle dosyanın uzlaştırmacıya tevdi edildiği ve uzlaşmanın sağlanamadığına dair raporun dosyaya eklendiği belirtiliyor. Ancak, suçun ceza kanunundaki cezasının türü ve üst sınırına göre, olağan dava zamanaşımı süresinin sanığın sorgusunun yapıldığı tarihten itibaren gerçekleştiği ve bu nedenle mahkumiyet hükmünün yasaya aykırı olduğu vurgulanıyor. Kararda, sanık hakkındaki kamu davasının gerçekleşen olağan dava zamanaşımı nedeniyle düşmesi gerektiği belirtiliyor. Kanun maddeleri olarak da, sanığa yüklenen \"dolandırıcılık\" suçunun 5237 sayılı TCK'nin 66/1-e maddesinde öngörülen olağan dava zamanaşımı süresine tabi olduğu ve suçun ceza kanunundaki cezasına göre değerlendirilmesi gerektiği, ayrıca kamu davasının düşme durumunun da 5271 sayılı CMK'nin 223/8. maddesi uyarınca gerçekleştiği ifade ediliyor.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Dolandırıcılık
...
Sanığın üzerine atılı dolandırıcılık suçunun 6763 sayılı Kanun’un 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK'nin 253. ve 254. maddeleri gereğince uzlaşma kapsamında olması nedeniyle mahkemece dosyanın uzlaştırmacıya tevdi edildiği, ilk uzlaştırma teklifinin yapıldığı 08.04.2021 tarihinden uzlaşmanın sağlanamadığına ilişkin raporunun uzlaştırma bürosuna verildiği 26.05.2021 tarihine kadar Ceza Muhakemesi Uzlaştırma Yönetmeli'nin 34. maddesi uyarınca dava zamanaşımının durduğu gözetilerek yapılan temyiz incelemesinde;
Sanığa yüklenen “dolandırıcılık” suçunun Kanundaki cezasının türü ve üst sınırına göre, 5237 sayılı TCK’nin 66/1-e maddesinde öngörülen olağan dava zamanaşımının, kesen son sebep olan sanığın sorgusunun yapıldığı 17.12.2013 tarihinden hüküm tarihine kadar gerçekleştiği ve kamu davasının zamanaşımı nedeniyle düşmesine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden mahkûmiyet hükmü kurulması,
Yasaya aykırı, sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, diğer yönleri incelenmeyen hükmün 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA; ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususta, aynı Kanun’un 322. maddesindeki yetkiye dayanılarak karar verilmesi mümkün olduğundan, sanık hakkındaki kamu davasının gerçekleşen olağan dava zamanaşımı nedeniyle 5271 sayılı CMK’nin 223/8. maddesi uyarınca DÜŞMESİNE, 04.10.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.