Esas No: 2012/15246
Karar No: 2013/1184
Karar Tarihi: 23.01.2013
Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2012/15246 Esas 2013/1184 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, taraflar arasında 2000 yılında bayilik sözleşmesi akdedildiğini, davalı şirketin "Montaj Primi"" adı altında bir uygulama başlatarak bayilerin her monte ettikleri kombi kat kaloriferi, doğal gaz sobası, kalorifer kazanı ürünleri için ürün bedelinin belli bir oranına tekabül eden kısmı için puan alacaklarını, bu puanların parasal karşılığının bayilere ödeneceğinin taahhüt edildiğini, müvekkilinin 2000-2005 tarihleri arasında yapmış olduğu satış ve montajlara karşılık hak etmiş olduğu primlerinin ödenmesi için davalı yana yapılan taleplerinin semeresiz kaldığını, bunun üzerine müvekkili tarafından ilgili döneme ilişkin olarak 04.04.2007 tarihli montaj primi adı altında faturanın tanzim edilerek davalı şirkete gönderildiğini, faturanın davalı yana teslim edildiğini, davalının süresi içerisinde faturayı müvekkili şirkete iade etmeyerek faturanın içeriğini kabul ettiğini, buna rağmen davalının ödeme yapmadığını, alacağın ödenmesi için davalıya keşide edilen ihtarnameye cevaben davalı yanca müvekkiline keşide edilen ihtarnameden taleplerinin davalı şirket tarafından " Bayilerimize her yıl deklare edilen ve bayilerimizin verimli çalışmasını amaçlayan teşvik sistemimiz tüm bayilere uygulanır. Ancak bu teşvik sistemimizin en sonunda ki genel notlar kısmında "Prim şirketimiz mamullerini devamlı ve düzenli satma arzusunda olmayan bayilere uygulanmaz""" gerekçesine binaen uygun görülmeyerek faturanın taraflarına iade edildiğini, müvekkilinin bayilik sıfatının kendisine yüklemiş olduğu yükümlülükleri tam olarak yerine getirdiğini, davalının gerekçesinin soyut olup müvekkiline hakettiği montaj primini ödemekten kaçınmasının keyfi bir uygulamanın bir göstergesi olduğunu ileri sürerek fazlaya ilişkin dava ve talep hakları saklı kalmak kaydı ile 28.584,93 YTL nin temerrüt tarihinden itibaren faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, müvekkiline davacı yanca gönderilen faturanın süresi içinde davacıya iade edildiğini, kaldı ki bizzat fatura tebliğinin alacak hakkı doğurmayacağını, davacının sözleşmeye ve gerekse muhtelif zamanlarda yayınlanan sirkülerlere aykırı davrandığını, bundan hareketle davacının uymayı taahhüt ettiği tek fiyat ilkesine uygun davranmadığını, montajını yaptığı ürünlerin tamamını müvekkil şirketten almadığını dolayısıyla müvekkili şirketin mamullerini devamlı ve düzenli satma arzusunda olmayan bayilere prim hakkının uygulanmayacağını, davacının montaj primi almaya hak kazanmadığını, bu sebeple de prim tahakkuk edilmediğini belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece toplanan deliller ve alınan bilirkişi raporları doğrultusunda, taraflar arasındaki bayilik sözleşmesi dışında montaj prim sözleşmesinin bulunmadığı, davalı şirketin kendince belirlediği usul ve koşullara göre kendi bayilerine montaj primi verdiği, dava konusu "kombi montaj primi" açıklamalı 04.04.2007 tarihli faturanın davalı çalışanı tarafından 06.07.2007 tarihinde teslim alındığı, davalı yanca faturaya yasal süre içinde itiraz edilmemesi nedeniyle montaj prim borcunun oluştuğu, montaj formları ve davalının kaydında yer alan miktarlar gözetildiğinde davacının talebinde haklı olduğu gerekçesiyle taleple sınırlı olarak davanın kabulüne 28.584,93 TL nin temerrüt tarihinden itibaren davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan öteki temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Faturaya süresi içerisinde itiraz edilmemesi fatura içeriğinin kesinleşmesi sonucunu doğurur ise de, davalı davacının montaj primini isteyemeyeceğini savunduğuna göre bu hususun mahkemece öncelikle saptanması gerekir. Taraflar arasındaki bayilik ilişkisinin 2000 yılından beri devam ettiği, ihtilafın davacının 2000-2005 dönemi için montaj primi isteyip isteyemeyeceği noktasında toplanmaktadır. Bayilik sözleşmesinde doğrudan montaj primi ile ilgili herhangi bir hüküm mevcut değil ise de montaj primine ilişkin düzenlemeler davalı tarafından her yıl için çıkarılan "Isı Bayileri İçin ... Yılı Teşvik Sistemi" başlıklı tamimlerde yer almıştır. Diğer bir ifade ile kimlerin hangi şartlar dahilinde prime hak kazanacağı bizzat davalı tarafından belirlenmiştir. Buna göre, prim uygulaması 1 Şubat 2002 tarihinden itibaren montajı yapılan ürünlere uygulanmaya başlanmış, montaj primine ilişkin usul ve esaslar belirtilmiş, puanları biriken bayiinin montaj puanı kapsamındaki herhangi bir ürünü alacağı, 2005 yılından itibaren ise prim olarak mamul hediyesi veya nakit para hediyesi verileceği öngörülmüştür. Bu durumda mahkemece montaj prim alacağına ilişkin belirlenen usul ve esaslar gözetilerek davalı itirazlarını karşılayacak şekilde yeni bir ek rapor alınması gerekirken eksik inceleme ile karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ : Yukarıda (1) no.lu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 23.01.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.