Esas No: 2020/9671
Karar No: 2022/10140
Karar Tarihi: 11.10.2022
Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2020/9671 Esas 2022/10140 Karar Sayılı İlamı
10. Ceza Dairesi 2020/9671 E. , 2022/10140 K.Özet:
10. Ceza Dairesi tarafından görülen bir davada, sanık kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan mahkum olmuştur. Ancak, mahkeme kararında eksik araştırma yapıldığı için ve suçların birleştirilip tartışılmadığı için, karar bozulmuştur. Kararda bahsedilen kanun maddeleri şunlardır: 6545 sayılı Kanun'un 68. maddesi ile değiştirilen TCK'nın 191. maddesinin 5. fıkrası ve 4. fıkrasının (a), (b) ve (c) bentleri, TCK'nın 191/6. maddesi ve 61. maddesi. Bu maddeler, sanığın uyuşturucu madde kullanımıyla ilgili hukuki durumunu ve ceza türlerini belirlemekte önemli bir rol oynamaktadır.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma
Hüküm : Mahkûmiyet
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
Aralarındaki bağlantı nedeniyle Dairemizin 2020/10971 esasında kayıtlı Samsun 11. Asliye Ceza Mahkemesinin 16/11/2015 gün, 2015/510 esas ve 2015/1210 karar sayılı dosyası ile birlikte incelenmiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1) Suç tarihinden önce 28.06.2014 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun'un 68. maddesi ile değiştirilen TCK'nın 191. maddesinin 5. fıkrasının olaya tatbik kabiliyeti bulunup bulunmadığının tesbiti açısından; sanık hakkında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan dolayı, bu suç tarihinden önce açılmış başka bir dava veya soruşturma olup olmadığının, varsa sanığın bu suçu diğer davaya konu olan suç nedeniyle verilen tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında veya 6545 sayılı Kanun yürürlüğe girdikten sonra verilmiş olan bir kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı uyarınca tabi tutulduğu tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işleyip işlemediğinin ve önceki dava sonucunun araştırılması, gerektiğinde Denetimli Serbestlik Müdürlüğünden suç tarihinde sanığın infazda olan başka bir tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri kararının bulunup bulunmadığı sorulup belirlendikten sonra;
a) Sanık bu suçu, daha önce işlediği suçtan dolayı yapılan kovuşturma aşamasında hükmolunan tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında veya 6545 sayılı Kanun'la değişik TCK'nın 191/2. maddesi uyarınca verilmiş bir "kamu davasının açılmasının ertelenmesi'' kararının denetim süresi içinde işlemiş ve önceki suçtan mahkûmiyet kararı verilmiş ise; 6545 sayılı Kanun'un 68. maddesi ile değiştirilen TCK'nın 191. maddesinin 5. fıkrasında öngörülen “Erteleme süresi zarfında kişinin kullanmak için tekrar uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması ya da uyuşturucu veya uyarıca madde kullanması, dördüncü fıkra uyarınca ihlal nedeni sayılır ve ayrı bir soruşturma ve kovuşturma konusu yapılmaz" hükmü uyarınca, ikinci suçtan açılan bu davanın kovuşturma şartının ortadan kalkması nedeniyle, CMK'nın 223. maddesinin 8. fıkrası uyarınca "davanın düşmesine", karar verilmesi,
b) Sanık bu suçu daha önce işlediği suçtan dolayı verilen tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında veya 6545 sayılı Kanunla değişik TCK'nın 191/2. maddesi uyarınca verilmiş bir "kamu davasının açılmasının ertelenmesi" kararının denetim süresi içinde işlemiş değilse veya daha önce işlediği suçtan dolayı yapılan kovuşturma aşamasında hükmolunan tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında veya 6545 sayılı Kanunla değişik TCK'nın 191/2. maddesi uyarınca verilmiş bir "kamu davasının açılmasının ertelenmesi" kararının denetim süresi içinde işlemiş ve önceki suçtan mahkûmiyet dışında bir hüküm verilmiş ise; bu suç nedeniyle 6545 sayılı Kanunla değişik TCK'nın 191/2. maddesi uyarınca kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı ile birlikte, tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmış olan sanık hakkında 6545 sayılı Kanun'la değişik TCK'nın 191. maddesinin 4. fıkrasının (a), (b) ve (c) bentlerinde gösterilen dava açma şartlarının gerçekleştiğinin sabit görülmesi halinde yargılamaya devam olunarak, suç tarihi itibariyle 6545 sayılı Kanunla değişik TCK'nın 191. maddesi hükümleri çerçevesinde bir karar verilmesi,
Gerekirken eksik araştırma ile hüküm kurulması,
2) Sanığın 29/11/2014 tarihinde işlediği uyuşturucu madde kullanma eylemi nedeniyle 18/12/2014 tarihinde kamu davasının açılmasının ertelenmesine karar verildiği, bu kararın 05/01/2015 tarihinde sanığa tebliğ edildiği, kararın 20/01/2015 tarihinde kesinleştiği, sanığın 02/12/2014 ve 08/01/2015 tarihlerinde tekrar uyuşturucu madde kullanarak tedbir kararını ihlal ettiğinden bahisle 02/03/2015 tarihli iddianame ile hakkında kamu davası açıldığı, aralarındaki bağlantı nedeniyle birlikte incelenen Samsun 11. Asliye Ceza Mahkemesinin 16/11/2015 gün, 2015/510 esas ve 2015/1210 karar sayılı dosyasında sanığın 25/02/2015 tarihinde işlediği uyuşturucu madde kullanma eylemi nedeniyle ise TCK’nın 191/6. maddesi gereği 14/04/2015 tarihli iddianame ile doğrudan kamu davası açıldığı görülmekle;
Sanığın 02/12/2014 ve 08/01/2015 tarihlerinde işlemiş olduğu uyuşturucu madde kullanma eylemlerinin sözü edilen 18/12/2014 tarihli kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı kesinleşmeden gerçekleştiği, kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı kesinleşmediği için henüz erteleme süresi başlamadığından, bu eylemlerin TCK’nın 191/4. maddesi kapsamında değerlendirilemeyeceği ancak TCK’nın 61. maddesi uyarınca temel cezanın artırılarak belirlenmesinde dikkate alınabileceği, bağlantı nedeniyle birlikte incelenen dosyada sanığın 25/02/2015 tarihli uyuşturucu madde kullanma eylemini ise 18/12/2014 tarihli kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı kesinleştikten sonra gerçekleştirdiğinden bu eylemin ihlal oluşturup oluşturmadığının tartışılarak, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesinde zorunluluk bulunduğundan, her iki suça ilişkin davaların birleştirilmesi ve delillerin tartışılması gerekirken, eksik araştırma ile hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan hükmün BOZULMASINA, 11/10/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.