Yargıtay 1. Ceza Dairesi 2022/3188 Esas 2022/6060 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
1. Ceza Dairesi
Esas No: 2022/3188
Karar No: 2022/6060
Karar Tarihi: 04.07.2022

Yargıtay 1. Ceza Dairesi 2022/3188 Esas 2022/6060 Karar Sayılı İlamı

1. Ceza Dairesi         2022/3188 E.  ,  2022/6060 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama
    HÜKÜM : Mahkûmiyet

    Sanık hakkında bozma üzerine kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
    I. HUKUKÎ SÜREÇ
    1. Sivaslı Asliye Ceza Mahkemesinin, 03.02.2016 tarihli ve 2015/283 Esas, 2016/50 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 86 ncı maddesinin birinci fıkrası, 87 nci maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi ve aynı maddenin aynı fıkrasının son cümlesi, 62 nci maddesinin birinci fıkrası, 53 üncü maddesinin birinci fıkrası ve 58 inci maddesinin altıncı fıkrası uyarınca 2 yıl 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına ve cezanın mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilmiştir.
    2. Sivaslı Asliye Ceza Mahkemesinin, 03.02.2016 tarihli ve 2015/283 Esas, 2016/50 Karar sayılı kararının sanık tarafından temyizi üzerine Yargıtay (birleşen) 3. Ceza Dairesinin, 17.09.2020 tarihli ve 2020/8155 Esas, 2020/10965 Karar sayılı ilâmıyla;
    "a) Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 25.04.2017 gün, 2015/1167 Esas ve 2017/247 sayılı Kararında belirtildiği üzere, sanığa ek savunma hakkı tanınmadan, iddianamede gösterilmeyen 5237 sayılı TCK'nin 87/1-son maddesinin uygulanması suretiyle Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin (Pelissier ve Sassi/Fransa, No: 25444/94, P. 67, Sadak ve diğerleri/Türkiye No: 29900/96, 29901/96, 29902/96, 29903/96, 17.07.2001) kararlarında belirtildiği üzere, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin “Adil yargılanma hakkı” başlıklı 6. maddesine, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın “Hak arama hürriyeti” başlıklı 36. maddesine ve CMK’nin 226. maddesine muhalefet edilerek sanığın savunma hakkının kısıtlanması,
    Kabule göre de;
    b) Sanığın eylemi neticesinde müştekide meydana gelen yaralanmaya ilişkin olarak Adli Tıp Kurumu Uşak Şube Müdürlüğünce tanzim olunan 23.12.2014 tarihli raporda, müştekinin vücudunda hayat fonksiyonlarını orta (2) derecede etkileyen kemik kırığı ve yüzde sabit iz meydana geldiği gözetilerek, birden fazla nitelikli hal ihlali ile yargılama konusu suçu işleyen sanık hakkında, suçun işleniş şekli, kastının yoğunluğu ve meydana gelen zarar ve tehlikenin ağırlığı dikkate alınarak, 5237 sayılı TCK'nin 61. maddesindeki ölçütler gereğince temel cezaya hükmedilirken, TCK'nin 3. maddesindeki “cezada orantılılık ilkesi” gereği, hakkaniyete uygun ve sonuca etkili olacak şekilde alt sınırdan uzaklaşılması gerektiğinin gözetilmemesi suretiyle eksik ceza tayini,
    c) Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarihli, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararı ile 5237 sayılı TCK'nin 53. maddesindeki bazı hükümlerin iptal edilmesi nedeniyle hak yoksunlukları yönünden sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,"
    Nedenleriyle bozulmasına ve 1412 sayılı Kanun'un 326 ncı maddesinin son fıkrası uyarınca sonuç ceza miktarı bakımından sanığın kazanılmış hakkının dikkate alınmasına karar verilmiştir.
    3. Sivaslı Asliye Ceza Mahkemesinin, 11.02.2021 tarihli ve 2020/476 Esas, 2021/62 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 86 ncı maddesinin birinci fıkrası, 87 nci maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi ve aynı maddenin aynı fıkrasının son cümlesi, 62 nci maddesinin birinci fıkrası, 53 üncü maddesinin birinci fıkrası ve 58 inci maddesinin altıncı fıkrası uyarınca 3 yıl 4 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına ve cezanın mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilmiştir.
    II. TEMYİZ SEBEPLERİ
    Sanığın temyiz sebebi; hükmü temyiz etme iradesinden ibarettir.
    III. OLAY VE OLGULAR
    1. Sanık ile şikâyetçi arasında sebebi dava dosyasına yansımayan bir husumetin bulunduğu, olay günü aralarında meydana gelen tartışmada, sanığın, fizikî güç kullanarak darp ettiği şikâyetçiyi, hayat fonksiyonlarına etkisi orta (2) derecede olan kot kırığı ve yüzde sabit iz meydana gelecek şekilde yaraladığı anlaşılmıştır.
    2. Sanığın, üzerine atılı suçlamayı kabul etmediği belirlenmiştir.
    3. Sanığın eylemi neticesinde şikâyetçide meydana gelen yaralanmaya ilişkin olarak; Adlî Tıp Kurumu Başkanlığı Uşak Adlî Tıp Şube Müdürlüğünce tanzim olunan, 23.12.2014 tarihli; "Üst dudak sağda 2 cm.'lik kesi, sağ çene altında 1,5 cm.'lik skar dokusu, sol temporalde ödem, minimal kesi, göğüs, batın, sırt ve omuzda ekimoz ve hiperemik alanlar ile hassasiyet, sağ frontalde 5x3 cm. lik ödem, sol anteriorda 9. ve 10. kot seviyesinde non-deplase fraktür, basit bir tıbbî müdahale ile giderilemez, kemik kırıklarının hayat fonksiyonlarına etkisi orta (2) derecededir, yüz bölgesindeki yaralanmalar yüzde sabit iz niteliğindedir." görüşünü içerir adlî muayene raporu dava dosyasında mevcuttur.
    4. Mahkemece, Hukukî Süreç başlığı altında (2) numaralı paragrafta bilgilerine yer verilen Yargıtay bozma ilâmına uyulmasına karar verildiği belirlenmiştir.
    IV. GEREKÇE
    1. Hukukî Süreç başlığı altında (2) numaralı paragrafta bilgilerine yer verilen Yargıtay bozma ilâmına konu hükmü sadece sanığın temyiz ettiği, bu nedenle bozma ilâmında, 1412 sayılı Kanun'un 326 ncı maddesinin son fıkrası uyarınca sanığın sonuç ceza miktarı bakımından kazanılmış hakkına dikkat çekildiği, bozma ilâmına uyulmasına karar veren Mahkemece sanık hakkında yeniden kurulan hükümde sanığın neticeten 3 yıl 4 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, bozma ilâmına konu hükümde ise netice cezanın 2 yıl 6 ay hapis cezası olduğu, kurulan hükümde sanığın sonuç ceza miktarı bakımından kazanılmış hakkının korunmadığı anlaşılmış olup bu husus hukuka aykırılık sebebi olarak belirlenmiş ise de söz konusu hukuka aykırılık Yargıtay tarafından giderilmiştir.
    2. Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç vasfının doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, sanığın yerinde görülmeyen temyiz sebepleri reddedilmiştir.
    V. KARAR
    Gerekçe bölümünde (1) numaralı paragrafta açıklanan nedenle Sivaslı Asliye Ceza Mahkemesinin, 11.02.2021 tarihli ve 2020/476 Esas, 2021/62 Karar sayılı kararına yönelik sanığın temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi gereği BOZULMASINA, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Kanun’un 322 nci maddesi gereği hüküm fıkrasında 5237 sayılı Kanun'un 62 nci maddesinin birinci fıkrasının uygulandığı paragraftan sonra gelmek üzere "1412 sayılı Kanun'un 326 ncı maddesinin son fıkrası uyarınca sanığın sonuç ceza miktarı bakımından kazanılmış hakkının korunmasıyla sanığın 2 yıl 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına" şeklindeki paragrafın hükme eklenmesi suretiyle hükmün, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,






    Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

    04.07.2022 tarihinde karar verildi.




    Hemen Ara